Yaşamımız boyunca bu kadar küçük bir organa bağlı olduğumuzun farkında bile değiliz.

Tiroid bezi sağlıklı bir yaşam sürebilmemiz için vücut metabolizmasını düzenler. Vücudumuzda bulunan 100 trilyon hücreyi yöneten tiroid bezi ömrümüz boyuncu bu görevi bir an bile aksatmadan yerine getirir.

100 trilyon işçinin 24 saat ara vermeden çalıştığı bir fabrika hayal edin, şüphesiz böyle bir fabrikanın üretim planını yapmak, hangi işçi gruplarının hangi hızda en verimli şekilde çalışacaklarını hesaplamak için bir mühendisler ve işletmeciler ordusu gerekir.

Şu anda modern sanayi tesislerinde ve fabrikalarda amaç verimin en yüksek seviyede tutulmasıdır. Bunun için de fabrikanın her bölümünün ideal bir hızda çalışması hedeflenir. Vücutta da her hücrenin birbiriyle uyum içinde çalışması çok önemlidir. Bir birimin diğerlerinden çok daha hızlı çalışması avantaj gibi gözükse de, bu durum faydadan çok zarar getirebilir. Bu yüzden fabrikalar ve tesislerde planlama ve verim sağlamak için endüstri mühendisleri, işletmeciler ve bu konuda eğitim görmüş uzman personeller çalışır. Vücudumuzu bir fabrikaya benzetirsek bu fabrikanın verimden sorumlu yöneticisi ise tiroid bezidir.

Tiroid bezi ürettiği tiroksin hormonu yardımıyla 100 trilyon hücrenin çalışma ritmini düzenlerken hızlarını da ayarlar. Besinlerin hücreler tarafından enerjiye çevirim hızlarını belirler.

Bu konuda şöyle bir örnek verebiliriz. Gelişme çağındaki gençlerin metabolizma hızları yüksektir, yedikleri besinler hızla enerjiye çevrilir. Bu nedenle de yediklerini hızlı yaktıklarından kilo almazlar. Yaşı ilerlemiş kişilerde ise durum daha farklıdır. Yaşla birlikte insanın hücrelerinde besin yakma verimleri azalır, böylece besinler vücutta yağ olarak depolanır.

Hücreler tembelleşirse ne olur?

Bir fabrikada nasıl verimi az olan işçilerin mutlaka uyarılması gerekiyorsa tiroksin hormonu da yavaş çalışan hücreleri uyarır. Tek tek tüm hücrelerin çalışma hızını kontrol eder. Eğer tiroksin hormonu olmasa hücreler yavaşlar ve besinler hızla yağa dönüşür. Yoğun bir halsizlik oluşur, hareket zorluğu başlar neredeyse insan kolunu kaldıracak gücü bulamaz. Bu durum zeka geriliğine bile neden olabilir. Tiroksin hormonunun az salgılanması halinde "miksödem" hastalığı ortaya çıkar. Biz de günlük hayatımızı devam ettirirken bedenimizde gerçekleşen birçok mucizenin farkına bile varmayız.


Hücrelerin çok çalışması da vücut için zararlıdır.

Tiroksin hormonunun belirli bir miktarda salgılanması sayesinde vücut hücrelerinin çalışma hızları hep dengede tutulur. Tiroksin hormonu sadece hücrelerinizin tembellik etmelerini engellemekle kalmaz, aynı zamanda gereğinden fazla çalışmalarına da izin vermez.


"Toksik guatr" hastalığı nedir?

Hücrelerimiz olması gerekenden daha hızlı çalışırsa ne olur?



Eğer tiroksin hormonu fazla salgılanırsa "toksik guatr" hastalığında görülür. Metabolitik aktivite artar, vücut ısısı ve kan basıncı yükselir, kilo kaybı gerçekleşir, terleme artar ve kişi genellikle sinirli davranışlar gösterir. İnsanın göz küresi dışarı doğru fırlar. Bu durum ileri vakalarda körlüğe ve hatta kalp yetersizliğinden dolayı ölüme dahi neden olabilir. İnsan vücudunu oluşturan dokular sürekli yenilenir. Günde yaklaşık 200 gram kas ve doku hücresi yenilenir. (Body Atlas, Ambrose Video Publishing, Inc. New York, Discovery Communications, 1994) 



Bunu sağlamak için vücudumuzda her dakika 200 milyon hücre doğar ve ölmüş hücrelerle yer değiştirir. (Glissor S. Linda, Jensen Karen, Lanoutte Edward, Human Machine, s. 222)



Tiroksin hormonunun tek başına tüm hücrelere bu kadar hakim olması, hücrelerin yenileme ve tamirat işlemlerinin hızını belirlemesi Allah’ın yaratış sanatının bir delilidir. Bu hormonu üreten tiroid bezi, vücudumuzdaki hücrelerin hangi hızlarda çalışmaları gerektiğini nereden bilmektedir? Vücut hücrelerinin yenilenme hızını nasıl belirlemektedir?

Tiroksin hormonunun gösterdiği aklı insan ancak büyük kontrol sistemleri ve bilgisayarlarla yapabilmektedir; bu da hücrelerin işlevleri kadar mükemmel olamamaktadır. İnsanın kendisi dahi vücut hücrelerinin hangi hızda çalışmaları gerektiğini bilemez. Hatta insanların çoğu vücut hücrelerinin bir çalışma hızı olduğundan dahi haberdar değildir.

Eğer insan, kendi hücrelerinin çalışma hızlarına müdahale etmek istese, kendi iradesiyle hücrelerine kesinlikle söz geçiremez. Çünkü hücrelerin çalışma hızları insanın kendisinin değil, küçücük bir et parçasının, tiroid bezinin kontrolü altındadır.



Bilim adamları daha yeni son teknolojilerle bu hormonun çalışma prensiplerini inceleyerek ve hala birçok soruya cevap bulmaya çalışıyorlar.

Tiroid bezindeki mükemmel koordinasyon Rabbimiz’in yaratışındaki sonsuz ilmini bir kez daha bizlere göstermektedir.

İlmiyle her yeri kuşatan Rabbimiz, vücut hücrelerini, bu hücrelerin çalışma sistemlerini en mükemmel şekilde yaratmıştır. Rabbimiz bir ayetinde bu kusursuzluğu şu şekilde bildirmiştir.

“O, biri diğeriyle 'tam bir uyum' (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman (olan Allah)ın yaratmasında hiçbir 'çelişki ve uygunsuzluk' (tefavüt) göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun? Sonra gözünü iki kere daha çevirip-gezdir; o göz (uyumsuzluk bulmaktan) umudunu kesmiş bir halde bitkin olarak sana dönecektir.” (Mülk Suresi, 3-4)