Allah’a olan aşkımız dünyada başlayıp sonsuz hayatımızda da devam eder.

Bizi Yaratan Rabbimiz’e ve tecellilerine karşı içimizde hissettiğimiz coşkunun kaynağı SEVGİ’dir; ruhta yaşanan büyük bir heyecandır.

(...) Gerçekten benim Rabbim, esirgeyendir, sevendir. (Hud Suresi,90)

İman eden insan gözünü açtığı andan, yatağa başını koyduğu ana kadar kalbi ve diliyle sürekli zikir halindedir. Allah hayatımızda nimet olarak çok fazla güzellik ve detayla tecelli eder. Bunları görmek, takdir etmek ve şükretmek önemli bir ibadettir.

Allah’ı çok seven her insan, sevginin lezzetini bilir ve derinden yaşar. Bu derinlik hiç bir maddi menfaatle mukayese edilemeyecek derecede zevklidir.

Karşısındaki insanı “Allah’ın bir tecellisi” olarak görenlerin yaşadığı sevgi; menfaat ve belli şartlara dayalı ilişkilerin çok üstünde, dürüst bir sevgidir.

Allah, samimi iman eden, temiz vicdanlı kullarına diğer insanlara vermediği büyük bir nimeti nasip eder: Gerçek Sevgi

Bunun sırrı Allah’a yakınlıktır. Allah, Müslümanların kalplerine Kendi fazlından bir lütuf üzere “sevgi duyarlılığı” koymuştur.

Katımızdan ona bir sevgi duyarlılığı ve temizlik (de verdik). O, çok takva sahibi biriydi. (Meryem Suresi,13)

İnsanın Allah’a yakınlığı ne kadar artar, ilimde ne kadar derinleşirse akıl ve kavrama gücüyle bağlantılı olarak sevgi gücü de artacaktır.

Birçok insana sorsanız, Ben sevgiyi biliyorum......sevgiyi bilmeyen yoktur ki... sevgisiz insan olur mu... diyerek bu soru karşısındaki şaşkınlığını dile getiren cevaplar verir.

Oysa gerçek sevgi taklit edilemez sıfatlarla kendini gösterir. İlk planda dikkat çeken bakışlardır. Zira göz ruhun birebir yansımasıdır.


Sevgi Emek İster

Bu bağı güçlü tutmak ve korumak emek ister. Seven gözüyle, sesiyle, cana yakın, sıcakkanlı tavırlarıyla kendini ifade etmenin yollarını arar, çok özenli olur. İticilik oluşturabilecek kötü huylardan şiddetle sakınır. Kendini en beğenilecek hale getirir. “Şevkli sevgi”si O’nu değerli kılar. Sevgi çok ciddiye alınarak yaşandığında anlamlı olur. Sevgiyi aynı bir çocuğa bakar gibi özenle korumak gerekir.

Sevgi insanı, gururu veya nefsini temize çıkarmanın peşine düşmez çünkü bunun Kendisini manen kirleteceğini bilir, yanaşmaz. Avami tavırlardan uzak durur. Sevdiğine düşkün olan O’nu hep haklı çıkarır, asil, soylu bir ahlak gösterir. Nefsinin küçük düşeceğini de bilse asla yalan söylemez. Sevgiyi kaybetmekten çekinir, ihtimam eder. Sevgiyi ilgilendiren her konuyu kendine ihtisas konusu edinir ve uzmanlaşır.

Sevdiğine bu derece düşkünlük, O kişiye karşı insanın içinde merhametle karışık bir acıma hissi uyandırır. Bu bakış açısı çok makbuldür, şefkat ve merhamet gözüyle bakan, acizlikleri, fiziksel eksikleri veya hataları nedeniyle sevdiğine tavır almaz, sırt dönmez, bırakıp gitmez. O’nu koruyup kollar, yardım eder, yardımcı olur, iyi ve mutlu olsun ister. Bu nedenle güzel bir söz, güzel bir bakış sevdiğiniz insana verebileceğiniz en güzel hediyedir.

Mü'min erkekler ve mü'min kadınlar birbirlerinin velileridirler... (Tevbe Suresi, 71)

Sevginin en güzel yönlerinden biri Allah’tan korkan, samimi bir insanla aklınızda hiç bir soru işareti kalmadan çok rahatça dost olabilmenizdir. Asla vefasızlık yapmaz. Nefsine kapılıp bir hata yapsa bile, öfke, küskünlük gibi negatif duyguları asla savunmaz, Allah’a sığınır. Bir anda bambaşka bir kişiliğe bürünerek sırt çevirmez. Ana karakteri çok sağlam, dengelidir. Sır dostunuz ve sonsuz hayatınızda da en yakınınız olur.

Sevgililer gününü bir gün ile kısıtlamak sevgiyi azaltabilir, Allah’a aşık olan bir insan için hergün sevgililer günüdür.