Bazen bazı şeylerin ismi ve cismi hayli büyük ama içi kof ve bazen de bazı şeylerin diğerine oranla hem ismi ve hem de cismi küçüktür ama anlam, önem, değer ve paha bakımından çok daha anlamlı ve önemlidirler. İşte yerli araba masalı da bu bahsini yaptığımız birincil kategoriye girmektedir.

Bazen bazı şeylerin ismi ve cismi hayli büyük ama içi kof ve bazen de bazı şeylerin diğerine oranla hem ismi ve hem de cismi küçüktür ama anlam, önem, değer ve paha bakımından çok daha anlamlı ve önemlidirler. İşte yerli araba masalı da bu bahsini yaptığımız birincil kategoriye girmektedir.

Araba üretiminin ülkeyi ve insanını bu denli heyecanlandırmış olmasında ki temel aktörün, millet olarak arabaya hem çok geç ve hem de çok zor şartlar altında ulaşmış ve ulaşıyor olmamızdan kaynaklanmaktadır. Hele bir de bütün bunlara ciddi miktarda da ezilmişlik psikolojisini eklediğiniz an, bunca heyecanın ayaklarını sağlam bir zemine oturtmuş olacaksınız.

Peki o halde nedir bu yerli araba?

Son derece geç kalınmış, sanıldığı kadar önemli bir değer içermeyen ve üstelik esprisini de yitirmeye yüz tutmuş bu aracın böylesi heyecan oluşturması, az evvel de bahsini yaptığım gerekçelerin yanı sıra, bir de çağı, geldiği noktayı ve önümüzde ki sürecin neler getireceği vizyonuna sahip olamamanın neticesidir.

Çünkü!

Araç üretmek, demode olmuş bir teknoloji olmasının yanı sıra çok ciddi maliyeti olan bir iştir. Hele hele de son derece geç kalınmış, köşelerin tutulup köşelerin dönüldüğü bir Dünya da bu saatten sonra araba üretmek ve olmayan köşelerden birisini kapacağınızı iddia etmek gülünç ötesi olacaktır.

Ürettiğiniz aracın kalitesi ne olursa olsun bu saatten sonra tutacağınız bir köşe bulmak şöyle dursun, nefes alacağınız bir kaldırım dahi bulunamayacak olan böylesi bir zaman diliminde, yerli araba adı altında anlamsız bir serüvene böylesi büyük yatırım (ölü) yapacak kadar zengin bir ülke ve millet değiliz.

Bütün yazımı bir cümle ile özetleyecek olursam şayet, Dünyanın en güzel ve en özel porsche'unu üreteceğinize, Dünyanın görmediği ama görmesi gereken Samsung'unu üretmelisiniz.

Araç üretimi için gereksinim duyduğunuz yüz ölçümden çok daha küçüğüne, araç için ayıracağınız bütçenin çok daha küçüğüne; imalat, depolama, sevkiyat, garanti v.b gibi emek ve maliyetler anlamın da ise kıyası dahi mümkün olmayan ama getirisi bakımından arabadan çok daha büyük, hepsinden önemlisi '' stratejik '' bir alet olan cep telefonu, çok daha hayati bir alet, üretim ve yatırım anlamına gelmektedir.

Araç üretmek adı altında önemli bir sermaye, emek, heyecan ve enerji kaybı yaşayacağımız gerçekliği bütün saklama ve manipülatif girişimlere karşın orta yerde çırılçıplak şekilde durmaktadır. Bu ülke, böylesi demode şeylere ayıracak ne vakti ne sermayesi ne de enerji fazlası olan bir ülke değildir.

Yerli ve milli kavramlarında ki büyü ve büyünün sihrinden kaynaklı sarhoşluk hali aklımızı, sağlıklı düşünsel yapımızı, vizyoner bakış açımızı elimizden almış ve adete sanal bir mutluluk ve tatmin içerisin de uyuşturucu etkisi yaratmıştır.

Yerli ve milli kavramın, çağın gereksinimleri ve stratejik gerçekliği ile buluşturulmaması halinde tek başına bir hiç olduğunu, tarifsiz sermaye, emek ve enerji kaybımız sonrası acı şekilde tecrübe edeceğiz. Ve sonra kaybolmuş onlarca yıl, milyarlarca dolar, emek ve enerji kaybına uğramış bir ülkeyi çocuklarımıza miras olarak bırakacağız.

Mekanik dünyanın esprisini yitirdiğini, en hafif tabirle o eskisi derece de ki esprisinden yana önemli bir değer kaybı yaşadığını ve artık çağın yazılım ve elektronik çağı olduğunu bir an evvel kavramalı ve bütün yatırım ve enerjimizi de bu alanlara sevk etmeliyiz.

Bu ülkenin yerli ve milli Twhatsapp yazılımına, bu ülkenin bir Tperfect 10 işletim programına, bu ülkenin @Tmail'ine ihtiyaç ve gereksinimi vardır. Bu ülkenin saydığımız bu yerli ve milli üretimleri bütünün dünyanın kullandığı programlar haline getirmesine ihtiyacı var.

Bütün bunlar için de bu milletin uyanmaya, ayağa kalkmaya, rüyadan gerçek aleme trans olmaya, doldur boşalttan realist düşünmeye ve her türlü ve her anlam da kullanılmaya, istismar edilmeye BİR SON VERMESİNE İHTİYAÇ VAR…