Bugünlerde herkes FETÖ'nün siyasi ayağının kim olduğunu konuşuyor. Bu sorunun cevabını kimse bulamıyor. Herkes, tüm cenahlar birbirini suçluyor. Tüm siyasiler karşıt siyasileri FETÖ'nün siyasi ayağı olmakla suçluyor.
Bugünlerde herkes FETÖ'nün siyasi ayağının kim olduğunu konuşuyor. Bu sorunun cevabını kimse bulamıyor. Herkes, tüm cenahlar birbirini suçluyor. Tüm siyasiler karşıt siyasileri FETÖ'nün siyasi ayağı olmakla suçluyor.
FETÖ'nün emniyet, mit, yargı, ordu, medya, iş adamları vb. ayakları büyük oranda ortaya çıkarıldı. Ancak, siyasi ayak konusunda ilerleme sağlandığını söylemek olanaksızdır.
Bu ayağı ortaya çıkarmak, meselenin en zor kısmı, ortaya çıkartıldığında da nihai başarı sağlanmış olacaktır.
Bu bağlamda şu gerçek hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalıdır: 56 yıldır, 1966'dan beri FETÖ'nün tüm siyasi cenahlara sızdığı, tüm yapılara girdiği, toplumun tüm katmanlarına nüfuz ettiği, CIA ajanı Graham Fuller'in doğurup büyüttüğü, Kasım Gülek'in beslediği ve koruduğu, Erbakan ve Türkeş hariç tüm siyasilerle ilişki kurduğu, Devleti ele geçirip onun yerine kendisinin geçtiği, şu anda da tüm siyasi yapılarda yer aldığı ve gizlendiği gerçeği asla unutulmaması gereken kati bir husustur.
Az bir farkla: O fark ta şudur. 15 Temmuz 2016 işgal, istila ve FETÖ terörist darbe girişiminden sonra Devletin ve Hükümetin FETÖ ile mücadelesinde destek olmayan hatta köstek olan Gül, Davutoğlu ve Babacan'ın türevleriyle birlikte Partilerinden manen ve resmen ayrılarak Türkiye'nin Milli menfaatlerinin karşısında yer alan, "Batı ile iyi geçinelim" diyen mandacılarla birlikte hareket ettiklerinin net bir şekilde görülmesidir. FETÖ ve PKK/YPG/SDG ile mücadeleye destek olmamaları, onları gizlemeye ve perdelemeye çalışmalarıdır.
FETÖ'nün önemli taktiklerinden bir tanesi masum insanlara iftira atması, suçsuz insanlara FETÖ yaftalaması yapması, cambaza bak cambaza taktiğini uygulamasıdır. Buna örnek, birilerinin "15 Temmuz kontrollü darbedir, tiyatrodur, asıl darbe 20 Temmuz'dur" demesidir.
Bu bağlamda örneklere devam edelim:
Eski Ana Muhalefet Partili Canan Arıtman "Lider, PKK avukatlarını ve Atatürk'e kefere diyenleri yönetici yaptı, onları koruyor, ikiyüzlü" diyor,
Eski Ana Muhalefet Partili Birgül Ayman Güler "Biz seçimlerde FETÖ ile işbirliği yaptık" diyor,
Eski Ana Muhalefet Partili ve yöneticisi Onur Öymen "Lider, Amerikan projesidir, onu Amerikalilar göreve getirmiştir, bana 2009 yılında Baykal'ı indirip yerine yenisini yani mevcudu getireceklerini ifade etmişlerdi" diyor,
Eski Ana Muhalefet Partili ve yöneticisi Öztürk Yılmaz "Lider, ırkçıdır, zorbadır ve diktatör bozmasıdır", diyor,
Eski Ana Muhalefet Partili ve yöneticisi Yılmaz Ateş "Lider ve Parti FETÖ'ye teslim olmuştur, onun güdümünde ve boyunduruğu altındadır",
…… Diyor ya da diyorlar.
FETÖ ile mücadele konusunda asıl sorulması gereken soru şudur: FETÖ'nün siyasi ayağını ortaya çıkaracak olan sihirli değnek de bu sorunun cevabıdır.
15 Temmuz 2016 işgal, istila ve FETÖ terörist darbe girişimi başarılı olsaydı DARBE REJİMİNİN Cumhurbaşkanı, Başbakanı, Bakanları, Genel Kurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları, üst düzey bürokratları kimler olacaktı?
İki soru daha: Darbe girişiminden önce bangır bangır bağırarak "Temmuz ayında Başbakan olacağım, 15 gün sonra Başbakan olacağım, Yurtta Sulhu sağlayacağım…" diyen kim?
Darbecilerin Yurtta Sulh Konseyi'nin siyasi üyeleri kimler?
Yukarıdaki üç sorunun cevapları kesin olarak FETÖ'nün siyasi ayağını ortaya çıkaracaktır.
FETÖ'nün siyasi ayağının ortaya çıkarılması konusunda laf salatası amaca hizmet etmeyecektir. Lafla peynir gemisi yürütülemeyecektir. Bu aşamada söylenen her söz lakırdıdan ibaret kalacaktır.
Bu konuda yapılması gereken tek şey, kimin elinde ne varsa; belge, bilgi, emare, kanıt, ampirik veri vb. Yargıya intikali ve Yargı sonucunun beklenmesidir.
Saygı ve selamlarımla…
