e-Devletin kötü hizmeti

Sosyal bilimlerde şöyle bir kural vardır: “Bilimsel bir araştırmanın neticesi toplumsal bir zarar veya toplumun dinamiklerini zedeler bir şekilde ortaya çıkarsa; o bilimsel araştırma hemen olduğu gibi kapatılır…”Çünkü onun faydadan çok zararı var. Topluma zararlı.

e-Devlet, büyük bir hizmettir.

e-Devlet gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkelerde uygulanmaktadır.

Türkiye de bu son günlerde toplumsal zarara yol açacak bir hizmete imza attı.

O da kişilerin soy kütüklerini aşikar bir şekilde e-Devlet’e koymasıdır.

Sosyolojik açıdan bakıldığı zaman; e-Devlet’in vatandaşların soy kütüklerini deşifre etmesinin zararı faydasından daha çoktur. Zira:

Bu gün ben, Türk’üm diyen ve Türk olduğunu bilen milyonlarca, başka soydan gelen kardeşlerimiz var.

Kimi, Ermeni soyundan geliyor.

Kimi Rum soyundan,

Kimi de köle…

Hangi soydan geldiği belli değil…

Ama bu vatandaşlarımızın hepsi kendilerini Türk hissediyor.

Hepsi Türklükleriyle övünüyorlar.

Evet bunların hepsi Türk oğlu Türktür!

Ama şimdi e-Devlet, birçok kişiye, senin aslın Türk değil. Sen, Ermeni soyundansın. Sen, Rum soyundansın. Sen Yahudî soyundansın. Sen Kürt soyundansın, bilincini verecek; bu Türkoğlu Türk kardeşlerime…

Şimdi bunlar, e-Devlet’e girdikleri zaman, orada üç-dört beş kuşak önceki atalarının isimlerinin Türk ve Müslüman ismi olmadığını gördüklerinde onların düştükleri psikolojik durumdan kim kurtaracak?

Bizim mahalle de bir arkadaşım var. Çok saygın bir kişiydi.

Adam ülkücü idi.

Osmanlı padişahlarına hayrandı.

Adım Türk; kanım İslam diyordu.

Turancılık üzerine nutuklar atıyordu.

Oğlunun adı, Mete idi. Kızının adı Sultan, diğer oğlunun adı Cengiz idi.

Komünistlere, “Bunlar ermeni asıllı! Bunlar gavur!” diyordu.

Bir gün, dedesi kendisine,

-“Oğlum! Elhamdülillah! Biz Müslümanız. Ama biz Ermeni ırkından geliyoruz. Irkımız Ermeni! Biz önceleri gayr-i Müslim idik. Benim babam Müslüman oldu!” diye izahta bulundu.

Bu arkadaşım bunalıma girdi.

En son memleketi terketti…..

Ayrıca mahalle baskısı işin cabası!

Bundan sonra, kendilerini saf, arı ırktan geldiğini zannedenler,

-“Duydunuz mu şu aile Ermeniymiş! Şu aile Yahudi! Bunlarda soysuz!” diyeceklerdir.

Toplumda ayrıştırma ve büyük bir huzursuzluk başlayacaktır.

E-Devlet hizmeti Bakanlar kurulu kararı ile Ulaştırma Bakanlığı’na bağlıdır buradan Bakan Ahmet Aslan’a soruyorum devletimizin şu anda idare eden devlet büyüklerimiz soyadı kütüğünde beş altı kuşak öncesinde Ermeni veya Rum’a dayanıyorsa o halkın gözünde kahraman olan o siyasinin itibarını beş paralık edersiniz.

e-Devlet soy kütüğü hizmetini gizli tutmalıdır. Ancak mahkemelere açmalıdır.

Bu soy kütüğü eğer çok doğru ise, bu gün toplumda ben seyyidim veya şerifim, diyen insanların kaçının ehl-i beyt soyundan gelip gelmediğine hizmet edebilir!

Bir sosyolog olarak; e-Devletin soy kütüğü hizmetini doğru bulmadım. Birçok kardeşimiz, devletine, milletine, ailesine ve hatta kendisine küsecektir!

Soy kütüğü ancak veraset konularında mahkemelere lazım olabilecek bir şeydir. Herhangi bir mahkemelik durumda, istenildiği zaman, Nüfus Genel Müdürlüğü gizli bir şekilde mahkemeye ulaştırabilirdi.

Bu toplumu ayrıştırmaya değil; birleştirmeye çalışmalıyız.

Vesselam...