Fidye ve fitre bağışı çokça karıştırılsa da arasında fark vardır. Fitre (fıtır sadakası) Ramazan ayının herhangi bir vaktinde maddi durumu yerinde olan her Müslümanın yoksullara verdiği nisap miktarı olan, oruç tutmanın şükrüyle sevap kazanmak için bağışladığı sadaka demektir. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) bir hadisi şeriflerinde *'Fitrenin Bayram namazına çıkmadan önce verilmesini' emretmiştir.* Fidye ise, oruç tutmaya engel (süreklilik gösteren) hastalığı olan veya yaşlılıktan dolayı oruç tutamayanların tutamadığı oruçlara karşılık verdiği fitre hem de fidye için asgari olarak fiyat aynı olmakla birlikte durumu iyi olan kişiler bu rakamların üzerinde bağış yapabilir. Kısacası fitre ve fidyenin miktarları aynı, veriliş amacı farklıdır.

*Oruç Fidyesi Nedir?*

'Fidye bağışı nedir?' sorusu özellikle Ramazan ayında hep sorulmuştur. Oruç fidyesi Ramazan ayı boyunca vuku bulan bir özürden dolayı tutulamayan oruçlara karşı veya kadın ve erkeğin yaşlarının ilerlemesinden dolayı oruç tutmaya takati olmaması halinde, gerek tahıl gerekse parasal olarak bölgenin durumuna göre belirlenen o miktarı ödemesidir. Miktar ise bir fakirin günlük iki doyumluk yemeğine denk olan yiyecek (3 kilogram arpa, kuru hurma veya 1,5 kilogram buğday) veya bu değerde nakit paradır. Oruç tutamayanlar fitre miktarı (30 tl) para vermelidir?

*Oruç Fidyesi Kimlere Verilir?*

Bir kimsenin sürekliliği olan hastalığı ve yaşlılığından dolayı oruç tutamama hali nedeniyle verdiği fidye, gerçek ihtiyaç sahibi, yoksul ve muhtaç durumdaki kişilere ulaşmalıdır. Fidye, usûl ve fürû'a yani üst soy ve alt soy şeklinde ifade ettiğimiz anne, baba, dede ve nineler çocukları ve torunlarına verilemediği gibi eşler de birbirine oruç fidyesi veremez. Bir kimse yoksul durumdaki akraba ve komşusuna fidye verebildiği gibi yardım kuruluşları aracılığıyla mazlum coğrafyadaki başta ilim talebeleri olmak üzere fakir ve yoksullara verilebilir.

*Kur'an-ı Kerim Ayetinde Oruç Fidyesi*

Allah-u Teala Bakara Suresi, 183 ve 184. Ayette mealen şöyle buyurur; *'Ey iman edenler! Sizden öncekilerin üzerine yazıldığı gibi sakınasınız diye sizin üzerinize de sayılı günlerde oruç yazıldı. İçinizden hasta veya yolcu olan, başka günlerden sayısınca tutar. Orucu tutmakta zorlananlar için bir yoksulun (günlük) yiyeceği kadar fidye yeterlidir. Bir iyiliği mecbur olmadan yapan için bu (yaptığı) iyidir. Ama orucu tutmanız –bilirseniz– sizin için daha hayırlıdır.'*