Uefa Avrupa ligi grup aşaması ilk maçında Şükrü Saraçoğlunda Dinamo Kiev’i ezen Fenerbahçe, Fransa’da Rennes deplasmanına gitti. Fransa’nın cehennemi olarak nitelendirilen Rennes deplasmanında 2-0 geriye düştüğü maçta inandı, bırakmadı ve muhteşem Fenerbahçe taraftarının da desteğiyle Rennes deplasmanından 2-2’yi yakalayıp 1 puan alarak grubunda liderliği kaptı.

Uefa Avrupa ligi grup aşaması ilk maçında Şükrü Saraçoğlunda Dinamo Kiev'i ezen Fenerbahçe, Fransa'da Rennes deplasmanına gitti. Fransa'nın cehennemi olarak nitelendirilen Rennes deplasmanında 2-0 geriye düştüğü maçta inandı, bırakmadı ve muhteşem Fenerbahçe taraftarının da desteğiyle Rennes deplasmanından 2-2'yi yakalayıp 1 puan alarak grubunda liderliği kaptı.

Avrupa'da yoluna emin adımlarla ilerleyen Fenerbahçe, dün akşam Fransa'da Rennes deplasmanındaydı. Grubun en sert maçı olması beklenen Rennes-Fenerbahçe maçı, tam da beklenildiği gibi seyir zevki açısından çok üst düzey bir maç oldu. İki takımın da maça sert oyunla başladığı gecede ilk yarı oyunun tamamen üstün tarafı Fenerbahçe oldu. Daha maçın ilk dakikalarında Batshuayi'nin kaçırdığı %100 gol pozisyonu izleyenleri üzse de üstün ve baskılı oyun umut vericiydi. Jorge Jesus yine rotasyonlu bir kadro sahaya sürerek adeta kendi planlarını gizledi her zamanki gibi. Bu ezberlenemez kadro yapısı ve oyuncu tercihleri şüphesiz ki Jesus'un elini güçlendiriyor. Orta sahada İsmail ve Mert Hakan tercihi ilk başlarda ''acaba'' dedirtse de bu mücadeleci 2 oyuncu orta sahanın tam hakimiydi. Gol yollarında ilk yarı suskun kalsa da ikinci yarı için çok olumlu sinyaller vardı sahada. Beklenen gol gelecekti, gelmeliydi bu oyuna göre.

GOL YAĞMURU BAŞLADI!

Maçın ilk yarısında gol sesi çıkmasa da ikinci yarının başlamasıyla birlikte saha içinde sıcaklık git gide yükseliyordu. Sertleşen oyun, Rennes takımının sarı kartlık faulleri de adeta dalga dalga gelen Fenerbahçe'den çekindiklerinin göstergesiydi. İlk yarıda pas hataları ve üreticilikte sorunlar yaşayan İrfancan'ın bir golü VAR'a takılmıştı. İlk yarı sonunda sosyal medyada en çok eleştiri alan isim İrfancan oldu. İlk yarı sonunda birçok kişiye göre çıkması gereken ilk isimdi. Maçın ikinci yarısında bir konsantrasyon bozukluğundan cezayı kesti Rennes tarafı, ard arda buldukları 2 gol neredeyse umutları tüketti. Özellikle ilk golden sonra iyice yerle bir oldu moraller. Bu moral bozukluğu oyundan kopmayı da beraberinde getirince kaleci Altay üzerine gelen rakibe karşı hamle yapmadı, çıkmakta tereddüt edince Rennes 2. Golü kaçınılmaz oldu. İki dakikada yenilen 2 gol Fenerbahçe'ye yakışmadı. Bu kopuş üzerine çalışılacaktır kesinlikle.

Tam bu umutsuzluk sislerinin çöktüğü anda Jesus'un öğrencileri tekrar oyuna döndüler. İlk yarı eleştirilen İrfancan Kahveci, gecenin Avrupa liglerindeki en güzel golüne imza attı.

İrfancan'ın gönderdiği füze sonunda topu ağlarında gören Rennes panikledi ve sahada sertlik düzeyini arttırdı. Jesus'un yaptığı değişiklikler ise ''Ben bu maçı istiyorum'' türündendi. Aynı anda Pedro, Emre Mor ve Valencia'yı oyuna alan Jesus, öğrencilerine ''Geri çekilmek yok'' talimatını vermişti. İyice sertleşen oyunda Rennes'te Traore, İrfancan'a yaptığı dirsek hamlesinden sonra oyundan VAR kontrolü sonrası atıldı ve Rennes 10 kişi kaldı. On kişi kalan Rennes defansını yıpratan Pedro/Emre ve Valencia ancak faul ile durdurulabildi. Valencia çok aradı, çabaladı ve mücadelesini gösterdi, kendisine yapılan sert müdahale sonrasında yerde kalınca hakem penaltı noktasını gösterdi. Net bir vuruşla golünü atan Enner Valencia gecenin sonucunu belirledi. Takımına 1 puanı ve Uefa Avrupa liginde grubunda liderliği getiren Valencia tebrikleri hak etti.

Rennes yönetimi ve Fransız Polisine!

Günün utanç verici olaylarından bir tanesi de şüphesiz ki Rennes yönetimi ve Fransız polisinin kabul edilemez ayıplarıydı. Maçı izlemeye gidecek olan 1.000 civarı Fenerbahçe taraftarına resmen işkence çektiren Fransız polisi ve onu sürekli manipüle eden Rennes yönetimi, çağ dışı uygulamalarıyla Türk taraftarları çileden çıkarttı. Maç günü toplanma alanları, bilet teslimleri ve stadyum arasında kilometrelerce yolu oradan oraya gitmek zorunda kalan taraftarlar maç boyunca bir dakika bile kopmadan takımını desteklediler. Rennes yönetimine hatırlatmak isteriz ki; İstanbul çok büyük bir şehir ve trafiği de meşhurdur. Rennes'liler İstanbul Havalimanı – Tuzla arasında gidip gelmek ve ardından Saraçoğlu'na gitmek istemiyorlar ise acilen özür dilemeliler…