Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Başkanı olmadan önce ülkenin Cumhurbaşkanı! Kapsayıcı olma konumunda…

Sadece genel başkan olsa bile siyasetin dili gereği tüm partilerin, ülkenin birliği, bütünlüğü için kavga dilinden her zaman uzak durması,  muhalefet yarışını, ülke menfaatleri olan konularda daha iyisini yapmada sürdürmelilerdir.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, DEM Parti terör örgütü PKK’nın siyasi kanadı gibi hareket ettiği için bu parti hariç her parti ile görüşmesini doğru buluyorum. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile ilk görüşmesinin ardından henüz randevu tarihi netleşmese de  önümüzdeki günlerde kapsamlı bir görüşme daha gerçekleştirecek. 

Bu görüşmeye CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya üzerinden paylaştığı “Sarayla müzakere edilmez, mücadele edilir” sözleri ile karşı çıktı.

Kılıçdaroğlu anayasanın değiştirilmesi, işsizlik gibi konularda itirazda bulunduğunu belirtse de muhalefet illa görüşmemek ile mi oluyor?

Şimdi böyle olunca ortaya bir ikilem çıkmış olmuyor mu?

Görüştüğüm bir CHP’li ismin anlattığı tam da bana Kılıçdaroğlu’nun kendisi ile çeliştiğini gösteriyor.

Şöyle ki o CHP’li ismin anlattıklarına ve iddiasına göre henüz Cumhur ittifakı kurulmadan önce CHP ve AK Parti görüşmüş bırakın sıradan bir görüşmeyi, görüşmeler öyle bir ilerlemiş ki Erdoğan ve Kılıçdaroğlu ittifak yapacak düzeye gelmiş. Daha sonra Kılıçdaroğlu’na suikast girişimi olunca görüşmeler sonlanmış. 

Şimdi Kılıçdaroğlu’na bu iddia üzerinden soruyorum siz ittifaka kadar gidebiliyorsunuz da bir görüşmeyi Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Özgür Özel’e mi çok görüyorsunuz?

Diğer bir kaynaktan da doğrulattığım bu hadise şayet gerçekleşseydi şimdi belki de çok farklı bir Türkiye olacaktı değil mi Sayın Kılıçdaroğlu?

Bugün gelinen noktada sizin fikrinizi değiştiren ne oldu?

Dünden bugüne değişen ne?

Size şunu da söyleyeyim Sayın Kılıçdaroğlu o günlerde sizin yanınızda olanlar ile bugün konuştuğumda neden fikrinizin değişmiş olabileceğini sordum. Size yakın olan bazı isimler kendilerinin halen aynı görüşte olduğunu, görüşülmesi gerektiğini ve sizin görüşünüze asla katılmadıklarını söylediler.

Yani o günlerin sizinle birlikte mimarları arasında olanlardan bir siz değişmişsiniz. Neden değiştiğinizi bilmek de bizlerin hakkı. Türk siyasetine katkıları olduğunu belirten bir siyasetçinin aday seçimleri gibi konularda parti içerisinde haklılık payı olan bir ismin ülkeyi ilgilendiren konularda daha dikkatli olması gerekir. 

Bakalım Sayın Kılıçdaroğlu dünden bugüne kendisi için ne değiştiği sorumuza nasıl cevap verecek?

———————

Fatih Erbakan bu konuyla toplumu etkiliyor!

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan Kürecik Radar Üssü 'Tamamen Amerika'nın Elindedir'. ‘Kürecik Radar Üssü derhal, bugünden tezi yok kapatılmalıdır’ gibi sloganların yanı sıra seçim zamanı da "Şartlarımız belli. İktidar İsrail’le ticareti sonlandırdığını Malatya’da İsrail’i korumak için kurulan Kürecik Radar Üssü’nü kapattığını ve emekli maaşını 20 bin TL’ye çıkardığını ilan etsin, biz bugün İstanbul adayımızı çekmeye hazırız." demişti. Yani bazı konuları siyasi arenaya çekmişti. 

Yine bir konuşmasında Kürecik Radar Üssü ile ilgili olarak "İsrail'i, İran'ın füzelerine karşı korumak üzere Malatya'da Kürecik'te kurulmuş radar üssü var. Bu katil, siyonist İsrail rejimini korumak bize mi kaldı Allah aşkına, kapatalım şu Kürecik Radar Üssü'nü" ifadelerini kullanmıştı.

Erdoğan, "Malatya Kürecik'teki radar üssünden İsrail'in İran füzelerine karşı korunduğu" iddialarına yanıt verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Kürecik'teki radar merkezinin ülkemizin ve ittifakımızın güvenliği dışında hiçbir devletle herhangi bir ilişkisi, bağı, irtibatı yoktur ve olamaz. Türkiye böyle bir şeye zaten izin vermez." dedi.

Erdoğan bu sözleri ile Fatih Erbakan’ı yalanladı.

Ama emin olun Fatih Erbakan’ın bu tarz söylemlerinden toplum çok etkileniyor. Gözlemlerime dayanarak söylüyorum toplum üzerindeki etkisi öyle böyle değil. 

Fatih Erbakan’ın bu tarz açıklamalarına karşı çoktan açıklama yapılmalıydı. 

Şu an merak ettiğim Fatih Erbakan iddialarında halen ısrarcı olacak mı?