ANADOLU ÜNİVERSİTESİ

Eğitim, Anayasal bir hak olmasının yanı sıra, Anayasal güvence altına da alınmıştır. Hal böyle olmasına, teorikte durumun bu şekilde aksediyor olmasına rağmen, eğitim almak, okumak ve bir şeyleri değiştirmek isteyenlerin önüne ne kadar akla zarar engel varsa konuluyor bir diğer taraftan.

Anadolu Üniversitesi de, ayak bağı olmaktan yana payına düşeni üstlenmiş ve en güzel şekilde yerine getirmek için sorun üstüne sorun, engel üstüne engel çıkarmak için, akademik (!) tüm yeteneğini serdediyor.

Gelelim üniversitenin yaptığı anlamsız zulümlere!

Millet, okumak için dişinden ve tırnağından artırarak sizlere paralar yatırırken, bir de bu insanlara sınav zamanlarında garip, anlamsız ve insan ile alay eden davranışlarınızın gerekçesini çok merak ediyorum.

Örneğin, neden, şehre yirmi kilometre uzak olan bir yeri sınav yapmak için seçersiniz!?

Şehrin merkezinde, herkesin daha rahat ve daha az maliyetle sınava girmesi sizleri neden rahatsız eder!?

Veya, bu insanların bu denli zahmet ve zulüm ile karşı karşıya bırakılmış olması size nasıl bir haz ve tatmin sağlıyor!?

Dört yanlışın bir doğruyu götürmesini nasıl izah ediyor ve buradan nasıl bir kazanım elde ettiğinizi düşünüyorsunuz?

Hepsi bir kenara da, sekiz dersten sınava girecek bir kişi için Cumartesi sabah üç ders, öğleden sonrası için yine üç ders sınav yapıyor ve Pazar günü girilecek sınav için sabah tek ve öğleden sonra için yine tek bir ders için sınav tertip etmenizde ki mantık ve zekâsal girişimin gerekçelerini ise hepten merak ediyorum…

Pazar günü için sabah programına iki dersi aynı anda yapmayıp, millete bunca zahmet vermenizde ki mantığın gerekçesini nasıl izah ediyorsunuz?

Hani insanın aklına olmadık sorular gelmiyor değil. Evvela bu mantıksız girişiminiz ile önce devlete ve sonra da millete zulüm ettiğinizin ve yine hem devleti ve hem de milleti zarar ve ziyan içerisine soktuğunuzun farkında değil misiniz?

Aklıma gelen garip ama hiçte yabana atılmayacak birkaç soruyu sormak ve cevaplarınızı almak istiyorum.

Gereksiz, anlamsız ve mantıksız olarak uzattığınız Pazar öğlen sonrası sınavlardan dolayı, görevli kişilerin gereksiz yevmiye alması ve bu bir saat için devletin bu denli büyük ödemeler yapmasını istemekte ki amacınız nedir?

Bir başka soru, Sabah her iki sınavı aynı anda rahatlıkla yapma imkanı varken, bir sınavı sabah ve diğerini öğleden sonraya uzatarak, kampüste ki işletmeler ile bir takım iş ilişkilerinizin olabilme ihtimali var mı!?

İnsanlar eğitim almak, bir takım şeyleri değiştirmek ve dönüştürmek için zaten yeterince sıkıntıya girmiş ve zaten bu kitle için her kuruşun kıymeti hayli büyük iken, bu insanları şehrin onlarca kilometre uzağında ki yerlerde sınava sokmak, onca gidiş dönüş ücretleri ile karşı karşıya bırakmak sizlere nasıl bir mutluluk hissi veriyor!?

Birinci sınav ile diğeri arasında saatler olması dolayısıyla ve sınav yeri ile şehir arasında ki mesafe o denli büyük olması dolayısıyla insanları oralarda sürümcemelere sokmak, hangi mantığın izahı ile mümkündür?

İnsanları sadece sabah sınavına sokup evleri ve işlerine göndermek gayet mümkün iken, o insanları oralara mahkum ederek, yeme ve içme gibi ciddi harcamaların ve büyük külfetlerin altına sokmak, Anadolu Üniversitesi için nasıl bir kazanç sağlamakta!?

Anadolu Üniversitesi!

Bu zülme, bu mantıksız işleme ve bu milleti ezme çabanıza bir an evvel son verin. İnsanların içerisinde bulundukları ekonomik sıkıntıları yetmezmiş gibi, bir de sizin lüks sorunlarınız ile karşı karşıya bırakmayın.

KONUNUN TAKİPÇİSİYİM. UMUYOR VE DİLİYORUM Kİ CUMHURBAŞKANLIĞINI VE YÖK’Ü DAVET ETTİĞİM YAZILAR YAZMAYA MECBUR KALMAM…!