Saldırının dördüncü gününde, Kremlin şefi Vladimir Putin, "Rus ordusunun caydırıcı kuvvetlerini özel savaşa hazır hale getirdiğinde" nükleer silah kullanmakla tehdit etti.
Saldırının dördüncü gününde, Kremlin şefi Vladimir Putin, "Rus ordusunun caydırıcı kuvvetlerini özel savaşa hazır hale getirdiğinde" nükleer silah kullanmakla tehdit etti. Bu sözde caydırıcı güçler nükleer silahları da içerir. O zamandan beri, Ukrayna'da taktik nükleer savaş başlıklarının kullanılması, bu savaşın daha da geliştirilmesi için olası senaryolardan biri olmuştur. Taktik bir nükleer silah, stratejik bir nükleer silahtan daha küçük bir patlayıcı yüke sahiptir, teorik olarak savaş alanı için de tasarlanmıştır.
Rus ordusu, konvansiyonel silahları kullanarak, Ukrayna silahlı kuvvetlerinin ve halkının direnişini bir ayda kırmayı başaramadı. İngiliz düşünce kuruluşu Chatham House'dan Mathieu Boulègue, "Rusların, onları siyasi koz haline getirmek için askeri zaferlere umutsuzca ihtiyacı var. Kimyasal silahlar savaşın çehresini değiştirmez. Bir Ukrayna şehrini yok edecek bir taktik nükleer silah değiştirir. Bu pek olası değil ama imkansız değil" diyor.
Rusya'da nükleer silahların kullanımına ilişkin hangi ilkelerin geçerli olduğu belirsizdir. Bazı uzmanlar ve özellikle Washington'daki askeri yetkililer, Moskova'nın nihai silahı ilk kullanan olmama şeklindeki Sovyet doktrinini terk ettiğini iddia ediyor. "Tartışmayı düşürmeye tırmanma" artık şart. NATO'yu geri çekilmeye zorlamak için sınırlı ölçekte nükleer silah kullanmak artık bir seçenek. Ancak, son Rus açıklamaları bu yoruma şüphe uyandırdı. Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, Salı günü ABD televizyon kanalı CNN International'a verdiği demeçte, Moskova'nın Ukrayna'da nükleer silahları yalnızca Rusya'ya "varoluşsal bir tehdit" olması durumunda kullanacağını söyledi. ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü John Kirby, "caydırıcılık konusundaki stratejik duruşumuzu değiştirmek için hiçbir neden yok" dedi.
Moskova'nın Riddle Enstitüsü'nden Pavel Lusin, Kremlin'in "rakibinin moralini bozmak, düşmanın savaşmaya devam etmesini önlemek için" bir taktik nükleer silah kullanabileceğini söylüyor. Her şeyden önce, bu bir güç gösterisi. Ancak rakip bundan sonra hala savaşmak istiyorsa, daha doğrudan bir şekilde kullanılabilir.
Diğer uzmanlar, Putin'in bir bölgeyi onlarca yıl yaşanmaz hale getirecek taktik silahlarla bile nükleer savaşı riske atmayacağına inanıyor. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nden (IISS) William Alberque, "Siyasi maliyeti çok büyük olurdu. Hala sahip olduğu çok az desteği kaybederdi. Kızılderililer ve Çinliler de sırtını dönerdi. Putin'in bunu yapacağını sanmıyorum" diyor. Ancak 24 Şubat'ta Rusya'nın, Ukrayna'yı işgalinden bu yana pek çok kesinlik artık geçerli değil. Batılı bir diplomat, 'İlk Rubicon aşıldı, aslında artık sınır yok. Putin'in meseleyi sona erdirmek gibi bir niyeti olmadığını, bunu başarmak için herhangi bir yola başvurmayacağını varsaymak için hiçbir nedenimiz yok' diyor.
Diplomat hala "9 Ağustos 1945 tabusu"nun (ABD'nin atom bombasının Japonya'nın Nagazaki kentini yok ettiği gün) kalacağına dair umuduna sahip' diye değerlendirmede bulundu.
