PSG-Başakşehir Şampiyonlar Ligi maçında, maçın 4. hakeminin Başakşehir Futbol Kulübü Yardımcı Antrenörü Pierre Webo'ya ırkçı söylem içerikli “NEGRO” diye hitap etmesi Başakşehir ve PSG’li futbolcular tarafından büyük tepkiyle karşılanmıştı.

PSG-Başakşehir Şampiyonlar Ligi maçında, maçın 4. hakeminin Başakşehir Futbol Kulübü Yardımcı Antrenörü Pierre Webo'ya ırkçı söylem içerikli 'NEGRO' diye hitap etmesi Başakşehir ve PSG'li futbolcular tarafından büyük tepkiyle karşılanmıştı.

Bu olay üzerine Başakşehir sahadan çekilmiş ve maç bir gün sonra oynanmıştı.

Başakşehir Futbol Kulübünün bu davranışı hem ülkemiz hem de dünya medyasında olumlu karşılık bulmuş ve ırkçılığa karşı futbol camiasında toptan bir duruş sergilenmiştir.

Irkçılığa karşı gösterilen bu ve buna benzer tepkiler elbette ki insan, özellikle de bir Müslüman olarak beni burukta olsa sevindirmektedir.

Burukta olsa, dedim; çünkü, ırkçılığın karşısında olduğu söylemini en çok kullanan 'Vahşi Batı' hep ırkçı olmuş ve olmaya devam etmektedir.

En büyük ırkçılık İSLAM DÜŞMANLIĞIDIR!

Dünyanın hemen hemen büyük bir kısmında bu ırkçılığı ve bu ırkçılığın zalimce yansımaları görülmektedir.

Bırakınız Çin ve Hindistan'ı; çağdaş medeniyet diye göklere çıkardığımız Avrupa'nın ikiyüzlü durumunu da görüyoruz!

Avrupa'nın göbeğinde Bosnalı Müslümanlar vahşice katledilirken kör ve sağır değiller miydi?

Bugün, çeşitli bahanelerle cami ve Müslüman evlerine polis baskınları yapılıyor; İslam'ın değerlerine yönelik medya kuruluşlarında organize saldırılar olup bu saldırılar maalesef bazı siyasetçiler tarafından desteklenmektedir.

Her türlü hakaret ve aşağılamanın kılıfı da ifade özgürlüğü ve demokrasi!

Müslümanların değerlerine hakaretleri her zaman olmuş ve olmaya devam etmekte olup bu durum farklı şekillerde devam edecektir.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'ın söylemleri ve Charlie Hebdo adlı derginin yayınladığı karikatüre kızayım diyorum, kızamıyorum!

Çünkü, gözlerimin önüne içimizdeki ilahiyatçıların sözleri diziliyor. İlahiyatçı Profesör Mustafa Öztürk'ün 'Kur'an Allah'ın dili olamaz' sözü beynimi allak bullak ediyor.

-Kur'an-ı Kerim Allah(cc)'ın dili değilse kimin dili behey adam'

Aynı zamanda bu söz Efendimiz(sav)'e yapılmış çok büyük bir hakaret olduğu gibi olağanüstü derecede büyük bir iftiradır.

Gerekli tepkiyi göstermediğimiz gibi fikir özgürlüğü gerekçesiyle bazı ilahiyatçılar destek verdiler ya kime ne diyeyim!

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Charlie Hebdo adlı basın kuruluşuna gösterdiğimiz tepkiyi Mustafa Öztürk ve muadillerine gösterebildik mi?

Alın size eski Milletvekili Mehmet Metiner'in "İsterseniz Kur'an'ın bazı ayetlerini dondurursunuz. O tarihsel bağlamının içinde boğarsınız, öldürürsünüz" çok ağır sözlerine özellikle İslami kesim hangi tepkiyi verdi?

Bırakınız tepkiyi AKİT TV bu sözlerinden sonra programa çıkardı!

Esas mücadele edilmesi gerekenler içimizdeki Macron gibi şahıs ve Charlie Hebdo gibi kuruluşlardır.

Aslında söylenecek çok söz var da; söylemiyor veya söyleyemiyor şimdilik buğzediyorum.

Şunu her zaman söylediğim gibi yine tekrarlıyorum; Batının 'İslam ve Türk Düşmanlığı' asla bitmez; çünkü, ne yaparsan yap bunun mümkünatı yok!

Sadece Macron değil; hepsi aynı duygu ve düşüncede olup her fırsatta bu durumu fiiliyata geçirmektedirler.

En somut örneği, kanlı terör örgütü PKK'ya hepsi aleni destek vermiyor mu?

Bunların üzerinde durmaya bile gerek yok; biz esas konumuza ve kendi içimize dönelim.

Maçın 4. Hakemi Başakşehir Futbol Kulübü Yardımcı Antrenörü Pierre Webo'ya 'NEGRO' diye hitap etmişti.

Negro; İspanyolca'da 'siyah', İngilizce ve Frasızca'da 'zenci' demek olmakla birlikte aşağılayıcı maksatlarla 'kara, pis, kirli' olarak kullanılmaktadır.

Keşke bu dünya Romen hakemin 'NEGRO' sözüne gösterdiği tepkiyi milyonlarca zenciyi katleden ABD, Fransa ve diğer zalimlere, dünyanın her tarafında Müslümanlara yönelik DİN ırkçılığına gösterebilselerdi!

Tarihin her döneminde ırkı, dili ve dini nedeniyle çok ağır zulümlere maruz kalmış ve çağdaş dünya dediğimiz dünya tarafından bu zulümler farklı şekillerde devam etmektedir.

Irk, dil ve dini nedenlerle ayrımcılıklar devam edecek mi?

Irk ve dili bilemem; ancak, Müslümanlara yönelik ayrımcılık ve zulmün kıyamete kadar süreceğinden hiçbir şüphe duymuyorum, devam edecek!

Çünkü, bunun en büyük nedeni HAK ile BATILIN mücadelesinin kıyamete kadar sürecek olmasıdır.

Önümüzdeki yazımda 'İslam ve Irkçılık' başlıklı bu eksenli konuya devam edeceğim.