Hani bazen Elazığ için “sahipsiz şehir” diyoruz da bazıları “bu şehrin sahibi var”, diye hemen dikeliyorlar ya! Şimdi ben bu zevata sormak istiyorum. Türkiye’de öğretmenevi olmayan tek şehir hangisidir? Cevap:  ELAZIĞ.

Hani bazen Elazığ için 'sahipsiz şehir' diyoruz da bazıları 'bu şehrin sahibi var', diye hemen dikeliyorlar ya! Şimdi ben bu zevata sormak istiyorum. Türkiye'de öğretmenevi olmayan tek şehir hangisidir? Cevap: ELAZIĞ.

Oysa Elazığ Öğretmenevi, Türkiye'mizde kurulan ilk öğretmen evlerinden biriydi. 1983 yılında hizmete açılan Elazığ Öğretmenevi; konumu, tarihi misyonu, yapısı, görkemi ile öğretmenlerin 'benim de bir evim var', diyerek övündüğü önemli mekanlardan biriydi. 1982 yılında mecburi tayinle Isparta Keçiborlu Lisesi Müdürlüğüne atanmadan önce ben de Elazığ Mezre Ortaokulu Müdürü olarak Elazığ'daki ortaokul müdürlerini temsilen bu öğretmenevinin kurucuları arasında yer almıştım.

Öğretmenevi olarak seçtiğimiz bina tarihi bir binaydı.1933 Yılında Halkevi olarak inşa edilmişti. Bilahare Kız Öğretmen Okulu, Mehmet Akif Ersoy Lisesi olarak da hizmet veren bu bina, aynı zamanda Elazığ'ın kültür merkezlerinden biriydi. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk, 17 Kasım 1937 yılında Elazığ'a teşriflerinde kendilerine ayrılan bir odanın da bulunduğu bu tarihi yapı, özetle geleceğimizi inşa edecek öğretmenlere verilen değerin somut bir örneğiydi. 1991 yılında mevcut binaya ek olarak yaptırılan üç katlı 33 yatak kapasiteli misafirhanesi, restoranı, çok amaçlı salonu ile Elazığ bir öğretmen evine sahipti. 20 Ocak 2020'de meydana gelen 6,8 şiddetindeki deprem, Elazığ Öğretmenevini de vurdu. Depreminin ardından neredeyse üç yıl geçti. Elazığlı öğretmelere olduğu kadar Doğu, Güneydoğu ve Karadeniz bölgelerine geçiş güzergahında bulunması dolayısıyla bu bölgelerdeki görev yapan öğretmenlere ve kamu çalışanlarına da hizmet veren bir öğretmenevimiz ne yazık ki artık yok. Bu durum,'sahipsizlikten' başka hangi cümle ile ifade edilir bilemiyorum.

Doğru olan, olması gereken hasarlı olduğu ifade edilen Öğretmenevi binasının bulunduğu yere ivedilikle öğretmene verilen verilmesi gereken değer doğrultusunda yeni ve mükemmel bir öğretmen evi yapılması idi; ancak bu yapılmadı. Şimdilerde öğreniyoruz ki Elazığ Öğretmenevi binası Elazığ Belediyesi tarafından yıktırılıp bu binanın bulunduğu yere 'vizyon projeler' kapsamında 'Millet Kıraathanesi' yapılacakmış. Belediye kendi resmi internet sitesinde de bu binanın yerine 'millet kıraathanesi' projesini çoktan almış. (Kıraathanenin ülkemizde hangi amaçla kullanıldığını söylememe bilmem gerek var mı?)

Bilindiği üzere Elazığ Öğretmenevinin batısında yer alan Mehmet Akif Ersoy Lisesi depremde hasar gören binalar kervanına dahil edilerek Elazığ Belediyesi tarafından yıktırıldı. Şimdilerde bu alana 'Kent Meydanı ve Yeraltı Oto parkı yapılıyor. Şunu hemen belirteyim ki Elazığlılar olarak bizler, elbette ki şehrimize yapılan ve yapılacak olan her güzel projeyi destekliyor ve alkışlıyoruz. Bu çerçevede yapılan oto park ve kent meydanını da olumlu bir proje olarak görüyor ve değerlendiriyoruz. Ancak konu Elazığ Öğretmenevini ortadan kaldırmak ve buraya bir 'kıraathane' inşa etmek olunca orada da dur demek ihtiyacını hissediyoruz. Öğretmenevinin yerine kıraathane yapmak, bir büyük camianın, öğretmen camiasının, yok sayılması, aşağılanması ve rencide edilmesidir. Öğretmene tahsis edilen bu binaya el konulması kabul edilemez. Elazığlı emekli veya çalışan öğretmenler olarak bunu asla kabul etmiyor ve protesto ediyoruz.

Sizler, sizleri yetiştiren öğretmenlerinize karşı yeterli hassasiyete olmayabilirsiniz ancak şu unutulmasın ki bir milletin milli, ahlakî ve kültürel yönden güçlenmesi; ekonomik kalkınması o milletin öğretmenlerinin azim ve gayretleri ile doğru orantılıdır. Fertleri hammadde olarak alan; yapacağı uzun soluklu, dikkatli ve sabırla çalışmalarla onları yoğurarak şekillendiren öğretmenler, aynı zamanda milli kimliğin, milli birlik ve beraberliğin de teminatlarıdır. Devlet ve devleti yönetenler, geleceğimizi şekillendirecek olan öğretmenlere verdiği değer ölçüsünde yükselir, kalkınır, gelişir.

Kültüre sevdalı eğitime gönül verdiğini her davranışı ile somutlaştıran Elazığ Valisi Sayın Dr. Ömer Toraman ile ilimize yeni atanan İl Milli Eğitim Müdürü Sayın Mehmet Yiğit'in hassas ve önemli konuya eğilmesini bekliyoruz. İnanıyorum ki Elazığ'da görev yapan öğretmenler en kısa zamanda hala tabelasında 'öğretmenevi' yazan ve yanı başında da Atatürk'ün veciz ifadesi olan 'Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır' ifadesinin yer aldığı kendilerine tahsis edilmiş bu yerde tekrar kendi evlerine kavuşacaklardır.