Kendini Tanımayanın Çabası

İnsanın bir hedefe, uzun vadeli çabaya girişirken kendini tanımıyor olması ne yazık! Pek çoğumuz, kendimizi tanımıyor, önemli değerlerimizin neler olduğunu bilmiyoruz. Nelerden vaz geçmenin bizim için çok yıpratıcı olacağı konusunda fikrimiz yok. Önemli olanı ve önemli olmayanı ayırt edemiyoruz kendimizle ilgili.

Üstelik kendimiz dediğimiz şey zaman içinde değişim de gösteriyor. Değerlerimizde tektonik plakaların hareketleri gibi, kıtaların hareketleri gibi yani, yavaş yavaş değişiklikler oluyor.

Uzun vadeli hedefler için kayda değer bir çaba, kendi başına insanı değiştiren bir şeydir zaten.

Başlangıç noktamızdaki kendimizi tanımadan, ulaşmak istediğimiz yerdeki kendimizi doğru düzgün hayal edemeden, kimi zaman farkında olduğumuz kimi zaman zaten kendisinin de farkında olmadığımız yoğun ve uzun süreli çaba ve emekler içinde olmak, çoğu zaman bizi istediğimiz yere götürmez; istediğimiz yere götürse bile istediğimiz insan olmaya götürmez.

Gayet yetkin, aklı başında, çalışkan gözüken insanların, uzun bir vadenin ardından baktığınız zaman düştüğü bahtsızlıklar, kendi kendilerine yaptıkları şeyler, neyin neden dağıldığını anlayamayan halleri… Doğal bir sonuç.

Peki ne yapmalı?

Kendini tanımalı deyip geçelim mi?

Zamanla olmak istediğiniz kendinizi iyi hayal etmeli deyip geçelim mi?

Kolay değil.

Akıllı, disiplinli ve makul bir çaba içinde hedeflediğimiz uzun vadeli ereklerin bir tanesi de kendimizi daha iyi tanımak olmalı. Belki diğer tüm hedeflerimizden daha değerli olan ve anlamlı hedefleri bize doğuracak olan, bu çabamızdır.