Kitap okumayan için zaten sorun yok. Dokuzuncu Cumhurbaşkanımız rahmetli Süleyman Demirel’e atfedilen “Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz” diye bir söz var. Bugünkü meselem de öyle. Binlerce kitabınız yoksa ve sıkı bir okur değilseniz söylediklerimi mesele yapmanıza gerek yok. Ama ülke için anlamlı bir nokta.  

Kitap okumayan için zaten sorun yok. Dokuzuncu Cumhurbaşkanımız rahmetli Süleyman Demirel'e atfedilen 'Meseleleri mesele etmezseniz ortada mesele kalmaz' diye bir söz var. Bugünkü meselem de öyle. Binlerce kitabınız yoksa ve sıkı bir okur değilseniz söylediklerimi mesele yapmanıza gerek yok. Ama ülke için anlamlı bir nokta.

İlk elektronik kitabın yayımlanması çok yeni bir durum değil. 1980'lere kadar gidiyor. Aradan 40 yıl geçmiş ama hala kitap basmak için ağaç kesmeye devam ediyoruz. Avrupa ve Amerika'da elektronik kitap oranı %20-%30 arasında iken Türkiye'de %5'ten daha az. Genç ve yeni teknolojilere meraklı bir nüfusumuz varken bu durumun sebebi ne?

Çok sayıda pratik sorun var. Piyasada basılı her kitabın elektroniği yok, olanlar da düşündüğümüz kadar ucuz değil. Daha ucuz ama öyle %50 oranında değil. Çünkü elektronik kitabın farklı maliyetleri var. Elektronik kitap üretirken korsanın önüne geçmek için pahalı ve gelişmiş yazılımlar kullanılıyor. Üstelik bu yazılımların sorunu çözdüğünü de söyleyemeyiz.

Telif hakları önemli. İnternette ücretsiz elektronik kitap çok. Bunların bazıları gerçekten ücretsiz bazıları ise korsan kitap kategorisinde. Türkiye'de elektronik kitaba ilgi azken bedava elektronik kitaba ilgi çok yüksek. O yüzden ikisini ayırt edebilmek gerek. Korsan kitap yayıncılar için büyük bir sorun. Sektör korsanla mücadele ederek gelişiyor. Herkes destek olmalı.

Biraz yayıncılar, biraz müşteriler biraz kanun yapıcılar… Herkes elini taşına altına yeterine koyabilirse ülke ekonomisi için daha büyük bir adımı hep beraber atabiliriz. Bu işi yaygınlaştırabilirsek küçücük bir köydeki çocuk bile istediği çoğu kitaba bir tıkla ulaşabilir. Kütüphanemizi tek bir kitabın boyutunda ve ağırlığında olan okuyucuya sığdırabiliriz.

Tabi elektronik kitap okumak için bir okuyucuya gerek var. Tablet ve telefondan okumak teknik açıdan mümkün ama sürdürülebilir değil. Gözü yoruyor ve şarjı bitiriyor. Kitap okuyucular ise farklı bir teknoloji kullanıyor. Şarjları bir ay kadar sürüyor, gözü yormuyorlar ve gün ışığında bile çok rahat okumaya müsaade ediyorlar.

Hızlı yol alamamamızın sebebi biraz da ön yargı. Cep telefonuna 12.000 TL ödeyip kitap okuyucuların çok pahalı olduğunu söyleyenler var. Bence değil. İnternetten küçük bir araştırma yaptığımda 600 ile 6.800 TL arasında çok farklı kitap okuyucular gördüm. Yani akıllı telefona 5.000 TL yerine 3.000 TL verirseniz cebinizde iyi bir kitap okuyucuya verecek paranız kalır.

Elektronik kitap için kitap okuyucu şart gibi. Telefon, tablet veya bilgisayardan kitap okunamıyor. Çoğu kitap okuyucunun akıllı telefon uygulaması var. Fakat bu cihazınız yanınızda değilse telefonunuzdan kısa süreliğine okumaya devam etmeniz için. Telefon veya tabletler maalesef uzun süre bir konuya odaklanmanıza müsaade etmeyen cihazlar.

Kitap okuyucu markaları ile Pandemi döneminde tanıştım. Farklı amaçlar için iki tane edindim. Kindle Paperwhite-4 LTE ile Onyx Boox Max 3 vazgeçilmezlerim oldu. Piyasada Kindle, Onyx Boox, Kobo, Calibro, Likebook, Sony, Nook, Reeder gibi markalar var. Her marka birden çok cihaz üretiyor. Kullanıcının ihtiyaca göre satın alma önemli.

Kitap okuyucular tablet değil. Ama gelişmiş özellikleriyle okumayı kolaylaştırıyorlar. Çoğu cihaz kitap dışında tez, makale gibi elektronik kaynakları okumak için de uygun. İnternette rastladığınız uzun bir yazıyı okuyucunuza gönderebilirsiniz. Bir kitapta bir kelimeyi aramak, sözlük kullanmak ve altını çizdiğiniz yerleri bir arada görmek de gerçekten çok faydalı.

Okuma oranları ortada olan bir ülkeyiz. Gençlerimiz okumuyor. Basılı kitabın ülke ekonomisine maliyeti ise elektronik kitaptan çok daha yüksek. Kitabın basımı, depolanması, taşınması, satın alınması ve uzun süre ulaşılabilir kalması da zor. Basılı kitap okuyarak bir yerlere gelebiliriz ama basılı kitap okuyarak dünya ile rekabet edemeyiz.

Küçücük evlerimizde 300 kitaplık bir kütüphanenin düzenini sağlamak ve tozunu almak bile zor. Binlerce basılı kitap ile nasıl başa çıkacağız? Bunun yerine bir kitap ağırlığında ve boyutunda (ihtiyaca göre daha büyük ve küçük boyutlar var) bir cihaza on binlerce kitap sığdırmak mümkün. Böyle bir dönüşümü sağlamak için bir kırk yıl daha beklemeye gerek yok.