Marmara Üniversitesi Tarih Öğretmenliği Bölümü son sınıf öğrencisi, araştırmacı Mesut Meyveci, Batı'nın çirkin yüzünü ortaya çıkaran araştırmalarında elde ettiği bilgileri SABAH'la paylaştı. Meyveci, tarihe dair şu tespitlerini aktardı:

- Birinci Dünya Savaşı, dünya savaş tarihinde modern anlamda kimyasal silahların kullanıldığı ilk savaş olmuştur. Savaşın en acı verici noktalarından biri de bu savaşta ilk kez zehirli gaz kullanılmasıdır. Almanlar, Fransızlara karşı klorin dolu kutuları esen rüzgâra doğru atmak suretiyle yayılmasını sağlayarak basit bir yol uyguladı. Bundan kısa bir süre sonra Fransızlar, fosgeni top mermilerinde kullandı. 1917 Temmuz'da Almanlar ilk kez hardal mühimmatıyla birlikte koruyucu maskeleri de etkisiz hale getirerek kusmaya neden olan katı partiküllü difenil klorasil kullanmaya çalıştı.

ALMANLAŞMAMIŞ TÜRK ORDUSU
- Çanakkale Cephesi'nde müttefiklerin en çekindiği şeylerden biri, Türklerin zehirli gaz kullanmasıydı. İngilizler zehirli gaz kullanılması ihtimaline karşı askerlerine gaz maskesi dağıttı ve buna yönelik eğitimler verdi.

- Almanların, zehirli gaz kullanımı yönündeki bütün telkinlerine rağmen Türk askeri, 'mertçe ve adil olmadığı' gerekçesiyle reddedildi. Nitekim o dönem, Avustralya gazeteleri, gaz kullanmayan Türk ordusunun mertliğinden ve 'Almanlaşmamış' olmasından gururla bahseden haberlere yer verdi.

- Buna rağmen, ne yazık ki İtilaf Devletleri tam tersi bir yaklaşım sergiledi. Özellikle Çanakkale Savaşı sırasında Türk askerine karşı zehirli gaz kullanımı oldukça sık rastlanan bir sorundu. İngiltere Savaş Bakanı Churchill, Türkler'in 'insan değil, barbar olduklarını ve bu nedenle de üzerlerinde zehirli gaz kullanılabileceğini' savunuyordu. Hilal-i Ahmer (Kızılay) Hanımlar Genel Merkezi, sanat okulunda zehirli gazlardan korunmaya yarayacak ağızlık ve burunluk üretimine geçti. Sonra da bunları cephelere ulaştırdı. İngiliz savaş muhabiri Ellis Ashmead Barlett, bir hatıratında 7 Türk askerinin gazla nasıl öldüğünü bir itiraf niteliğinde anlattı.

Zafer HALATÇI / SABAH