REİSE AĞIT

PIACC 2015 verilerine göre Türk öğretmenler 31 ülke arasında matematik becerisinde 30.sırada, okumada ise 31.sırada. PISA ve TIMMS’de yaşadığımız başarısızlık da buna bağlı tabi ki.

Kültürde kendi kimliğimizi ortaya koyan eserler yaratarak evrensel platformda güç ortaya koyamıyoruz. Kültür sektörüne hakim olanların ruhunu çaldı emperyalistler. Biz adam olmayız, bize dipçik lazım… benzeri söylemler yaygınca konuşulur olmuştu kıraathanelerimizde!

Yürüdün bu altta kala kala aşağılanma komleksinin üstüne. 2001 krizinden bugüne hiç eğilmeden yürüdün, millet de yürüdü ardından. Bayındırlıkta, ekonomide, savunma teknolojisinde ciddî atılımlar, inkar edilemez kalkınma hareketleri göz doldurdu, kabul. Ancak yukarıda belirttiğim somut gerçekleri görüp özeleştiriyle eğitim ve kültürde ilerleyemedik de dedin bütün samimiyetinle. Ne mutlu!

Haksızlığa uğramış ve bu şarkı böyle bitmez diye haykırmıştın ya hani, işte o zamandan beri umudum olmuştun, yine de umudumsun, taraftarınım Reis! Lakin körü körüne iltifatcın da değilim. Yıkıcı ve kırıcı olmadan ve asla kendi düşünce dünyamın sihrine kapılmadan yalnızca STK’ larla yoğun iletişim içinde halkın sesini duyman için üç yıldır yazıyorum yayın köşelerinde; doğrulara ulaşasın da özeleştiri yapmak zorunda kalmayasın diye. Adalet ve Kalkınma Davası diye çıktığın yolda bundan sonra da seni Allah utandırmasın Reis!

Eğitim lokomotifinin başına öğretmenlerin saygı duyduğu ve onların inşallah gönülgücünü harekete geçirebilecek bir bilim insanı geldi. Sınav odağının yanlışlığını vurguluyor. Ayı hedef alırsak da ay yerini değiştirirse boşa atmış oluruz diyebilen bir büyük bilim insanı. Sistemi işe odaklamak istiyor belli ki. Elinden iş gelen insanı yetiştirecek bir sisteme kanat açarsa politik nedenlerle kanatları kırılmasın Reis! Yazık olur çok! İş bilen milletin, yükselen milletin iş içinde eğitim diyor. Özel okulculuğu değil, antiticari özerk okulculuğu istiyor.

Şu anda işin içinde pişmiş, sanatçı arkadaşlarıyla çok uyumlu liyakat sahibi bir genel müdür isabetli bir kararla Devlet Tiyatrolarına vekalet ediyor. Bu kurum sinema dünyamıza da rehber olmalı, eğitim sistemimizin gelişmesinde de takviye rol oynamalı ki kültürel kalkınmamızı gerçekleştirebilelim. Sayın Mustafa Kurt, bunu yapabilecek liyakat, iletişim ve uyum gücüne sahip. Kısa sürede kamuoyuna yansıyan icraatları dikkat çekti.

Sağlıkta atılımlar yaptığımızı da geçmişi hatırlata hatırlata vurguladın durdun halkın huzurunda. Ancak en çok ağıdı ben bu alanda dinliyorum. Ciddi rahatsızlıkla hekim-hastane kapılarına düşmeyenler, bu ağıtları duymaz.Tıbbın duayen isimlerinden oluşan Tıp İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (TIPİDEK) yönlendirmeli Sağlık Bakanını diyor halk. Hep eleştirdiğimiz kuyruklar kamu hastanelerinde yine var. Özel hastane farkları can yakıcı boyutlarda. Güvenlikte olmuyor da eğitim ve sağlıkta niye oluyor bu özelleşme? Emekli Sandığı karnesinde 1.Sınıf yatak yazıyordu eskiden. Şimdi o yataklar özelde bulunabiliyor ancak. Haydi gitsin de yatsın emekli bakalım! Vatandaş ağrıdan kıvrana kıvrana gidiyor özel hastane aciline. Serum takıyorlar, ağrı dinince yarın genel cerrahiden randevu al, tetkiklerin yapılsın tedavin başlasın diyorlar. Oysa film çekilmeli, kan tahlili yapılmalı ve tehlike derecesi tespit edilmeli. Niye yarını bekliyor? Fark alacak. Bir de sarı alan, yeşil alan çıkarmışlar. Sarı alanı anlarım, öksürük- grip için acile gidilmez. Ama yeşil alan ne kardeşim? Ağrıdan kıvranan hastanın hayatî tehlikesini iyi tespit etmeden hem acil hizmetinden hem de randevuludan fark almak için eve göndermek olur mu? Dert yanıyor insanlar, ağıt yakıyor! Aldığın yüzde 52 üstündeki oyun içinde özel hastanelerde yatabilenlerinki devede kulak! Sen garip gurebanın lideri değil misin? Ağlatma onları Reis!

Gıda-tarım, sağlıkla ilgili. Sağlığı buradan korumalı önce. Sağlık harcamalarını azaltacak en önemli tedbir hastalığı önlemek. Bunu denetim altına alacak bir Gıda Tarım Sağlık Üst Kurulu ile TIPİDEK ilgilendirmesi şart! TIPİDEK’e layık duayen isimler diyorlar ki hekim fakülteye girdiği andan itibaren paraya odaklanır ve uzun süreli eğitime bu yüzden katlanır. Onların bu duygusunu köreltmek zor, devletin elinden yürütülmeli tıp harcamaları. Üniversiteler yalnızca araştırmaya yönelmeli, kent semtlerinde iyi donanımlı küçük hastaneler olmalı, şehir hastanelerinde insan kayboluyor, trafik sıkışıyor, ulaşmak zor olur. Sağlık hizmetleri semtlere yayılmalı. Sağlık Turizmi için özel şehir hastaneleri ayrı konsept olarak değerlendirilebilir sadece. Ağıtları böyle bilim insanlarının.

Halkın, eğitim ve sağlık güvenlik gibi devletin aslî görevi, bunlardan ticaret yapılmasın diyor Reis! Yemin olsun böyle diyor! Ağıtlar çınlıyor kulaklarımda. Destansı lidere bu ağıtları duymak yakışır.