KATİLİN ÖĞRETTİĞİ TARİH -4

Teröristin Silahında Çıkan Diğer Tarihi Olaylar ve Mesajlar

Hunyadi Yanoş

Aslında tarih kitaplarımız Osmanlı Devleti'nin kuruluşu sırasındaki bu tarz figürleri biraz karikatürize ederek, basitleştirerek anlatıp Osmanlı'yı aşırı övmesi doğru bir tarih anlatımı olmamıştır.

Burada bize basit bir şahsiyet olarak anlatılan Hunyadi Yanoş aslında dönemin önemli bir komutanı ve devlet adamıdır. Macar Komutanı ve Erdel Voyvodasıdır. Hristiyan dünyasının kahramanı ve Osmanlı'nın Balkanlardaki ilerleyişini durduran adamıdır. Belki tam durduramadıysa bile ilerleyişi uzun süre yavaşlatmıştır.

Hunyadi Yanoş, Balkanlarda Osmanlı ordusunu bir çok muharebede yenmiştir. Bunları kısaca özetlersek, Mezid Bey komutasında bir akıncı kuvveti 18 Mart 1442 yılında Transilvanya'ya girmiş buradaki kaleleri kuşatırken Hunyadi Yanoş'un yardıma gelmesi üzerine yenilmiş kendisi ve oğlu öldüğü gibi 20 bin şehid verilmiştir. Esirler de vahşice öldürülmüştür. Tarihe Hermanştad yenilgisi olarak geçer. Tabi onlar için bir zaferdir. Bu başarı Hunyadi'nin Avrupadaki şöhretini artırmıştır.

Bu yenilginin intikamını almak amacıyla Osmanlı Devleti Rumeli Beylerbeyi komutasında bir ordu gönderdi. Mağrur davranan komutanımız Vazağ bölgesinde Hunyadinin saldırısına uğrayıp büyük bir yenilgi aldı.

Bu iki yenilgi Türkler aleyhine Avrupa'da bir haçlı seferinin başlamasına yol açtı. Birleşik haçlı ordusu Osmanlı topraklarına 3 Kasım 1443'te girdi ve yapılan Morava savaşını Osmanlılar kaybedip dört bin esir ve iki bin şehid verdi. Haçlılar Bulgaristan'ı aldılar.

Sultan ll. Murat Balkanlarda düşmanı İzladi geçidi önünde karşıladı. 24 Aralık 1443 yılında yapılan İzladi Muharebesini Osmanlılar kaybetti. İlerleyen düşman Yalvaç Ovasında Osmanlı Ordusunu bir daha yendi. Tabi bu arada Haçlılarla ittifak etmiş olan Karamanoğulları da arkadan Osmanlı Ordusunu vuruyordu. Osmanlı ordusu Balkanlar ve Anadolu'dan taarruz altına alınmıştı.

  1. Murad, haçlılarla ve Karamanoğullarıyla aynı anda savaşamayacağını düşünerek barış istedi. 12 Haziran 1444'de Edirne-Segedin Antlaşması yapıldı. Osmanlı Devletinin ilk kez toprak kaybettiği antlaşmadır. Balkan topraklarını boşaltmak zorunda kaldık. Hunyadi Yanoş ve Balkan Meclisi barış teklifimizi 12 Temmuz 1444'de kabul ettiler. ll. Murad, bu yenilgilerden dolayı psikolojisi bozuldu ve tahtı 12 yaşındaki oğlu Mehmed'e bıraktı.

Not: Haçlılar daha sonra bu antlaşmayı bozduklarından ll. Murad tekrar tahta geçecek ve Varna savaşında haçlıları yenecektir.

Macar Krallığına getirilen Hunyadi Yanoş, Varna savaşının intikamını almak için tekrar saldırıya geçince ll. Kosova Savaşı yenilgisini tadacaktır.

1456 yılında Fatih Belgrat'ı kuşattı. Hunyadi Yanoş Belgrat'a yardıma geldi ve Osmanlı Ordusunu yenince kuşatma kaldırıldı. Belgrat ancak Kanuni Döneminde alınabildi. Ama bu zafer Hunyadi'ye yaramadı. Belgrat'ta çıkan salgın hastalıktan dolayı öldü.

Teröristin Silahında 1913 BOLAYIR MUHAREBESİ

Tarih kitaplarımızın yazmadığı savaşlardan birisi de Bolayır Muharebesidir.. Bizim öğrenme imkanını bulamadığımız böylesine ayrıntılı bir savaşı katilin bilmesi ilginç.

Balkan Savaşları sırasında Bulgarlara karşı yaşadığımız bir yenilgidir Bolayır Muharebesi.

Peki kitaplarımız neden bu savaşı yazmadılar? Önemsizse katilin silahında neden bu olaya işaret var?

Kitaplarımızın bunu yazmamasının nedeni savaşın komutanlardan birisinin Mustafa Kemal (Atatürk) olmasıdır.

Biz yazmasak da unuttursak da tarih yazacak, başka uluslar yazacak...

Katilin böyle bir ayrıntıyı bilmesine imkan yok. Mutlaka birileri mesaj vermesi için özellikle bu tür ayrıntıları eklemiştir.

Dikkat edilirse ağırlıklı muharebeler Bulgar ve Ruslarla olan muharebelerdir. Hassetten bu devletlere karşı yenilgilerimizdir. Sanki bir el bize Bulgar ve Rusların sizin ezeli düşmanınız olduğunu söylemeye çalışıyor. Yani bu devletlerle ilişkimizi bozmaya çalışıyor.

Bolayır savaşı da Atatürk'ün yenilgilerinden bir kaçıdır. Tıpkı diğer yenilgiler gibi anlatılmaz. Halbuki bir komutanın hayatında zafer ve yenilgiler birlikte olur.

Burada bana göre verilen mesaj Bulgarlara siz Türkiye'nin kurucusu Atatürk'ü bile yenmiş bir milletsiniz mesajı olabilir. Böylece Bulgarlarla iyi seyreden ilişkileri de sekteye uğratmaya çalışmışlardır.

Yani Yeni Zellanda olayı sıradan bir terör olayı değildir, büyük bir komplonun habercisidir. Belki de beka denilen olayın ayak sesleridir.

EK

Osmanlı Devleti’nin çöküşünü hızlandıran savaşlar silsilesinin en önemlilerinden birisi de Rumeli topraklarının kaybedildiği Balkan Savaşlarıdır. Osmanlı Devleti ilk defa kendi bünyesinden doğmuş dört devlete karşı savaşmak zorunda kalmıştır. Yunanistan, Bulgaristan, Sırbistan ve Karadağ’ın sınırlarını genişletmek amacıyla başlatmış oldukları savaşın bu devletlerin lehine gelişmesi bütün devletleri şaşırtmıştır. Bu şaşkınlığın temel sebebi İstanbul’un bile işgal edilebileceğinin görülmesidir. Yani savaşın hemen hemen her cephesinde yenilgiler alınmış ve Osmanlı ordusu Çanakkale Boğazının

Gelibolu Yarım adasının dar boğazına sıkıştırılmıştır.

Çanakkale Boğazının Marmara Denizine açılan en önemli stratejik kapılarından biri olan Bolayır bölgesinde görev alan Ali Fethi ve Mustafa Kemal, burada savaşın ikinci devresinde yapılan çok önemli bir muharebe olan Bolayır Muharebesinin hareket kurmay başkanlığını Ali Fethi, hareket şube müdürlüğünü Mustafa Kemal yapmıştır.

Balkan Savaşları tarihine Bolayır Muharebesi ve Şarköy

Çıkarması olarak geçen bu hareket yenilgiyle sonuçlanmıştır. Yenilgi üzerine ciddi tartışmalar yapılmıştır. Aslında bütün cephelerdeki yenilgiler o günden bugüne tartışılan ve sebepleri ortaya koyulmaya çalışılan bir öneme sahiptir. Fakat Bolayır Muharebesi’ni farklı kılan İttihat ve Terakki’nin önde gelen etkili şahsiyetleri, Enver Paşa, Mustafa Kemal ve Ali Fethi gibi komutanların aynı cephe ve çıkarmada görev

almış olmalarıdır. Hatta Bolayır Muharebesi ve Şarköy Çıkarması ile ilgili biri Ali Fethi tarafından yazılmış olan iki eser kaleme alınmıştır. Bolayır Muharebesi ve Şarköy Çıkarmasında yenilginin sebeplerinin ve suçlunun kim olduğu konusunda yapılan tartışmalar, sorumlu komutanları görevlerinden hatta askerlik mesleğinden istifanın eşiğine

taşımıştır. Günümüzde dahi komutanlar üzerine yeni yorum ve

tartışmalar yapılmaya devam etmektedir. (İhsan Sabri BALKAYA, BALKAN SAVAŞLARININ 100. YILINDA

BOLAYIR MUHAREBESİ VE ŞARKÖY ÇIKARMASI YENİLGİSİ VE YAPILAN TARTIŞMALAR)