Sinop merkeze bağlı Eymir köyünde, Eymir Köyü Camii’ne yapılmak
isteyen minare köy halkı arasında ikileme yol açtı. Köy halkından
bir grup minarenin caminin sol tarafına yapılmasını isterken, bir
diğer grup ise sağ tarafına yapılmasını istedi. Minarenin sağdaki
kubbe delinerek yapılmasına karar veren müftülük, tartışmaya son
noktayı koydu.
Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan köy halkından Hasan Koç, "Burada toplantı yaptık. Bazı yardımsever arkadaşlarda destek olarak burada kendi aramızda bir görüş aldık. Toplantı yaptılar. Burada caminin minaresinin yapılacağına karar aldık. Karar dediğim yazı yok. Kendi aramızda konuşma yaptık. Bu yüzden ne tarafa yapılacağını tasarladık. Sağ tarafa dediler. Sonradan da bir karar daha alınmış, sol tarafa yapılsın diye" dedi.
Konuyla ilgili açıklama yapan Sinop İl Müftüsü Ali Hayri Çelik ise
şunları söyledi: "Eymir köyü halkı daha önceden yaptırdıkları
camiye bir minare yapmak isterler. Bu fikri önce İstanbul merkezli
Eymir köyü derneğinin yetkileri bunu köylülere anlatırlar. Köylüler
de bu konuda memnun olurlar. Sonra kendi aralarında bu minareyi
caminin sağına mı yapalım, soluna mı yapalım diye aralarında bir
tartışma olur. İlk önce ittifakla sağ tarafa yapılması kararı
alınır. Daha sonra solda boş bir yer var, orayı değerlendirelim,
sağdaki yerde Hıdırellez de kazanları kurduğumuz yer olur, orayı
işgal etmeyelim diye kendi aralarında her iki grupta haklı
gerekçelerle kendi istedikleri yere minarenin yapılmasını isterler.
Ancak bu tartışmada ortak bir yere varamazlar. Neticede her iki
grupta ayrı ayrı müftülüğümüzü ziyaret ettiler. Neden sağ ya da
sola yapılması noktasında gerekçelerini söylediler. Bu işin kendi
başlarına çözülemeyeceğini anlattıktan sonra ‘sizin köye gelmesi
lazım hocam’ dediler. Biz de bir cuma namazı köyünüze varalım,
camide cuma vaazını edelim, vaazdan sonra hutbeyi verelim ve namazı
da kıldıralım ondan sonra bir karara varalım, bizim verdiğimiz
karardan sonra da inşallah köyde artık bu sıkıntı bitsin dedik.
Köye vardık, cuma günü vaazı ve hutbeyi verdik, namazı kıldık. Ama
vaaz da ve hutbe de istişarenin, ortak fikir ve alışverişin
İslam’da ne denli önemli olduğunu hatırlattık ve kalplerin
kırılmaması gerektiğini, minare konusunda birbirimizi yaralayıcı,
incitici davranışlardan uzak durmamız gerektiğini, caminin
birleştirici bütünleştirici bir araya geliş özelliğinin
kaybetmemesini istedik. Daha sonra ne sağa ne sola sağdaki hutbenin
altından başlanmak suretiyle hutbenin üstü delinerek minarenin
oraya yapılması kararını verdik.”