Dünya üniversiteleri arasına girmek için bilimsel yayın yapmanın önemine vurgu yapan İstanbul Esenyurt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sudi Apak, iyi yayın yapan üniversitelerin daha kaliteli eğitim verdiğini belirtti. Türk akademisinde dünyadaki tüm dallarda önemli gelişmeler olduğunu ifade eden Apak,'Covid-19 salgınından sonra tıp fakültelerinde güzel çalışmalar yapıldı. Fizik ve işletmenin bazı dallarında da güzel yayınlar çıkıyor ancak matematik, finans gibi dalların çalışma alanı daha kısıtlı' dedi.

'Yayın yapmak güncel kalmayı sağlıyor'
Akademik çalışmalarda teoriyle uygulamanın bir arada olmasının eğitimi daha da kaliteli hale getirdiğini belirten Prof. Dr. Sudi Apak, 'Öğretim üyesinin üç tane görevi var. Bunlar; ders anlatmak, yayın yapmak ve yöneticilik yapmak. Bunların içerisinde yayın yapmak çok önemli. Çünkü yayın yaptığınız zaman kendinizi güncelleştiriyorsunuz ve bu derslere de yansıyor. Dünyanın en iyi üniversitelerinin araştırma ve yayınlarda ön sıralarda olduğu görebiliyorsunuz. Türk akademisyenlerde de gelişmeler var. Fakat Türkiye olması gereken yerde değil. Dünyanın en büyük 18'inci ekonomisiyiz, yayınlarda da yine bu aşamada olmamız lazım.Üniversiteler yayına önem vermeli. Her zaman iyi yayın yapan üniversiteler daha kaliteli eğitim veriyor 'diye konuştu.

'Alınan puanlar Türk akademisine puan kazandırıyor'
Akademik çalışmalara ayrılan bütçe ile bilim adamlarına destek olunması gerektiğini ifade eden Apak, 'Türkiye'nin dünya ligine çıkması için elindeki bütçenin de ona göre olması lazım. İlk 500'e giren bir üniversiteye baktığınız zaman Türkiye'den daha fazla bütçeye sahip olduklarını da görüyoruz. Bu bir ekol olarak ortaya çıkıyor. Bilim adamlarına biraz daha fazla imkan sağlanırsa, daha güzel çalışmalar meydana gelecektir. Bu çalışmalar da uluslararası alanda ön plana çıkmamıza yardımcı olacaktır. Nitekim ben ekonomi finans, endüstri mühendisliği alanlarında çalışıyorum. Profesör olduktan sonra daha çok çalışma yaptım. Bunu diğer akademisyenlere de tavsiye ederim. Sadece derece alarak, 'artık en üst seviyeye geldim' diyerek çalışmaları kesmemek lazım. Aldığınız puanlar, çalıştığınız üniversiteye ve Türkiye'ye puan kazandırıyor' şeklinde konuştu.

"Türkiye'de intihal konusuna dikkat ediliyor'
İntihal konusuna değinen Apak , 'Tezlerde yapılan intihallerde yüzde 20-25'lik oran dünya ortalamasıdır. Türkiye'de de intihalin bu oranlarda olmasına dikkat ediliyor. Tolere edilebilen bazı alanlarda bu oranlar yüzde 35'e kadar çıkabiliyor. Kimi programlar aracılığıyla taramalar yapılabilir. İntihal oranı yüzde 80-90'a çıkarsa o zaman makalelerin iptal edilme durumları oluyor. Türkiye'de orijinal yayınlar var. Ancak bir derlemeden ziyade daha çok yeni bulunan bir konunun geliştirilerek teoriyle birleştirilmesi gerekiyor. Bunun yanı sıra aynı konularda çalışan akademisyenlerin iş birliği yapması çok önemli' diyerek sözlerini sonlandırdı.