Tartus ve Lazkiye’de Ruslara ait askeri üsleri yer alacağı Nusayri Suriye devletine “güvenli yer açma çalışmaları” devam ediyor.

1 Ocak 2016 tarihinde başlayacak barış görüşmeleri için “avantajlı” olarak masaya oturmak isteyen Rusya, İran ve Esad, Rus bombardımanı altında Şii İranlı milislerin kara desteğiyle Bayırbucak Türkmenlerini göçe zorluyorlar. Göçe zorlanan köylere ise Şii halk yerleştiriliyor.

PYD’nin Suriye ordusuna destek verme kararından sonra bu bölgeye girmeye çalışan Kürt güçlerin amacı da Akdeniz’e ulaşacak bir koridor ile “nefes almak”. Onlar da bölgeden pay kapma savaşındalar. Çünkü kendileri de farkındalar ki, Suriye’nin kuzeyinde kurulacak bir Kürt Devleti, Türkiye’nin desteğini almadan nefes alamaz. Bunun için de Akdeniz’e ulaşmak zorundalar. Avrupa’ya ulaşacak bütün ticari yolların Türkiye’nin üzerinden geçtiğini bile Barzani ise Türkiye ile işbirliğine devam ediyor.

Bayırbucak bölgesi, 1939 yılında Hatay’ın anavatanla birleşmesiyle birlikte topraklarımız dışında kalan bir Türk bölgesi. Türkmenlerin yıllar boyunca ısrarla Türkçe konuşmaya devam etmeleri sonucu Fransızların zulmüne uğradılar. Bu zulüm sonucu bir kısmı Türkiye’ye sığındı, bir kısmı hâlâ orada. Paris’teki saldırılarda Fransızlara merhamet edenlere duyurulur.

Kobani Olaylarında ortalığı yakıp yıkanların aynı tepkiyi Bayırbucak Türkmenleri için de göstermelerini beklerdik. Bu durumun özetidir. Aslında Türkiye’nin genel durumunu ifade eden bir manzaradır.

MİT tırlarını durduran Cemaate değinmeden geçemeyeceğim.

Aslında bu Cemaat meselesi herkesi çok sıktı. Ancak adamlar her taşın altından çıkıyorlar. İşin kötüsü çok da hayırlı çıkmıyorlar. Sadece dini bir cemaat olmakla övünen insanların, Türkmenlere yapılan silah yardımını engellemeleri, üstelik bu yardımı IŞID’e yapılacakmış gibi kullanıp, Türkiye’yi ve Erdoğan’ı uluslararası arenada “savaş suçlusu” gibi gösterip yargılatabilmeyi planlamaları olağanüstü aşağılık bir durum.

Bayırbucak bölgesi düşer ve Türkmenler bir soykırıma uğrarlarsa Cemaat bunun vebalini nasıl üstlenecek? Gerçekten ölüme ve hesap gününe inanan insan bunu yapar mı? diye düşünmeden edemiyorum.

Anladık ki aslında siz bir Cemaat değil, daha çok gizli amaçları olan Masonik bir teşkilatsınız.