SAHİ NİYE SEÇTİK BİZ BU VEKİLLERİ?

TBMM’de bizleri temsil eden saygıdeğer vekillerimize karşı son zamanlarda sosyal medyada yapılan saygısızca beyanlar beni ziyadesi ile üzüyor. Lütfen; beyler, hanımlar kendinize gelin! Bizleri temsil eden vekillerimize karşı saygılı olun! Edebinizi takının! Milletvekillerimiz bizim baş taçlarımızdır. Konuşan dilimiz, uzayan elimiz, çaremiz, dertlerimizin dermanlarıdır. Vekillerimiz hakkında bir şeyler yazarken lütfen üslubunuza ve cümlelerinize dikkat ediniz! Onlara laf söylemeye kimsenin hakkı yoktur. Hem biz seçmedik mi bu saygıdeğer insanları. O halde niçin eleştiriyorsunuz?

Sosyal medyadan takip ediyorum; Avrupa ülkelerinin parlamentolarındaki milletvekillerinin maaşları ile bizim milletvekillerini maaşları ve imkânları karşılaştırılıyor. Yok, efendim, Fransa’nın kişi başı milli geliri: 46.000 dolar, milletvekili maaşı: 4.648 dolarmış. Yan ödeme: yokmuş, emeklilik: 55 yaş sonrası imiş, maaşın milli gelire oranı: % 10’muş. Polonya’da kişi başı milli geliri: 14.000 dolar, milletvekili maaşı: 1.893 dolarmış. Yan ödeme: yokmuş, emeklilik yokmuş. Maaşın milli gelire oranı: % 13,5’muş. Hatta daha da ileri gidilmiş Ermenistan milletvekillerinin maaşları ile bizimkilerin maaşları mukayese edilmiş. Ermenistan’ın kişi başı milli geliri: 4.000 dolar, milletvekili maaşı: 200 dolarmış. Yan ödeme yokmuş, emeklilik, yokmuş. Maaşın milli gelire oranı: % 5’miş. Türkiye’nin kişi başı milli geliri: 10.000 dolar; milletvekili maaşı: 5.600 dolarmış, yan ödeme harcırahlıymış. Emeklilikte yaş sınırı yokmuş. Çifte emekli geliri varmış. Maaşın milli gelire oranı: % 56’tıymış; 2 yılda emeklilik hakkı varmış. Milletvekili emekli olunca da ömür boyu ayda (şimdilik) 17.500 TL maaş alınıyormuş. Bu konuda Avrupa’da şampiyon imişiz. Şimdi siz bunları yazmakla neyi amaçlıyorsunuz? Yani, Avrupa’daki tek birinciliğimize gölge mi düşsün istiyorsunuz?

Yahu kardeşim siz Türkiye’de milletvekillerinin hangi zorluklar içerisinde görev yaptıklarını biliyor musunuz? Öyle karar merciinde olmak, hazırlanıp önlerine konulmuş olsa da parmak kaldırarak onaylamayı kolay mı sanıyorsunuz. Siz hiç bunun vicdani sorumluluğunu, dünyasını, dünyalığını, ahretini hiç düşündünüz mü?

Şimdi bu kalemşorlar, utanmasalar 81 ilimizin güzide milletvekillerinin özellikle de saygı değer bakanlarının sıklıkla şehirlerindeki insanların dertlerini dinlemek için gelmelerini maaşlarının yarısı kadar aldıkları yolluk ve harcırahlara bağlarlar. Hatta daha ileri gider vekillerimizin ömür boyu yurt dışı dâhil sağlık hizmetleri ile ailece ömür boyu yeşil pasaportlarını konu edinirler. Yahu kardeşim bunlar bizi temsil ediyorlar, anlamıyor musunuz? Bırakın eczanelerden katkı payı ödemeden ilaç alsınlar, vatandaşa üç yılda bir 49 lira çerçeve parası ödenirken, milletvekili için her yıl 400 lira ödensin. Sözü mü olur bütün bunların! Ayıp, ayıp! Vallahi sizin adınıza ben utanıyorum. Elbette cep telefonlarının paraları bütçeden ödenecek. Elbette kendilerine araba tahsis edilecek. Benzin paralarını devlet ödeyecek. Elbette kendilerine ve eşlerine, trafikte dokunulamazlık ve öncelik verilecek.

Yahu baş taçlarımız bu muhteremlerin, yedikleri yemeğe kadar eleştiriliyor! Vay efendim meclis lokantasında vekillerin yedikleri yemekler ucuzmuş. Yani o kadar söylendi ki sonunda Meclis Başkanlık Divanı, meclis lokantasındaki yemeklerin fiyatlarını yüzde yüz artırdı. Çorbanın fiyatı bir liradan iki liraya çıktı. 6 lira olan kavurmalı pilavın fiyatı da ihtimal, 8 veya 10 lira olacak. İyi mi oldu? Vekillerimizin ağızlarının tadının kaçması sorunlarınızı çözdü mü?

Sonra benim anlamadığım başka şeyler de var: Mesela; işsizlik tavan yapmışsa, adalet konusunda vatandaşın güveni % 90’lara varan ölçüde azalmışsa; eğitim yerlerde sürünüyorsa, vatandaşın devlete güveni kalmamışsa; Devlet İhale Kanunu 16 yılda 186 defa değiştirilmişse; hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet başını almış gitmişse bütün bunlardan vekillerimiz mi sorumlu ki onları eleştiriyorsunuz.

ABD’nin, Kuzey Suriye’de PKK/ PYD terör devleti kurmak için vatanlarından çıkardıkları 4 milyon Suriyeliyi topraklarımızda barındırmayı vekillerimiz mi istedi? Tarım ve hayvancılıkta kendi kendine yeten bir ülke iken bugün Sırbistan’dan et, Bulgaristan’dan saman, İran’dan soğan ithal ediyorsak sayın vekillerimiz mi suçlu? Kuvvetler ayrılığı ilkesi rafa kaldırılmışsa; limanlar, havaalanları, madenler, fabrikalar özelleştirerek işlettim hakkı yabancılara satılmışsa… Duyun-u Umumiyeye kapı aralayacak kadar yüklü miktarda dış borcun altına girilmişse… İsraf tavan yapmışsa, liyakatin yerini adam kayırma almışsa… Vekillerimizin günahı ne?

Lütfen, çok rica ediyorum; biracık olsun düşünün. Biz, kınamak, eleştirmek için mi seçtik vekillerimizi? Bakın, sonunda benim de aklım karıştı. Sahi, niye seçtik biz bu vekilleri?