Lâik ve despot faşizm..

Lâiklik evrensel bir değer değildir..

Lâiklik din ile devlet işlerinin ayrılması falan da değildir.. Lâiklik, dini vicdanlara hapsedip, sekülarizmi dayatmaktır..

Seküler (dinsiz) hayat ise insanlığıın kahir ekseriyetince kabul edilmedi, zira dinsiz hayat nizamı gayr-ı fıtrî (yaratılışa aykırı) bulundu…

Bu yüzden de, tüm dünyada, hepsi hepsi 4-5 lâik devlet var..

Kaliteli, güçlü, demokrasisi fevkalâde gelişmiş ülkelere bakınız…

Meselâ İngiltere’nin Büyük Britanya kolejlerinde, 1944’ten bu yana her sabah okul kilisesinde öğrencilerin katılımıyla ayin ve ibadet yapmak mecburîdir, yani lâikliğin esamisi okunmuyor..

Devlet başkanı (Kraliçe) aynı zamanda millî Anglikan kilisesinin başıdır.. Müslümanlar için seksen beş (85) Şeriat mahkemesi faaliyet gösteriyor..

Türkiyede ise, vesayetçi çağdaşlar, Kemalistler, Selanikliler, ateistler hálâ, “lâiklik olmazsa ne cumhuriyet olur, ne demokrasi kalır” diye ter ter tepiniyor..

Beyinsiz deyince de kızıyorlar..

* *

Hatırlayalım, ceza kanunumuzdaki habis 163. Madde’den bir zamanlar neler çekilmiş, ne facialar yaşanmıştı.....

Türkiye’de lâikliğin gerçeği hiç olmadı..

Bütün suçu samimi Müslüman olmak.. Adama, elektrik veriyor, dövüyor, en sapık işkenceleri tatbik ediyor sonra da,

− Hani Allah’ın nerede, gelip de kurtarsa ya… diyorlardı..

Türkiye lâikçi, despot ve faşist vesayetçilerden az çekmedi... Rahmetli nenem, “eşek bile eşşekliği ile çamura bir kez düşermiş” derdi..

163 kaldırıldı ama tehditler bitmedi.. Bitmiş olsaydı Taksim Gezi Parkı olur muydu? Aradan üç sene geçmeden bir de 15 Temmuz olur muydu?

* *

Lâiklik ve yobazlıkta ısrar, AB üyeliğinde ısrar kadar abesle iştigal..

İngiltere ayrıldı.. Avrupanın iki zengin, huzurlu, mâmur, temiz ve şeffaf ülkesi Norveç ve İsviçre AB üyesi hiç olmadılar..

AB’ye üye olmamaları, lâik olmayışları, hiçbir şekilde kendilerine bir zarar vermemiş, bilakis hayırlarına olmuştur...

AVRUPA BİRLİĞİ DAĞILMA SÜRECİNDE.. Kendi muhtac-ı himmet dede, kime imdad ede?

Yıllardan beri AB’ye üye olmak için her tavizi veriyor, çırpınıyoruz. Anayasamızda “lâikliğin kaldırılması teklif dahi edilemez” maddesi var.

AB, lâik olmayanları kabul ediyor, bizi etmiyor, hálâ uyanmıyoruz..

* *

Sosyal medyada bir fotoğraf vardı.. “İşte o (gûya) medeni (gerçekte ise) vahşi Batı etiketli fotoğraftır..

Lâiklik gibi, despot faşizm de, feminizm gibi sapık cereyanlar da Batı’nın (Avrupa’nın) eseri.. Lâkin kaliteli ülkelerce benimsenmemiş..

Hindistan‘da yayınlanan The Light adlı gazetede, Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Bernard Shaw‘ın “İngiltere’de demokrasi kemâle ulaştı. Bundan sonrası İslâm’dır..” şeklinde bir beyanatı yayınlanmıştı..

Avrupa’nın kalitesiz yüzü AB’ne girmeye can atanlar hangi cehenneme dahil olmak istediklerinin farkında mıdır acaba?

#harbiden: İstiklâl şairimiz merhum Mehmet Akif, 20. asrın başlarında “Maske yırtılmasa hálâ bize âfetti o yüz, / Medeniyet denilen kahbe, hakîkat, yüzsüz..” diyordu.. Söyleyin hálâ âfet mi o yüz? 13.01.2018