A&G Araştırma Şirketi’nin, FETÖ ile mücadele ve partilerin son oy oranlarını ortaya koyan son anketi çarpıcı sonuçlar içeriyor.
A&G Araştırma Şirketi’nin, FETÖ ile mücadele ve partilerin
son oy oranlarını ortaya koyan son anketi çarpıcı sonuçlar
içeriyor. Anket, geçtiğimiz eylül ayının son haftasında Türkiye’nin
7 ayrı bölgesindeki 42 ilde, 3 bin 18 denekle, yüz yüze görüşmeyle
yapılmış…
Anket, hükümetin FETÖ ile mücadele performansından, bu mücadele
liderlerin karnesine, OHAL’den bugün partilerin alacağı oy oranına
dek önemli konularda halkın nabzını tutuyor…
Anket sayesinde, CHP’nin son dönemde ısrarla sürdürdüğü mağduriyet
söyleminin de halk tarafından nasıl karşılandığını görme olanağı
buluyoruz.
Ankete göre, CHP mağduriyet söylemiyle ofsayta düşüyor. Çünkü
ankete katılanların yüzde 64.1'i devletin FETÖ mücadelesini
başarılı bulurken, “Başarılı ancak yetersiz” görenlerin oranı yüzde
23.9. “Başarısız” bulanların oranı ise sadece yüzde 10.6. Yani
halkın yüzde 90’a yakını FETÖ'ye karşı mücadelenin bir mağduriyet
oluşturmadığı görüşünde…
Anket, FETÖ ile mücadele liderlerin karnesini de ortaya koyuyor.
Ankete katılanların yüzde 78.6’sı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan’ı, FETÖ ile mücadelede başarılı bulurken, Başbakan Binali
Yıldırım’ı başarılı bulanların oranı yüzde 68.0. MHP lideri Devlet
Bahçeli, FETÖ ile mücadelede başarılı liderler arasında yüzde
47.6’lık oranla üçüncü sıraya yerleşirken, mağdur edebiyatı
söylemiyle hareket eden CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, yüzde
38.8’lik oranla 4. sırada yer alıyor. HDP lideri Selahattin
Demirtaş’ı başarılı bulanların oranı ise sadece yüzde 13.5.
Bu sonuçlar da “mağdur” edebiyatının halkta karşılığı olmadığını
ortaya koyuyor.
Anketten çıkan diğer ilginç bir sonuç ise, OHAL uygulaması
meselesi. Kılıçdaroğlu, mağdur edebiyatının yanı sıra OHAL’i de sık
sık eleştiren bir politika izledi. Ancak halkın yüzde 87.4'ü darbe
girişiminin ardından ilan edilen OHAL'in hayatlarını etkilemediğini
ifade ederken, etkiledi diyenlerin oranı sadece yüzde 12.6'da
kalıyor.
Bu sonuç da halkın, Kılıçdaroğlu’nun “mağdur” söyleminin yanı sıra
OHAL uygulamasına yönelik eleştirilerini desteklemediğini ortaya
koyuyor.
Kılıçdaroğlu’nun söylemlerinin halkta karşılığının olmaması doğal
olarak CHP’nin oy oranını de olumsuz etkiliyor.
Bugün bir seçim yapılması halinde, seçmenin yüzde 54.6'sı AK
Parti'ye oy vereceğini belirtirken, CHP’ye oy vereceğini
söyleyenlerin oranı yüzde 24.8'de kalıyor. Seçmenin yüzde 12'si
oyunu MHP'ye, yüzde 7.9'u da HDP'ye oy vereceği söylüyor.
Bu tabloyu 7 Haziran 2015 seçimleriyle kıyasladığımızda, AK
Parti’nin oy oranını son 2 yılda yüzde 14 gibi rekor bir oranda
artırdığını, HDP’nin ise rekor oranda oy kaybettiğini
görüyoruz.
MHP’nin izlediği politika nedeniyle, 7 Haziran’da aldığı yüzde
16.3’lük oyun dramatik bir şekilde azalarak 1 Kasım 2015’te yüzde
11.9’a gerilediğini biliyoruz.
Ancak MHP, muhaliflerin aylarca devam eden Kurultay söylemiyle
büyük oranda güç kaybetmesine rağmen, başta FETÖ olmak üzere
Hükümetin terör örgütlerine karşı verdiği mücadeleye destek olan
politikasıyla, oy oranı yükseltmeyi başarmış gibi gözüküyor.
MHP oylarını artırırken, CHP ve HDP’nin oylarının 1 Kasım
seçimlerine kıyasla hızla eridiğini görüyoruz. CHP’de oy kaybı
yüzde 1’lere, HDP’de ise yüzde 3’lere ulaşıyor.
Sonuç ortada; halk başta FETÖ olmak üzere terör örgütüne karşı
mücadele edenleri ödüllendirirken, bu mücadeleye gönülden destek
vermeyenleri cezalandırıyor.