Haleb'te bir marangoz varmış..
Öyle sıradan biri değil ama, adam gibi adam
"Kudüs esir, Mescid-i Aksa tutsak" der, dertlenirmiş hep..
Dertlenmekle kalmamış ama "Ben Kudüs için ne yapabilirim?" in düşüncesi sarmış yüreğini..
Öyle ya basit bir marangozmuş O, ne asker ne de komutan..
Düşünmüş..