Rusya-Ukrayna savaşının devam etmesi ve Ekim 2023'te İsrail-Filistin çatışmasının jeopolitik gerilimleri artırmasıyla birlikte, altının "güvenli liman" olarak görülmesi, fiyatının yükselmesine yol açtı. Gelişmiş ülkelerde politika faizlerinin düşmesi beklenirken, bu da altının yatırım aracı olarak cazibesini artırıyor.

12 Nisan'da altının ons fiyatı 2 bin 432 doları aşarak rekor kırdı ve bu hafta 2 bin 310 doların üzerinde seyretti. Çin, altın talebinde dünya lideri konumunda ve bu talebin küresel piyasalar üzerindeki etkisi artmaya devam ediyor. Hindistan'la birlikte Çin, dünyanın en büyük altın alıcıları arasında başı çekiyor.

Çin'deki ekonomik belirsizlik, emlak sektöründeki uzun süren kriz ve istikrarsız hisse senedi piyasaları nedeniyle yatırımcılar altını güvenli bir varlık olarak görüyor. Ayrıca, Çin'in yılın ilk çeyreğindeki altın tüketimi yüzde 5,94 artarak 308 bin 905 tona çıktı. Dünya Altın Konseyi'ne göre, Çin'de altın takı talebi düşerken, külçe ve madeni para olarak tüketim arttı. Altının endüstriyel amaçlara yönelik kullanımı da artış gösterdi.

Çin Halk Bankası, rezervlerini çeşitlendirmek ve dolara bağımlılığı azaltmak amacıyla son 17 ay boyunca sürekli altın satın aldı ve bu alımların süreceği tahmin ediliyor. Uzmanlar, Çin'deki sınırlı yatırım seçenekleri ve yuana duyulan güvensizlik nedeniyle altına olan talebin devam edeceğini belirtiyor.

İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, Çin'in altın talebinin hem rezerv normalleşmesinden hem de ekonomik güvensizlikten kaynaklandığını söylüyor. Çin'deki büyük altın rezervlerinin, Batı ülkelerinin rezervlerini dondurmasından sonra artış gösterdiğini ifade ediyor. Bu durum, altının nötr bir varlık olarak öne çıkmasına neden oluyor.

Manukyan, ayrıca Çin'de hane halkının altına yönelmesinin, ülkenin iç ekonomisi ve yuana duyulan güvensizlikten kaynaklandığını belirtiyor. Bu talebin Londra ve Şanghay altın fiyatları arasında makas açmasına ve arbitraj fırsatlarına yol açabileceğini ekliyor.

Genel olarak, Çin'deki ekonomik belirsizlik ve jeopolitik gerilimler, altına olan talebi artırarak fiyatları yukarı yönlü desteklemeye devam ediyor.

Kaynak: AA