Müzisyen Cem Karaca'nın hayatını beyaz perdeye aktaran 'Cem Karaca'nın Gözyaşları' filminin gösteriminin eşi İlkim Karaca'nın kendisine sorulmadan hazırlandığını söyleyerek yaptığı başvuru üzerine durdurulması üzerine başlayan tartışmalara Cem Karaca'nın yakın arkadaşlarından Müzisyen Cahit Berkay da katıldı.

Anadolu rock müziğinin efsane ismi Cem Karaca'nın eşi İlkim Karaca geçen cuma günü vizyona giren 'Cem Karaca'nın Gözyaşları' filminin durdurulması için mahkemeye başvurdu. İlkim Karaca'nın belirlenen 3.5 milyon TL'lik teminatı mahkemeye yatırması halinde filmin gösteriminin durdurulmasına karar verildi.

Bu kararın ardından Cem Karaca'nın Feride Balkan'dan olan oğlu Emrah Karaca düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: "Babamın eserlerine ait hakların 4'te 3'ü bana ait. Bu şahıs kendisine ait olan 4'te 1 hakkını 2018 yılında bir müzik şirketine sattı. Buna rağmen yapımcılarımız kendisiyle görüştü ancak 16 milyon TL para talebi kabul edilmeyince agresifleşti. Tedbir kararıyla 90 milyonluk bütçeyle hayata geçirilmiş bu iş için bu şahıs 3.5 milyon TL yatırırsa film gösterimden kalkacak. Bu teminat hangi zararı karşılayacak?"

Emrah Karaca tepkisini X hesabından yaptığı paylaşımlarla devam ettirdi. Emrah Karaca, İlkim Karaca'nın dedesi Mehmet İbrahim Karaca, babaannesi İrma Toto Karaca ve babası Cem Karaca'ya ait evdeki tabloları satışa çıkardığını, babasının şarkı haklarını da 2018 yılında sattığını söyledi ve daha birçok iddiada bulundu.

CAHİT BERKAY: TAKSİ ÇAĞIRMAK YERİNE...

Tartışmaya müzisyen Cahit Berkay da dahil oldu. X hesabından Emrah Karaca'nın bir paylaşımını alıntılayan Berkay, şu ifadeleri kullandı:

"Fırsatını bulduğu anda Cem Karaca'nın aile yadigarlarını, şarkıları üzerindeki 1/4 haklarını satan kadının ne olduğunu iyi bilenlerden biriyim! Herkesten ricamdır; 'Cem Karaca'nın Göşyaşları'nı sinemalardan geri çekmeye çalışanlara Cem'e ve filme sahip çıkarak cevap verelim!"

"Ayrıca o gece Cem fenalaştığında taksi çağırmak yerine karşı dairedeki Emrah'a haber verse ya da ambulans çağırsa acaba Cem hala aramızda olur muydu diye de düşünmeden edemiyorum. Şoförün sırtında Cem'i hastaneye götürürken kim bilir ne kadar zaman kaybedildi sorusu hep aklımda."