27-30 Ocak 2015 tarihleri arasında Türkiye Özel Okullar Birliği tarafından 14.sü düzenlenen sempozyumun konusu geleceğin öğretmenleri idi. Bu sempozyuma ben de katıldım ve üç gün boyunca yerli ve yabancı 20 den fazla eğitimle ilgili konuşmacıyı dinleme fırsatı buldum.

Öncelikle şunu ifade etmeliyim konu her ne kadar geleceğin öğretmenleri olsa da aslında her devrin öğretmeni üzerinde duruldu. Çünkü gelecek aslında belirsizdir. Belirsiz olan bir durum karşısında öngörülerinizde yanılabilirsiniz. Hâlbuki insanlık tarihi kadar geçmişi olan bir kavramdan(öğretmenlik) söz ediyorsak geçmişe çok iyi bakmamız gerekiyor. Geçmişte doğru yapılan işleri geleceğe revize ederek taşımak lazım.

Kendi adıma son derece faydalı bulduğum bu sempozyumla ilgili aldığım bazı notları paylaşmaya çalışacağım. Bu notlar birebir alıntı olabildiği gibi kendi yorumlarımla harmanlanmış da olabilir.

Geleceğin öğretmeni nasıl olmalıdır?

Bir toplumun dünya görüşünü, hayat felsefesini, ideallerini öğretmenlerinin dünya görüşü belirler.

Geleceğin öğretmeni bir eğitim modeli ile değil, birçok eğitim model ve yöntemini birlikte kullanıldığı karma öğrenme ve öğretme modeline sahip olmalıdır.

Geleceğin öğretmeni eğitim teknolojilerini çok iyi öğrenmeli, kullanmalı ve üretmelidir. Teknolojiden uzak bir eğitim mümkün görünmüyor.

Geleceğin öğretmeni teoride öğrettiklerinin günlük hayatta da kullanımını öğretmelidir.

Geleceğin öğretmeni üreten, yönlendiren ve tasarlayan olmalıdır. Özellikle tasarlayan olmak çok önemlidir.

Geleceğin öğretmeni oyun tabanlı öğrenmeyi, öğretmeyi çok iyi bilmeli, uygulamalıdır. Ayrıca oyunlaştırma becerisini geliştirmelidir. Sanal oyunlar, bilgisayar oyunları başta olmak üzere.

Müzik, drama, sunum, taklit alanlarında kendini çok iyi geliştirmelidir.

Geleceğin öğretmeni gelecekteki öğrencilerin kişiliklerine, ihtiyaçlarına göre eğitimi tasarlamalıdır. Vermiş olduğu eğitim tarzı karşısındaki öğrencinin ihtiyaçlarına uygun tasarlanmamışsa etkili sonuç vermeyecektir. Aynen kişiye özel tedavi, kişiye özel diyet programları gibi.

Geleceğin öğretmeni öğrenmeyi sınıfta bireyselleştirmelidir. Her öğrenciyi sınıfın ötesinde hissetmeli, onları sınıfı oluşturan herhangi bir kişi olarak değil, özel bir birey olarak görmeli ve ona özel bir yol çizmelidir.

Geleceğin öğretmeni öğrencilerini gerçek hayattan problemlerle karşı karşıya getirerek eğitmelidir. Sınıf, okul bir nevi laboratuvara, açık hava müzesine, tabiat parkına, meclise, mahalleye dönüşmelidir.

Geleceğin öğretmeni bilgi aktaran değil öğrenmeyi sağlayan( içeriği değil, temel becerileri ) olmalıdır.

Geleceğin öğretmeni Karınca-Örümcek-Arı metaforundaki arı gibi olmalıdır. ( Karınca gibi biriktiren, Örümcek gibi ağ kuran değil arı gibi bin bir çiçekten toplayıp elde ettiği ürünü öğrencisine sunan olmalıdır)

Geleceğin öğretmeninin en büyük arzusu görünür olmak değil, görünmez olmaktır. (çaydaki şeker gibi).Başarısı eserinde görülmelidir.

Geleceğin öğretmeni rekabet odaklı değil, işbirliği üzerine inşa edilmiş eğitim modeli üzerine eğitim vermelidir. Kalkınmanın temel şartlarından biridir.

Geleceğin öğretmeni alternatif eğitim modellerine ( okulsuz eğitim, sanal eğitim, açık okul, açık eğitim, uzaktan eğitim, ev okul vb.) modeline kendini hazırlamalıdır.

Geleceğin öğretmeni öğrencilerini sınavlara değil, temel becerilerini geliştirip hayata hazırlamalıdır.

Geleceğin öğretmeni daima sevgi dilini kullanmalı, açık iletişim becerisine sahip olmalıdır.

Geleceğin öğretmeni okuyan, Türkçeyi iyi kullanan, en az bir yabancı dili iyi bilen olmalıdır.

Geleceğin öğretmeninin eğitimdeki başarısı muhatap olduğu öğrencilerde gelişme, ilerleme, üretme, kalıcı davranış değişikliğini gerçekleştiği ölçüde başarılı sayılırlar.

Geleceğin öğretmeni teknisyen değil, üretken olmalıdır, özgür olmalıdır. Mühendis olmalıdır.

Geleceğin öğretmenleri toplumun en üst kesiminin tercih ettiği meslek olmalıdır. Ya da kendi itibarını en üst katmana çıkarmayı başarmalıdır.

Geleceğin öğretmeni usta-çırak ilişkisi, klinik çalışma (intör öğretmen) ile yetiştirilmelidir. Çırak olunmadan usta olunmaz. Ustaların izinden giderek daha iyi usta olmak mümkün.

Geleceğin öğretmeni hizmet odaklı lider olmalıdır.

Öğretmen önce olur, sonra bilir ve nihayetinde yapar. Olmadan yapmaya kalkarsak yıkarız. Ya da olmayı ve yapmayı birlikte götürürsek bir nesil deneme tahtası haline gelebilir.

Dönüşümü başaranların yolu daima açık olacaktır. Başaramayanlar ise sistem tarafından bir şekilde diskalifiye edilecektir.

Öğrenci ve öğretmenlerin onurlarının eşit olduğu ortamlarda gerçek eğitimden söz edilebilir.

Geleceğin öğretmeni soyut düşünme eğitimi almış olmalıdır.

Literatürde, dergilerde, kitaplarda bolca eğitimle ilgili yeni paradigmalardan, modellerden söz edilir Ama Sınıfa yansımayan hiçbir eğitim teorisi, kuramı yaşama şansı bulamaz. Eğitimle ilgili en büyük laboratuvar sınıftır. Reform, Değişim, dönüşüm, gelişim oradan başlamalıdır. Üretkenlik algı değişimi ile başlar. Ne kadar bilgi o kadar yaratıcılık.

Ülkemizde eğitim; merkeziyetçi, didaktik, tek seferlik, nitelikten ziyade niceliğe odaklı, veriye dayanmayan, kurumsal ve bireysel ihtiyaçlardan uzak bir yapıdadır.

Eğitimle ilgili hoşuma giden sözler

Bir çocuğu sizin öğrenme tarzınızla sınırlamayın, o başka bir zamanda doğdu. TAGORE

Bir kimse eski bilgilerini yeniden ve yeniden gözden geçirebiliyor ve bunlara yenilerini ekleyebiliyorsa o kişi diğerlerinin öğretmeni olabilir. Confucius

Öğrencilerin kendilerini yaratıcı biçimde ifade etmelerini ve düşünmelerini sağlamak, bir öğretmenin en önemli görevidir. Einstein

Öğretmek, yeniden öğrenmektir. Jackson Brown