Referandumun asıl kazananı CHP'dir!

Tayyip Erdoğan; örgütleri, devletleri, partileri ve kendisine karşı olan herkesi birleştirdi!

Diğer taraftan kendisinin yanında olabilecek herkesi yanında birleştirdi ve % 51'lik kısmın oyunu almayı başardı!

Fakat mantıklı düşünüldüğünde referandumun asıl kazananının "hayır" cephesi olduğu görülür.

Hiçbir zaman tek başına %48'lik bir oy potansiyelini göremeyen "hayır"cılar birleşerek, inanılmaz bir başarı elde ettiler!

Bu çerçeveden baktığımızda referandumun asıl kazananının CHP olduğunu söyleyebiliriz!

Dikkat ederseniz "hayır"a tek sahip çıkan ideoloji şu an CHP görünüyor!

Bu noktada CHP, durumu fırsata çevirerek, kendi içerisinden düzgün bir kişi çıkartıp, bir sonraki başkanlık seçimleri için aday gösterebilir!

Referandum sürecinde, iki kutuplu dünyanın, iki kutuplu Türkiye'si net bir şekilde oluşmuş oldu!


Dünyada baskın olan her zaman dünyayı yönetiyorsa; iki kutuplu bir Türkiye içerisinde de baskın olan ülkeyi yönetecektir!

Önümüzdeki seçim sürecinde sadece iki kutup tarafından bir seçim gerçekleşeceğine göre;

"Tayyip Erdoğan'dan sonra ne olur?" ilk akla gelen soru oluyor!

Başkanlık sistemine kim oturursa, tüm Türk Devletlerinin başı olacaktır! Peki, bir sonraki dönemde yani 2019-2023 arası durum ne olacak?

Orta dünyaya bir lider lazım!

Tayyip Erdoğan'ın kuracağı yol bu...

Biz kendimizi bildik bileli bu coğrafya başı boş!

Kurulacak sistem, bu boşluğu ortadan kaldırmayı amaçlamaktadır!

Bunun adına ister başkanlık diyelim, ister milletlerin birleşmesi diyelim, ister Türk Birliği diyelim!

Dünya bunu çok iyi bildiği için, şu an bize karşı birleşmiş durumda!

Bu noktada yeni kurulacak sisteme "Orta dünyanın liderliği" diyebilir miyiz?

Evet, bunu çok net söyleyebiliriz!

Şu an kurulmak istenilen "Orta dünya liderliği" bugün sadece Hindistan ile baltalanabilinir!

Hem nüfusu çok kalabalık, hem ekonomisi (devlet ekonomisi) çok güçlü!

Ve baktığımız da Hindistan'a kadar olan tüm coğrafya Hak' ta!

Fakat devletler değil, halklar!

Peki biz kime lider arıyoruz? Halklara! Devletlere değil!

Baktığımızda Avrupa'da devletler ayrı, milletler ayrı, halklar ayrıdır! Ama "Avrupa Birliği Halkı" diye bir halk vardır; aynı para birimini ve aynı pasaportu kullanır ve birbirlerine kimlikle gidip, gelirler!

Eğer Avrupa Birliği'nin aynısını biz bu coğrafyada kurabilirsek; birbirlerine kimlikle gidip gelen, birbirleriyle ticaret yapan ve birbirlerine sevgi ve saygı gösteren bir oluşum oluşturulabilinirse; devletlerin bir önemi kalmaz!

Çünkü bize devlet değil, halk lideri lazım!

Bu kadar halkı arkasına alan bir lider, devletlerin tamamına hükmeder!

Orta dünya devletlerinin tamamına hükmeden bir lider ise, dünyaya hükmeder!

Bunu çok iyi bilen batı, bu oluşumu sadece bir şekilde baltalayabilir!

Çin'i saf dışı bırakıp, Hindistan'ı büyüterek!

Çin saf dışı bırakılıp, Hindistan büyütüldüğünde; orta dünyanın tam ortasında bulunan Hindistan, bize her zaman problem çıkartacaktır!

Hem nüfusuna güvenecek, hem ekonomik gücüne güvenecek, hem de arkasındaki batı zihniyeti olan dünyaya güvenecektir!

Bu nedenle Hindistan, Batı tarafından sivriltilmeye ve büyütülmeye çalışılıyor!

O yüzden fabrikasını Çin'den söken, Hindistan'a kurmaya başladı!

Onlar kapitalist olarak Hindistan'ı sömürürken; Hindistan bunun farkına varmadan batı dünyasına hizmet ediyor!

Çünkü Hindistan, Çin gibi değildir! Çin'de bir insan büyüyebilir fakat Hindistan'da kast sistemi olduğu için büyüyemez.

Hindistan'da köle doğduysan, kölesin! Soylu doğduysan, soylusun! Zengin doğduysan, zenginsin! Nasıl doğduysan yaşamını o şekilde devam ettirirsin!

Kast sistemi Hindistan'da yıkılmadığı sürece Hindistan'a ne demokrasi, ne de insan hakları götüremezsin!

Bunu çok iyi bilen batı, Hindistan'ın büyük nüfusunu ve kast sistemini kullanarak, Hindistan'ı büyütmeye ve orta dünyadaki egemenliğini arttırma çalışmalarına başladı!

Yani bizim dünyaya kurmak istediğimiz o birlik ve beraberliği Hindistan ile parçalamaya çalışacaklar!

Çünkü Batı’nın cephede savaşacak başka bir ordusu yok!