BİR kimsenin Kripto Yahudi veya Kripto Ermeni olup olmadığını
öğrenmek istiyorsanız, internet açarsınız, onun adının ve soyadının
yanına Yahudi Ermeni kelimelerini yazarsınız. Birtakım veriler
çıkarsa dikkatli adaletli insaflı şekilde okursunuz ve hayli
faydalı bilgiler edinirsiniz.
**
Müslüman kesimden, hiç lüzumu ve kendisine bir faydası olmadığı
halde fakire aşırı şekilde düşmanlık eden birisi, bir yazımı
okumuş, fikirlerimi doğru ve isabetli bulmuş ama (düşman ya) “Yahu
bu herif kendini ne sanıyor!... Bu konuları yazmak ona mı kaldı
be!.. Artık o çok ileri gidiyor!..” diye haykırmış. İmam Gazalî
hazretleri, haset hastalığının tedavisi yoktur diye boşuna
yazmamış.
**
İki kişi aynı yemekleri yemiş, birer tabak kurufasulya, yanında
pirinç pilavı. Hepsinin gramajları bir. Biri yemeden önce
Bismillah, yedikten sonra Elhamdülillah demiş, yemekler ona şifa
olmuş. Diğeri ne Besmele çekmiş, ne hamd etmiş, yemek bereketli
olmamış ona yaramamış.
**
Resulullah Efendimiz (Salat ve selam olsun ona) “İki Müslüman bir
yerde bulunur da (farz) namazları cemaat yaparak (biri imam olup,
öteki ona iktida ederek) kılmazlarsa şeytan onları istila eder”
(onlara musallat olur) buyurmuşlardır. Müslümanların bugünkü
sıkıntılarının, zilletlerinin, yenilgilerinin, rezillik ve
rüsvaylıklarının ana sebeplerinden biri cemaat olmamalarıdır.
**
Nâmahrem erkeklerin dikkatlerini, açık kadınlardan daha fazla çeken
Süslüman kadın tesettürü islamî kesimin büyük üzüntü veren çirkin
hallerindendir. Bir kısım tesettür bezirganları bu yolla büyük
paralar (yekûn olarak yılda milyarlarca dolar) kazanmaktadır. Buna
karşı çıkması gerekenler emr-i mâruf ve nehy-i münker vazifelerini
yapmıyor, Müslüman halkı uyarmıyor, aydınlatmıyor,
bilgilendirmiyor. Bunun sonu ne olacaktır. Maalesef tokat
olacaktır. Sözde iyilerimiz, nehy-i münker yapmadıkları için onlar
da nasiplerini alacaktır.
**
İstanbul’un trafiği gerçekten çekilmez, dayanılmaz, tahammül
edilmez hale geldi. Bunu rutin bir sıkıntı olarak gören, sesinin
elverdiği kadar yeter artık bu kahır çekilmez diye bağırmayan
İstanbulluları (saygı ve selamlarımı sunarak) protesto ediyorum.
Ağlamayan çocuğa meme verilmezmiş. Yasal sınırlar içinde protesto
etmeyen vatandaşlarımız dertler içinde sürünmeye mahkumdur.
İstanbulun korkunç, çılgın, zıvanadan çıkmış, insanı delirten
trafiğini kabullenen milyonlarca vatandaş, haksızlıklara
sıkıntılara eziyetlere isyan etmedikleri için suçludur. Bu suçun
cezası nedir? Bu trafiğe mahkum olmak ve müzmin şekilde sürünüp
durmaktır.
**
Vicdanlı, ahlaklı, faziletli, insaflı, adaletli, Allahtan hakkıyla
korkan bir Müslüman mütemadiyen yalan söyler mi? Gıybet ve iftira
eder mi? Lâf taşır mı? Gevezelik ve zevzeklik eder mi? Lisanıyla
veya kalemiyle fitne fesat çıkartır mı? Hayır hayır hayır, o
bunları asla yapmaz. Bunları yapan kimse Müslüman olabilir ama
olgun ve yüksek Müslüman olamaz. Peki nasıl Bir Müslüman olur.
Yüksek olmadığına göre alçak Müslüman olur.
**
İstanbul görgü ve terbiyesine göre, kibar İstanbulluların en az
kullandıkları kelime ben’dir. İstanbullu ben geldim diyeceğine,
geldim der. Kelimenin sonundaki m harfi zaten ben demektir. İlle de
ben demesi gerekiyorsa bendeniz veya bu fakir der.
**
Şeriatsız, fıkıhsız, namazsız abdestsiz tasavvuf ve tarikat olmaz.
Şeriata bağlı, Sünnet-i seniyyeye sımsıkı sarılmış, beş vakit
namazını güzelce kılan, ahlaklı ve faziletli bir Müslümanı, bir
tarikata mensup olduğu için ağır şekilde tenkit, hattâ (Allah bizi
korusun) tekfir eden (küfürle suçlayan) bir kimse ne kadar
ayıplansa ve muaheze edilse azdır.
**
İtikatları bozuk, namaz kılmayan, büyük günahları açıkta açıkça
küstahça işleyen turistik ve folklorik Mevlevîler gerçek Mevlevî
değildir. Gerçek Mevlevînin itikadı sahihtir, Ehl-i Sünnet ve
Cemaat dairesi içindedir, beş vakit namazını dosdoğru kılar,
İslamın güzel ahlakı ile müzeyyendir, ilim irfan sahibidir, onda
nice haslet meziyet ve faziletler görülür. Ona dil uzatan zulm
etmiş olur. Böyle gerçek Mevlevîler, elleri öpülecek mübarek ve
muazzez kimselerdir.
**
Câhil bir Müslümana: Cahil olduğunuz için, aleyhimdeki
konuşmalarınızdan dolayı sizi afvediyorum, hakkım helâl olsun…
Oldukça mürekkep yalamış kendini âlim ve fâzıl gören ve gösteren
enfü’l-kebir birine: Gıybet ve iftiralarınızdan dolayı hakkımı size
helal etmiyorum.
**
Liseli Müslüman gençlere: Özet olarak da olsa mutlaka ilmihalinizi
okuyup öğreniniz ve ezberleyiniz. Ehl-i Sünnet ve Cemaat dairesi
içinde olunuz. İslam ahlakıyla benzenmiş olunuz. Erkek öğrenciler
küçük beyefendi, kız öğrenciler küçük hanımefendi olsunlar. İlim,
irfan, faydalı kültür, sanat, mârifet, edeb, mürüvvet edinerek
güçlü Müslüman olunuz. Para, servet, mal, lüks, konfor, aşırı
tüketim, gösteriş delisi olmayınız. Erdemlerinizi düşmanlarınız ve
karşıtlarınız bile (hiç olmazsa bir kısmı) görsünler ve kabul
etsinler. Yeni ders yılında Cenab-ı Hak yardımcınız olsun.