Geçen hafta ABD'de açıklanan veriler, iş gücü piyasasında karışık sinyaller verirken, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verilerinin, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) gelecekteki adımlarına ışık tutacağı bekleniyor.

Analistler, istihdam artışının beklentilerin üzerinde gelmesine rağmen işsizlik oranındaki yükseliş ve ücret artışlarındaki yavaşlamanın, Fed'in faiz indirimlerine başlayabileceği ihtimalini gündemde tuttuğunu belirtiyor.

İş gücü piyasasındaki bu karışık sinyaller, ABD ekonomisinde "yumuşak iniş" beklentilerini de destekliyor.

ABD'de yarın açıklanacak TÜFE verileri öncesi piyasalarda oynaklığın artabileceği ifade ediliyor. Fed'in faiz indirimine başlama ihtimali ise para piyasalarında mayıs ve haziran için fiyatlanıyor.

Öte yandan, ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi son bir ayın en düşük seviyesine gerileyerek, altın ons fiyatının yükseliş trendini sürdürmesine neden oldu.

Avrupa'da ise satıcılı bir seyir izlenirken, gözler Almanya'nın enflasyon verilerine çevrildi. ECB Başkanı Christine Lagarde, enflasyonun hedefe doğru çekilmesinde kaydedilen ilerlemenin yeterli olmadığını belirterek, ekonomik büyümeye yönelik risklerin devam ettiğini vurguladı.

Asya'da ise Japonya Merkez Bankası'nın (BoJ) ultra gevşek para politikasına son verebileceğine ilişkin beklentiler, Japon yeninin değer kazanmasına neden oldu. Nikkei 225 endeksi ise düşüş trendini sürdürdü.

Yurt içinde ise Borsa İstanbul'da yükseliş yaşanırken, dolar/TL kuru alıcılı bir seyir izledi. Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings'in Türkiye'nin kredi notunu yükseltmesi, piyasalarda olumlu bir hava oluşturdu.

Önümüzdeki günlerde yurt içinde iş gücü istatistikleri ve ticaret satış hacmi verilerinin takip edileceği belirtilirken, teknik açıdan BIST 100 endeksinde belirlenen direnç ve destek seviyeleri önemli olacak.