Acvit Kozmetik Ceo'su İsmail Çetin, kozmetik ürünleriyle ilgili açıklamalarda bulundu. Çetin, “Her alanda ve kozmetik sektöründe yerli, milli ve kaliteli doğal ürünler kullanmamız şart ve kaçınılmazdır. Yoksa saçsız ve cildi bozuk bir toplum olacağız. Yabancı kozmetik markalarını kullanmalarını tavsiye etmiyoruz. Dünya'da kendilerini kozmetik devi ilan eden markaların ülkelerini inceleyin hammadde yapımında kullanacak endemik bitki bulamazsınız. Tavsiyemiz bakanlık onaylı, yerli, kaliteli ve doğal ürünlerin kullanılmasıdır. Merdiven altı ürünlere kesinlikle pirim verilmemesidir” dedi.
“Dünya'nın en kaliteli endemik bitkisi maki bitki örtüsü ve ikliminden dolayı Akdeniz ve Ege'de yetişen endemik bitkilerdir” diyen Çetin, “Biz marka olarak bu bitkilerle ürettiğimiz ürünleri halkımızın hizmetine sunuyoruz. Kaliteden taviz vermeden yolumuza devam ediyoruz. Etmeye de devam edeceğiz” diye konuştu.
“İthaller ürünlerde denklem, paranı dışa aktarırken, sağlık, saç
ve cildini kaybetmenin adıdır”
Çetin, “Kozmetik ve takviye edici gıdalarda yabancı marka
kullanımına son vermez isek ne cildimiz, ne sağlığımız ne de
saçımız kalacak. Bunları kaybederken, aynı zamanda paramızı da
elimizle yabancı ülkelere aktarmış olacağız. Bir an önce doğal,
yerli ve kaliteli, bakanlık onaylı kozmetiği tercih etmemiz
gerektiğinin altını ısrarla çiziyoruz” diye konuştu.
“Ülkemizde 30 yılda yüzde 140 cilt, yüzde 300 saç sorunu
artışı olmuştur”
İsmail Çetin, Türkiye'de 30 yılda yüzde 140 cilt,yüzde 300 saç
sorunu artışı olduğunu ileri sürerek, “Ülkemizde son 30 yılı ele
alacak olursak, cilt sorunlarının artması dolayısı ile yaşlanma
oranı ve saç dökülmesi kırsaldan kente çok bariz fark etmektedir.
Çünkü kırsala göre kentlerde kozmetik kullanım oranı çok fazladır.
Metropol şehirlerde 3000 kişi üzerinden yaptığımız araştırmada son
30 yılda cilt ve saç sorunlarının hızlı bir şeklide artış
gösterdiğini gözlemledik. 1988'de şehirlerde cilt sorunu yaşayan ve
çözüm arayan yüzde 30 iken, 2019 yılına baktığımızda bu oran yüzde
73'e varmıştır. 30 yılda yüzde 140 artmıştır. Bu durum ithal ve
kimyasal içeren kozmetik ürünlerinin ortaya koyduğu tablodur”
şeklinde konuştu.
Çetin şunları kaydetti: “Son 30 yılın saçla ilgili kısmını ele aldığımızda ise, 1998 yılında saç dökülme oranı yüzde 23 iken, bu oran 2018 yılında yüzde 68,5'e çıkmıştır. yüzde 300 artış göstermiştir. Aynı, ciltte olduğu gibi saç dökülmelerini ve sorunlarını meydana getiren çok köpüren, kostiği bol ithal ve kimyasal içeren şampuanlardır.
Türk insanın genetiği, cildi ve saçı ile oynamaya müsaade etmemesini bilinçli tüketici olmasını tavsiye ediyoruz. Başta AB, ABD ve İsrail menşei ürünlere, Merdiven altı üretim, kimyasal ve ithal kozmetiklerden uzak kalarak cilt ve saç sorunu yaşamayacaklarının altını çiziyoruz. Biz doğaya ve insanımıza değer verdiğimizden dolayı doğal ürünlere imza atıyoruz. Toplumumuzun da kendisine ve vücuduna değer vermesini istiyoruz. Bundan dolayı saç ve cilt sorunu yaşamak, sonuca daha ve güvenilir ulaşmak için doğal ve yerli kozmetiğe yönelmenizi tavsiye ediyoruz.”