İsrail'in Lübnan'daki sağlık görevlilerini öldürdüğü baskında Amerikan mühimmatı kullanıldığı ortaya çıktı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün uluslararası hukukun ihlali olarak tanımladığı saldırı alanında bulunan şarapnel üzerinde yapılan n analizine göre, İsrail Güney Lübnan'da yedi sağlık çalışanını öldüren hava saldırısında Amerikan silahı kullandığı ortaya çıktı.

Lübnan'ın güneyindeki Hebbariyeh kasabasındaki Lübnan Yardım Cemiyeti'ne bağlı ambulans merkezine 27 Mart'ta düzenlenen saldırıda yaşları 18-25 arasında değişen sağlık görevlileri öldürülmüştü.

İngiliz gazetesi The Guardian'dan uzmanlar, İsrail'in 500 kiloluk MPR bombasının ve saldırı mahallinde ilk müdahale ekipleri tarafından kurtarılan ABD yapımı Müşterek Saldırı Mühimmatının (JDAM) kalıntılarını inceledi. İngiliz gazetesinin gönderdiği şarapnel fotoğrafları İnsan Hakları İzleme Örgütü ve bağımsız bir silah uzmanı tarafından doğrulandı.

Rapora göre bomba yönlendirme sistemi, ağırlığı 500 ila 2000 pound arasında olan bombalara takılan ve onları Küresel Konumlandırma Sistemi (GPS) tarafından yönlendirilen hassas füzelere dönüştüren Amerikan havacılık şirketi Boeing tarafından üretiliyor. İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki savaş çabaları ve ABD'den en çok sipariş edilen mühimmatlardan biriydi.

KATLİAM VE SOYKIRIM AMERİKAN BOEİNG ŞİRKETİNİN BOMBALARI İLE YAPILIYOR

Habbariye saldırısında bulunan parçalar arasında üzerinde MPR 500 bombası olduğunu belirten yazı bulunan bir parçanın yanı sıra, bombayı güdüm sistemine bağlayan JDAM parçaları ve motor kalıntıları da vardı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü, kendi soruşturmalarının, sağlık merkezine yapılan baskının yasadışı olduğu ve ABD'nin İsrail'e askeri yardımını etkileyebileceği sonucuna vardığını söyledi.

İnsan Hakları İzleme Örgütü'nün Lübnanlı araştırmacısı Remzi Kais konu ile ilgili şunları söyledi: "İsrail'in Amerikan silahlarını yasal olarak kullandığı yönündeki iddialarının hiçbir inandırıcılığı yok... İsrail'in Gazze ve Lübnan'daki davranışları uluslararası hukuku ihlal etmeye devam ederken, Biden yönetimi silah satışlarını askıya almalı."

Lübnan'da sağlık çalışanlarına yönelik saldırıdan beş gün sonra İsrail, Gazze'de World Central Kitchen'da çalışan yedi yardım çalışanını daha öldürdü. Bu saldırı dünya çapında öfkeye yol açtı ve İsrail bunu büyük bir hata olarak nitelendirdi.

İsrail'in yasa dışı bir saldırıda Amerikan silahları kullandığının açığa çıkması, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'in 8 Mayıs'ta İsrail'in Amerikan silahlarının kullanılmasının bu yöndeki güvencelerini inandırıcı bulup bulmadığına ilişkin Kongre'ye bir rapor sunmasının planlandığı bir zamanda geldi.

İsrail'in Gazze'deki soykırımda 34.000'den fazla Filistinli öldürüldüğü için, ABD'nin İsrail'e silah transferini sınırlamak veya durdurmak için kamuoyu baskısı artıyor.

Bu gelişmelerle birlikte ABD'nin çatışma sahnesindeki rolü de ortaya çıkıyor; 1997 Leahy Yasası, insan hakları ihlali şüphesi olduğunda yabancı güçlere yardım sağlanmasının engellenmesinin gerekliliğine işaret ediyor. Ancak ABD Dışişleri Bakanlığı'nın iç politikası, önceki raporlarda da belirtildiği gibi, bu yasanın uygulanmaması yönünde görünüyor.

Bu bağlamda ABD Ulusal Güvenlik Konseyi'nden bir sözcü, konuyu takip ettiğini ve daha fazla bilgi edinmek için İsrailli yetkililerle temasa geçtiğini ifade ederek, ABD'nin silahların transferinde iç ve uluslararası hukuka bağlılığını vurguladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı'nda üst düzey bir görevde bulunan Gush Paul'a göre, İsrail'e silah sevkiyatının hızlı ve yeterince incelenmeden yapılması rahatsız edici. Bilgiler, bu operasyonlarda yaygın olarak kullanılan JDAM bombalarının İsrail'in başlıca talepleri arasında yer aldığını gösteriyor.

Bu gelişmeler ışığında İsrail'in uluslararası hukuka aykırı silah kullanacağı ve ABD'nin kendisine rehberlik ekipmanı sağlayarak bunda suç ortağı olabileceği yönündeki korkular artıyor. Geçtiğimiz Aralık ayında Uluslararası Af Örgütü, Gazze'de düzinelerce kişinin ölümüne yol açan iki saldırıda JDAM bombalarının kalıntılarının bulunmasının ardından ABD'yi İsrail'e silah transferini durdurmaya çağırmıştı.

Bu olaylar, Lübnan ve Gazze'de devam eden çatışmalar ve sivil kayıpların devam etmesi nedeniyle tırmanıyor; uluslararası çabalar ise gerilimi durdurmaya ve bölgede barışı sağlamaya devam ediyor.

Boeing şirketinin bir çalışanı geçtiğimiz haftalarda, şirketin yolcu uçakları üretildiği ve uçakların bu yüzden düştüğünü açıklamıştı. Bu açıklamayı yaptıktan kısa bir süre sonra yatağında ölü bulunmuştu.

Kaynak: https://www.istiklal.com.tr/