Rus Büyükelçisi Andrey Karlov’un bir suikast sonucu hayatını kaybetmesi tüm dünyada yankı buldu.

Rus Büyükelçisi Andrey Karlov’un bir suikast sonucu hayatını kaybetmesi tüm dünyada yankı buldu.

Batı basınında Birinci Dünya Savaşının çıkmasını tetikleyen Arşidük Ferdinad suikastı ile benzerlik kurup bu menfur eylemi üçüncü dünya savaşına yol açabilecek bir gelişme olarak görenler var.

Bereket Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rus Devlet Başkanı Putin hemen olayı soğukkanlılıkla değerlendirdiler. Her iki liderin eş zamanlı olarak medyaya yaptıkları değerlendirmede olayı “provokasyon” olarak nitelemeleri manidar.

Putin’in olayın soruşturmasında Rus uzmanların da görev almasına dönük talebinin Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kabul edilmesi de olumlu bir gelişme. Sorumluluğu paylaşmak olayın aydınlatılmasında katkı sağlar.

Keşke bu diyalog uçak krizi sonrasında da işletilebilseydi.

***

Halep’te yaşanan olaylar bahane edilerek gerçekleştirilen menfur suikast olayının Türk, Rus ve İran Dışişleri Bakanlarının Moskova’daki Suriye toplantısı öncesinde gerçekleştirilmiş olması da olayın münferit ve sıradan bir eylem olmadığını, planlı ve çok yönlü mesajlar içeren bir eylem olduğunu gösteriyor.

Halep’te Suriye rejiminin yaşattığı insanlık dışı katliamı destekleyen iki ülkeden biri Rusya diğeri İran…

Bu katliamı önlemek için çabalayan da Türkiye.

Suikastçının, geçici ateşkesin kalıcı hale getirilmesi için planlanan toplantı arifesinde, Türk halkının, İslam aleminin Halep’teki trajediye yönelik hassasiyetine tercüman oluyormuş gibi davranıp tekbir getirerek, sloganlar atarak menfur eylemi gerçekleştirmesi, hemen hemen tüm yorumlarda Türk Rus ilişkilerini engellemeye dönük bir bilinçli tutum olarak değerlendirildi.

Menfur eyleme rağmen Moskova’daki üçlü dışişleri bakanları toplantısının gerçekleştirilmiş olması ve toplantıda sağduyulu mesajların verilmesi kurulmak istenen tuzağı bozdu.

***

Olayın bir başka ilginç yanı da Putin’in, 1829 yılında bir suikasta kurban giden Tahran Büyükelçisi Aleksander Griboyedov ile ilgili bir tiyatro oyununu izleme hazırlığı yaptığı zamanda gerçekleşmiş olması.

Bir tesadüf mü, yoksa oldukça ince yapılmış planın mesaj yüklü detaylarından biri mi?

Radikal gruplar tarafından gerçekleştirildiği ileri sürülen o eylem konusunda Doç. Appolinariya Avrutina’nın “Griboyedov’un İran’da vahşice öldürülmesinin arkasında Batı’nın parmağı vardı. 21. yüzyılda tarih tekrarlanıyor” demesi manidar.

***

Olayla ilgili yapılan değerlendirmelerde Rus Büyükelçi’ye soğukkanlı bir şekilde 11 el ateş eden, müdahale edilmesini engelleyerek adeta ölmesini bekleyen suikastçı Mevlüt Mert Altıntaş’ın FETÖ bağlantılı bir polis olmasına dikkat çekiliyor.

Today’s Zaman’ın Ankara Temsilcisi Abdullah Bozkurt ile ev arkadaşlığı yaptığı ileri sürülüyor.

Olaydan üç gün önce Türkiye’deki büyükelçiliklerin güvenli olmadığı yolundaki sosyal medya paylaşımı ile olay arasında paralellik kuruluyor.

Bozkurt’un “Turkish Minute” adıyla olay sonrasında attığı “Üç gün önce yabancı elçiliklerinin güvende olmadığını yazmıştım” diye mesajını hatırlatması dikkat çekici.

“Turkish Minute”te yer alan paylaşımlardan biri de Rus Büyükelçiye yönelik suikastla ilgili olarak Fethullah Gülen adına hazırlanmış bir kınama ve taziye mesajı. Bu mesajın satır aralarında yer alan Türkiye’de 2014 yılından bu yana liyakatli polislerin görevden uzaklaştırıldığı ya da ilgisiz görevlere getirildiği ifade edilerek son zamanlarda artan terör olaylarının bundan kaynaklandığı ileri sürülüyor.

Bu “liyakatli” polislerden biri de Mevlüt Mert Altıntaş mıydı acaba?

Geçmişi sorgulandıkça FETÖ bağlantıları çıkması sadece bir tesadüf mü?

Bir canlı bomba gibi suikasttan sonra adeta öldürülmeyi bekleyen Altıntaş’ı kimin azmettirdiğini kendi ağzından öğrenme şansını maalesef kaybettik.

Katilin öldürülmesi ile ilgili spekülasyonlar var. Ancak güvenlik uzmanları, bunun gerekçesini büyükelçiyi bir an önce hastaneye yetiştirmek olarak açıklıyorlar.

Olayın zamanlaması ile ilgili bir başka ilginç durum da ABD’deki başkanlık değişimi.

Rusya ile ilişkileri geliştirme mesajları veren Trump, 538 üyeli Seçici Kurul'un 304’ünün oyunu alarak başkanlığı garantiledi. Trump’a görevi devretmeden önce Obama’nın Halep’teki trajedi ile ilgili olarak doğrudan sert bir şekilde Rusya’yı suçlaması dikkat çekiciydi.

Yani Rus büyükelçisine yönelik suikast sadece Türk Rus ilişkilerini değil, Türk Amerikan, Amerikan-Rus ilişkilerini, hatta dünya siyasetini etkileyecek boyutta.

Üçüncü dünya savaşı dillendirmesi yapanların korkusunu hafifsememek gerek.

Bu olay 15 Temmuz’un bir artçı sarsıntısı mıdır, yoksa dünyadaki daha vahim gelişmelerin habercisi mi?

Bakalım altından ne çıkacak?