Türkiye, ilk olarak 30 Mayıs'ta gerçekleştirilmesi planlanan yerel seçim kararına şiddetle karşı çıktı. Suriye'nin kuzeyinde PKK'nın kurmaya çalıştığı yönetimin engellenmesi için her türlü çaba gösterildi. Ayrıca, 2015 yılında BMGK'nın 2254 sayılı kararına aykırı olarak atılan yerel seçim adımı, PYD/YPG tarafından ertelenmek zorunda kalındı. Cezire, Deyr Ez Zor, Rakka, Tabka, Fırat, Münbiç ve Afrin'in Şehba bölgelerinde yapılması planlanan yerel seçim, yoğun dış baskılar nedeniyle 11 Haziran 2024'e ertelendi.

Türkiye, itirazlarını sürdürdü ve gerekli diplomatik girişimlerde bulundu. Sınır güvenliği ve bölge halkının huzuru için gereken her adım atıldı. Türkiye'nin kararlı tutumu, son ana kadar seçimin gerçekleşmemesi için verdiği mücadeleyle bir kez daha ortaya konuldu ve 11 Haziran'da yapılmaması kararı alındı. Bölgedeki aşiret, kabile ve topluluklar da PYD/YPG'nin seçim kararını protesto etti.

Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ve Suriye Kürdistan Demokrat Partisi (PDK-S) gibi siyasi yapılar seçimlere katılmayacaklarını açıkladılar. Diğer siyasi oluşumlar da bu boykot kararına destek verdi. Türkiye'nin karşı çıkmasıyla oluşan güç birliği, uluslararası arenada da dikkat çekti.

Bölgedeki protestoların artmasıyla birlikte ABD de tavrını net bir şekilde ortaya koydu. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Vedant Patel, 11 Haziran'da düzenlenmesi planlanan sözde yerel seçimlerin adil, serbest ve şeffaf bir ortamda gerçekleştirilemeyeceğini belirtti.

Planlanan yerel seçim için PYD/YPG'nin ABD'den de destek görmemesi, iç çatışmalara neden oldu ve sonunda seçimin ertelenmesi kararı alındı. Bu açıklamayla birlikte seçim Ağustos 2024'e ertelendi.

Kaynak: istiklal.com.tr