Moskova'da yapılan bir etkinlikte konuşan Putin, Avrupa'nın kültürel değerlerinin hızla kaybolduğunu ve yakın gelecekte Avrupa kültüründen geriye hiçbir şeyin kalmayacağını iddia etti.
Putin, Batı'nın kültürel ve ahlaki değerlerinin erozyona uğradığını vurgulayarak, "Avrupa, kendi kültürel mirasını ve kimliğini kaybediyor. Geleneksel değerler yerine, tüketim kültürü ve ahlaki çöküş hâkim olmaya başladı," dedi. Avrupa'nın kültürel değişimini ve Batı'nın toplumsal yapısını eleştirerek, "Avrupa'nın kendi tarihine ve köklerine yabancılaşması, kültürel yozlaşmanın en büyük nedenlerinden biridir." dedi.
Putin'in bu açıklamaları, Batı'da geniş bir yankı uyandırdı. Birçok analist, Rus liderin sözlerini Avrupa'daki siyasi ve sosyal değişimlere yönelik bir eleştiri olarak değerlendirdi. Putin, konuşmasında ayrıca Rusya'nın kendi kültürel ve ahlaki değerlerine sahip çıkmaya devam edeceğini vurguladı. "Rusya, Batı'nın aksine, geleneksel değerlerine ve tarihine sıkı sıkıya bağlı kalacaktır," diyerek ülkesinin farklı bir yol izleyeceğini ifade etti.
Rusya ve Batı arasındaki kültürel ve politik farklılıkları sıkça gündeme getiren Putin, bu açıklamalarıyla Avrupa ve Rusya arasındaki ideolojik ayrışmayı bir kez daha gözler önüne serdi. Putin'in sözleri, Avrupa'da pek çok kişi tarafından eleştirilirken, bazı kesimler tarafından da desteklendi. Bu açıklamaların, Rusya ve Batı arasındaki mevcut gerginlikleri nasıl etkileyeceği ise merak konusu. Özellikle kültürel ve sosyal konularda derinleşen bu ayrışmanın, iki taraf arasındaki diplomatik ilişkileri daha da zorlaştırabileceği öngörülüyor. Putin'in bu sözleri, Avrupa'da ve dünya genelinde kültürel değerler üzerine yeni tartışmaların fitilini ateşlemiş durumda.
