Her parti organiktir.

İnsanlar gibi doğarlar, büyürler, yenilenmezler ise ölürler.

AK Parti 20 yılı aşkın Türkiye siyasetine başta Cumhurbaşkanı ve Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğiyle damga vurdu.

Türkiye siyasetinde; Atatürk, Menderes, Turgut Özal ve Erdoğan bunun son döngüsü oldu.

Her partide olduğu gibi çok kısa ve öz anlatmak istiyorum. Hatalar istişare ile çözülür. Bunu son yıllar hariç en iyi yapan parti AK Parti idi.

Fakat bu son seçimde şunu gösterdi ki sahanın nabzı, adaylar, gündemdeki sorunlar, rakip gördüklerini uzaklaştırmalar ve teşkilatların halktan kopuk olmasının şeceresiyle yerel seçimlerde çok ağır bir yenilgi ile karşı karşıya kaldılar.

Sakarya muhafazakarların kalesi olarak bilinir. 7.5 ilçeyi ve yüzde 20 oy kaybı ile kaybetmesi bunun açık örneğidir..

Recep Tayyip Erdoğan, 31 Mart Yerel seçimlerde davaya gönül verenlerin sandığa gitmemesinin başlıca 3 sebebini açıkladı;

☑️Genel merkezden,

☑️Teşkilatlardan,

☑️Aday seçimlerinden kaynaklandığının vurgusunu yaptı.

Bence de bu tam bir siyasi analizdi.

Kongre kadar Genel Merkez İl Başkanları ve yönetimleri görevden alınmalı. Bu süreçte sineyi millete dönerek baştan aşağı bir yapılanmaya gidilmeli. Bu sefer kısmi düzenlemeleri seçmenin istemediği çok açık.

Ve sonra da acil olarak ekonomi, emekliler, çalışanlar ve refah düzeyleri artması yönünde makro ekonomik tedbirler ile düzeltilmeli

Yepyeni bir AK Parti revizyonu ile de önümüzdeki süreçte seçmene ve seçmenlerine net mesaj verilmeli. Siyasi olarak bir çıkışın fişeği olarak görüyorum.

Ben çok düşük bir katılım olacağını defalarca söylemiştim, öyle de oldu.

Yaklaşık 12 milyon üstünde sandığa gitmeyen seçmenin olduğunu düşünürsek, seçmenin aklı ile kalbi arasında kaldığını görmek hiç de zor değil!

Eğer bu siyasi hamleler, cesur yenilenmeler yapılmazsa en başta ifade ettiğim gibi partilerde doğar, büyür ve kaçınılmaz son ile AK Parti’nin tarihe gömülmesi işten bile olmaz

20 yıl reformlara imza atmış, siyasi dehası ile de bugünlere taşıyan sn. Erdoğan’ın AK  Partiyi kurtarması Türkiye için bir zorunluluk. Ben bu giden oyların hala emanet oylar olduğunu düşünenlerdenim.

Genel seçimlerde Erdoğan deyip ama yerel seçimlerde adaylar da veto eden seçmen merkez sağ partisi olan AK Parti’ye ciddi bir ders vermek istemiştir.

AK Parti’de yenilenme şart ve kaçınılmaz olmuştur. Bazı isimlerin de halkı önlerinde yaptığı yanlış yönlendirmelerle demoralize etmesi oy kaybına açıktan olmasa bile katkısı olmuştur.

Bakalım önümüzdeki süreçte seçmenin verdiği mesaj mı, yoksa siyaset arenasında dönüm noktasına gelen partinin süreci zamana mı bırakacağını izleyip göreceğiz

Türkiye her şeyin üstündedir…