Kadıköy’de ağızlıksız gezdirilen Pitbull cinsi köpek, bir sokak kedisine saldırdı. Köpeğin sahibi uzun bir çaba sonucu kediyi, köpeğin dişleri arasından kurtarsa da kedi kanlar içinde kaldı ve ağır yaralı olduğu bildirildi. Geçtiğimiz Pazar günü gerçekleşen olayın ardından yasaklı ırk olan Pitbull, Kadıköy Belediyesi Veteriner İşleri Müdürlüğü görevlilerine teslim edildi.

Bu olay ne ilk kez yaşandı ne de son olacağa benziyor. Bu konu ciddi bir milli güvenlik sorununa dönüştü. Yasaklı ırkları üretenler başta olmak üzere onları sahiplenip sokaklarda güvenlik önlemi olmadan gezdirenlere caydırıcı bir yaptırım uygulanması için bu hayvanların daha kaç kişiyi yaralaması, öldürmesi ya da sakat bırakması gerekecek?

Pitbull doğası gereği sadece öldürmeye odaklıdır ve saldırıp ısırdığı canlıyı asla bırakmaz. Bu ırkın üretilmesi ve satışına, uyuşturucu ile mücadele eder gibi hassasiyet gösterilmelidir. Böyle tehlikeli bir ticaret kabul edilemez. Bu hayvanların hiçbir suçu yok. Onlar doğasının gereğini sergiliyor. Asıl suçlular, üreticileri başta olmak üzere, ait olmadıkları yerde bu hayvanları besleyenler, insan içinde gezdirenlerdir. Elbette dünyaya gelen her canlının yaşam hakkı var ancak birbirinin canına kastedecek şekilde değil!

Birçok köpek türü, kedi ve kuş gibi hayvanlarla kıyaslanarak evcilleştirilmeye çalışılıyor ancak hayvanlar tamamen içgüdü ile hareket ederler. Onlarda ahlak, etik kavramı yoktur. Doğalarına uygun olan ne ise o şekilde davranırlar. Eğitilmeleri farklı bir konu. Birçok hayvan eğitilmiş olsa da içgüdüleriyle hareket ettiğinden saldırma konusunda kolay tetikleniyor. Pitbull cinsi bir köpeği ne kadar eğitirseniz eğitin, sahibine veya başka bir canlıya saldırmayacağının garantisini veremezsiniz. Zaten köpek sahipleri ne yasayı takıyor ne de ağızlıkları! Dolayısıyla ağızlık şartı koymak, bu tür hayvanların toplum içine çıkarılıp gezdirilmesi için bir önlem olamaz.

Çoğu insan, bu köpekleri çevresine karşı bir tehdit aracı olarak yanında gezdiriyor. Silah taşımakla Pitbull sahiplenmek insanlar için aynı kategoriye giriyor. İnsan açısından ikisi de aynı şey. İnsanların çoğu ne silahı kontrol edebilecek, amacına uygun kullanabilecek iradeye, bilinç düzeyine sahip ne de saldırıya geçmiş bir Pitbull’a yetecek bir güce sahip.

Diğer önemli bir konu ise Pitbull gibi köpekleri sahiplenmeyi tercih eden insanların profilinin aynı olmasıdır. Dikkat ederseniz bu türleri besleyen insanların geneli suç işleme potansiyeli olan, kendine güveni olmadığından çevresine karşı kalkan oluşturmak isteyen, psikopat ruhlu insanlardır. Hatta çoğunun en az 1 suçtan sabıkası vardır. Kendi çocukluğumda da benzer örneklerini yaşadığımız mahallede görmüştüm. Hiçbir vasfı olmayan, ailesinde şiddet görerek büyümüş, özsaygısını yitirmiş ve toplum içinde kendini güvende hissedemeyen gençler, saldırgan türde köpeklere tasma takıp yanlarında gezdiriyorlardı. Bu grubu uzaktan görsek markete gitmeye korkardık çünkü sırf güç gösterisi yapmak, kendi akılları ölçüsünde hava atmak (!) için köpekleri üzerimize salmakla tehdit ederlerdi. Bir insanı tehdit etmek kanunda suç sayılırken üzerinize köpek salmakla tehdit edip bunu eğlence malzemesine dönüştürmüş insanlara neden ceza verilmiyor?

Bu hayvanların toplatılması lazım dediğimizde bizden daha hayvansever daha vicdanlı olduğunu iddia eden insanlar, ortalığı ayağa kaldırıp devlete yükleniyor. Yöneticiler, onları dinleyip bu hayvanları başıboş bıraktığında mutlaka bir gün bir yerlerde çocuklara, yaşlılara veya diğer canlılara zarar verdiklerini görüyoruz. Bu görüntülerden sonra aynı kişiler, yeniden devlete yükleniyor, önlem almadınız diye. Bu insanların ne hayvanları ne de insanları sevdiklerine dair inancım yok olmak üzere…

Kendi halinde sokak hayvanları hariç tehlikeli sokak köpekleri ve yasaklı ırk olan köpekler mutlaka toplanmalı ve belirli bir alanda gözetim altında yaşamaları gerekiyor. Başıboş sokak köpekleri yalnız yakaladıkları çocuklara, kadınlara saldırmayı, arabaların kaza yapmasına sebep olmayı bırakmayacaklar çünkü onlar akıl ile değil içgüdü ile hareket ediyorlar. Dolayısıyla namlunun ucundaki mermiden farkları yok.

Ayrıca insanların öldürülmesine, binlerce çocuğun, bebeğin parçalanarak katledilmesine ses çıkarmayan güruhun, sokaklarda insanlara saldıran, tehlike saçan başı boş köpekler konusundaki hassasiyeti gözlerimi yaşartıyor. Ne yüce bir gönül ne büyük bir merhamet duygusu!