27 Nisan'da yapılacak olan İYİ Parti kurultay sürecine hazırlıklar devam ediyor. İYİ Parti Genel Başkan adayı Mehmet Tolga Akalın aday olma sürecine ilişkin katıldığı canlı yayında konuştu.

Akalın'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

Şu an önemli bir sorunla karşı karşıyayız. Geleneksel tabanımız açısından, daha sonra merkezleşme stratejisiyle beraber önce umut alanını oluşturmak. Ben 3. yolcucuydum. Masadan kalktığımızda 3 Mart tarihinde tivit atarak 'yeni bir yol açıyoruz, bu üçüncü yol' dedim. Bir sosyal demokrat damar, diğeri muhafazakarların oluşturduğu damar, bir diğeri de Türk milliyetçilerinin oluşturduğu damar.İYİ Parti aslında üçüncü yoldu. İYİ Parti geleneksel olarak Türk milliyetçileri, vatanseverleri, yurtseverleri buluşturan bir siyasi hareketti. Bu politik düzlem bizi aldı. Bir ittifaklar dönemi yaşandı. Bir son verme iradesine ihtiyaç vardı. Bu politik düzeni değiştirip, üçüncü yolu açmak. Bu Blair tarafından kullanıldı. Bu Fevzi Çakmak döneminden bu yana kullanılan bir kelimeydi.

"SİVAS'TAN KÜTAHYA'YA MUAZZAM BİR SELÇUKLU COĞRAFYASI VAR"

Fevkalade bir mücadele alanı olan, ana çizgimizi oluşturan üçüncü yol, hür ve müstakil denilen ağırlıklı olarak stratejisi olmayan negatif, politik diskurla karşı karşıya kaldık ve bunun sonuçlarını yaşadık. Hür ve müstakil değildi mevzu. Mesele üçüncü yola çıkmaktı. Türk devletini kurucu fikrin yönetmesi meselesiydi. Bir kardeşimizin kelimesidir bu. Hür ve müstakil kavramı oluşturularak üçüncü yol kavramı başkalaştırıldı. Ben dedim ki, 'Bütün tartışma iki büyük ilde destek verilip verilmemesi üzereneydi'. Biz Ankara'nın istisna tutulmasını istemiştik. Subjektif sebebi, otur kalk düzeni içinde güven sorunu ile karşı karşıya kalınca, milletvekili seçimlerinde 45 ilin 40'ında CHP programının değiştirmesine rağmen Mansur Yavaş bize omuz verdi. Siyasette makul vefaya yer verilmesi gerekirdti. Sivas'tan Kütahya'ya kadar muazzam Selçuklu coğrafyası var. Temel milliyetçilik alanına nüfus eden bizim bu coğrafyada nüfuz etmemiz gerekirdi. Mansur Bey, üçüncü yola uygun tavır gerçekleştirecekti. Türk milliyetçisini muhafaza edecek, bu eksen içerisinde o rüzgarı kendi arkasına alması gerekiyordu.

"HÜR VE MÜSTAKİL İFADELERİ BİR GENÇ KARDEŞİMİZİN YORUMUYDU"

Ankara ayrıca oylanacaktı. GİK'te sayın genel başkan mevzuyu ifade etmişti. Böyle bir talep vardı, diğer arkadaşlarımızın da talebi vardı. Bu oylama yapılmadı. Bu oylamanın yapılma sürecinde Pazartesi günü sayın genel başkanımızla görüşecektik. Sayın genel başkanımız hasta oldu. Daha sonra sayın genel başkanımız '81 ilde seçime gidiyoruz' dedi. CHP, Adıyaman'da, Elbistan'da belediye kazandı. Bizim üçüncü yol stratejimiz Selçuklu coğrafyasında üçüncü yolu açı Cumhuriyet değerleri ile nüfuz etmeydi. Bu tavır hür ve müstakil kavramıyla başkalaştırılmaya çalışıldı. Ağırlıklı olarak üçüncü yolu anlattım. Kişisel olarak özellikle üçüncü yolu anlattım. Hür ve müstakil bir başkalaştırma teşebbüsüydü. 24 yaşında bir genç kardeşim 'hür ve müstakil olalım' diye tivit attı. Bir başkalaştırma teşebbüsü olarak kullanıldı. Kavramsallaştırılması bu kadar da basit.

"SON DÖNEMDE PARTİ İÇİNDE EKSEN KAYMASI GÖRDÜM"

Masadan haklı gerekçelerle kalktık. Öyle sert ve negatif üslup kullandık ki, karşı tarafı konsolide etti. Her iki adayı da 5 yıl ciddi işbirlikleri yaptınız, omuz omuza mücadeleler yaptınız, her iki adayı negatif üslupla suçlarsanız seçmen bu hızlı değişimi anlamaz, güven erozyonu oluşurk. Biz bu sonuca muhatap olduk. Doğru üslup kullanmamanın sonuçlarını yaşadık.'Erdoğan'a partimizi kaptırmayacağız' diye mücadele etmiştim. Son dönemde parti içinde eksen kayması olduğunu gördüm. Bunun ayrıntılarına girmek istemiyorum. Kendi içimizde konuşacağımız meselelerdir. 3-6 Mart dönemi son derece gayretli, temiz bir dönemdir. Bu süreç içerisinde sayın genel başkanımız yol başçılığı yaptı. Sayın genel başkan o süreçte istifa ediyordu. 'Siz giderseniz parti biter' diyen bir ekip oluştu. Bu zümre içerisindeki arkadaşlar 'asla gidemezsiniz, siz giderseniz parti biter' dediler. Sayın genel başkanı devam etmeye zorladılar.

"SAYIN GENEL BAŞKAN 6 AY SONRA ALNIMDAN ÖPECEKTİR"

Türkiye'de iktidarını, muhalefetini tanzim etmekle sürdüren Erdoğan iktidarı var. FETÖ ile birlikte Cem Uzan'ı tavsiye etti. ANAP-DYP birleşmesini engelleyerek yüzde 47 oy aldı. Numan Kurtulmuş ve Süleyman Soylu ciddi muhalefet yaptı. Onları yanına çekti. Ben bir daha bu müdahaleyi yaptırmayacağız dedim. Anladığım kadarıyla bu arkadaşlarımız genel başkanımızın aday olmasını istiyorlardı. Bu intihar olurdu. 'Ben de adayım' dedim. Sonra kendileri aday olmadılar. Bugün kırgın olabilir sayın genel başkan ama inanıyorum ki, 6 ay sonra alnımdan öpecek benim. Tarihi bir hatadan döndürdüm, buna inanıyorum.

"MUAZZAM DİP DALGA GELİYOR, İKTİDAR YÜRÜYÜŞÜNÜ BAŞLATACAĞIZ"

Hazırlanan süreç sayın genel başkanın tekrar aday olunması yönündeydi. Bu hem partiyi hem sayın genel başkanı yok ederdi. Bunun doğru olmadığını ortaya koydum. Ben aday olacağımı söyledim. Kendisi adayım demedi. Kendisinin, Başkanlık Divanı ve milletvekillerinin olduğu ortamda aday olduğumu söyledim. O gün orada diğer ağabeylerimiz de oradaydılar. Konuyla ilgili yorumda bulunmadılar. Musavvat Bey 'sayın genel başkanımız aday olmazsa olurum' diyordu. Ben onu uygun görmedim. Devlet Bey 'yerinde kalmalısın' diye açıkça çağrı yaptı. Bir muazzam başka dip dalga geliyor. Yüzde 30.2 kendisini Türk milliyetçisi ifade ediyor. Atatürk milliyetçisi olarak ifade edenler var. İYİ Parti öncelikle toparlanma sonra merkezleşme stratejisi. Onun akabinde iktidar yürüyüşü başlayacak.

"TÜRK KİMLİĞİNİN MUĞLAKLAŞTIRILMASI BİZİM İÇİN KABUL EDİLEMEZ"

En geç 2028 yılında Türk mililyetçileri, vatanseverler, yurtseverler Cumhuriyeti yeniden yönetecek. Bu yüzde 60'lık sosyolojinin iktidar yürüyüşünü başlatmak için adayım. Devlet Bey'in buna karşı çıkmasını, sayın Erdoğan'ın da istememesini anlıyorum. Sayın Erdoğan yeni anayasa kavramını ortaya attı. İYİ Parti'nin milletvekilleri önemli vasıta olabilir düşüncesi var. Türkiye'nin yeni anayasaya asla ve kata ihtiyacı yok. Türkiye'nin başlangıç hükümleri, ilk 4 maddesi ve Türklüğün tanımını içeren 66 maddesini koruyan anayasayı belki Türkiye konuşabilir. Şu an milletin çeşitlendirilmesi adı altında Türk milli kimliği muğlaklaştırmak isteniyor. Bunu bizim kabul etmemiz mümkün değil.

"KADRO SORUNUMUZ YOK, KURUMSALLAŞMA SORUNUMUZ VAR"

İlk dört madde ve 66. maddeyi değiştirme üzerine geliniyorsa bunun öznesi olmaz İYİ Parti. Bu müzakerenin tarafı olmaz. Bunlar Cumhuriyetin kurucu değerleri tartışma konusu değildir. Kaygı oluşturan milliyetçilik dönemine fayda temin eden milliyetçilik dönemine geçeceğiz dedim. Demokratik bir milliyetçilik anlayışı bu. Dünyanın en masum milliyetçiliklerinde biriyle kuruldu bu ülke. Türk muhafazakarlarının yapması gereken işlerden en önemlisi şu, 22 yıllık iktidar bir imar açlığı ve Cumhuriyet rövanşizmden öteye gidemedi. Bir iktidar yürüyüşüne ihtiyacımız var. Bunun ana çerçevesi yüzde 60 sosyolojidir diyorum. 6 ay toparlanma dönemine ihtiyacımız var. 1 yıllık hazırlıkla iktidar yürüyüşüne başlarız biz. Bizim kadro sorunumuz yok, kurumsallaşma sorunumuz var. Önümüzdeki süreçte kurumsallaşmayı tamamlayacağız.

Kaynak: HABER MERKEZİ