Son günlerde Türkiye’de daha önce eşine rastlamadığımız görüntülerle karşı karşıya kalıyoruz.

Örneğin Uğur Dündar ve Metin Akpınar’ın aynı kadın üzerinden çocuk sahibi olma ihtimali gibi…
Diyelim ki çocuklar onlara ait değil olmayadabilir. Uğur Dündar zaten yalanlıyor. Bunun benim için pek bir önemi yok lakin böyle bir durumun olabilme ihtimali bile tam anlamıyla abesle iştigaldir. Bunlar yarın Türkiye’yi biz yönetecek diyen insancıklardır. Ne yazık ki gençlerimizin elinde telefon ebeveynlerine gidiyorlar ve soruyorlar “Anne baba aynı kişiden nasıl farklı babalar oluyor?” diye. Bunu yapmaya hakkınız var mı? Yok!

Gençlerimizin çocuklarımızın evlatlarımızın karşısına bu şekilde çıkmaya hakkınız var mı? Yine yok! Peki siz ne hakla gündemi bu şekilde meşgul edebiliyorsunuz? Madem böyle bir bagajınız var, madem böyle bir ihtimal var, nasıl millete ahlak bekçiliği yapmaya çalışıyorsunuz?

Sadece bununla sınırlı değil. Sağda solda televizyonlarda benim ve bir çok arkadaşım hakkında trol diyen Deniz Zeyrek, kendi kardeşini Kadıköy belediye başkan yardımcısı olarak göndermiş. Şimdi biz miyiz trol onlar mı? Ya da biz miyiz rezil onlar mı? Benim için Uğur Dündar’ın yaptığı da Deniz Zeyrek‘in yaptığı da birbiriyle aynıdır. Hiç de farklı değildir ikisi de rezillik.

Örneğin Cumhuriyet Halk Partisi bugün bir açıklama yayınladı. Ak Parti’den devraldığı belediyelerde 100 milyar TL borçlu olduğu anlaşılmış. Peki sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin 190 küsür milyarlık borçu ne oldu? Neden konuşmuyor bunları? Çünkü rezil…

Hangimiz daha reziliz yarışmasına hoşgeldiniz…