“Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunan (köleleri), erkeklerden, kadına ihtiyacı kalmamış (cinsî güçten düşmüş) hizmetçiler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Ey müminler! Hep birden Allah’a tövbe ediniz ki, kurtuluşa eresiniz.” (Nur, 24/31)

Görüldüğü gibi ayette muhatap alınan zümre Allahın emrini önemseyen mümine kadınlardır.



1.gözlerini harama bakmaktan korusunlar: tv de yayınlanan azca zihinsel çokça bedensel güç gerektiren, erkek ve kadın yarışmacıların dinimizin görülmesini haram saydığı uzuvlarının,uygunsuz hal ve hareketlerin sergilendiği ve büyük bir ilgiyle aile ortmında izlenen programlardan bahsedersek bu Müslüman toplumun içinde kaç kişinin bu ayete ters düştüğünü biraz da olsa idrak etmiş oluruz.

günümüzde tabiri caizse başımızı çevirdiğimiz her yerde kalbimize zarar verecek bir görüntü maalesef mevcut. günümüzde müslüman kişinin gözlerini koruması meselesi çok zor bir hadisedir.bu zor durum da kendini muhafaza edebilen en azından bu gayrette olan kişi için mükafat derecesini yükselten bir sebeptir. bu gayret ve çaba kişinin imanı ile alakalıdır,yani kişi ne kadar Allaha ve emirlerine inanıyorsa o derece gözlerini sakındıracak ve Müslüman davranışlar sergileyecektir.eğer bu konuda gevşeklik gösteriyorsa bu ayete ters düşmek olacaktır.



Rahman ve Rahim olan Allahımızın emirlerine ters düşmek ise bir Müslümanın zararlarını kestiremeyeceği kadar derin bir yıkım ile sonuçlanacaktır.

buna bir örnek olarak; şu ana kadar yaptığım gözlemlerime göre; 15 ila 19 yaş arasında okul çağındaki , geleceğin anneleri niteliğinin hamili kızlarımız ,sokaklarda , izlediği filimlerde gördüğü küfürlü konuşmaları etrafından geçen insanlara aldırmadan pervasız ve korkusuzca sarfedebiliyor. kenarda köşede oturup ben o yarışmayı fülan er kişinin kasları için seyrediyorum felan kadının bilmem neyi için seyrediyorum şeklinde konuşarak hem dinini hem maneviyatını hem de öz benliğine ve mayasına olan saygısını ve hassasiyetini kaybediyorlar.unutmamalı ki nefis ve şeytan , bize rabbimizin emirlerini sıradan göstermek için daima uğraşmaktadır.Allah ise Rahman ve Rahimdir.tabiki Allah affeder diyerek sığ davranışlarda bulunmak yine Allahı kandırmaya yönelik bir harekettir ve bu gayet cahilce bir davranıştır.bu durumda bize düşen çerçevemizi genişleterek çevremizdekilerin ve medyanın bize neleri empoze ettiğini iyi görmek lazımdır.üstadın da dediği gibi Müslümanda sineklerin tebessümünü dahî görecek bir çift göz olacak.harama bakan değil.



2. namus ve iffetlerini esirgesinler. Çevremizdeki insanların veya başa bir deyişle şeytanlaşmış kişilerin hareketleri ve bu insanların çokluğu bizlerde de gayri ihtiyari olarak bu hareketlere eğilim göstermeyi gerektirebilir.insan taklid ederek öğrenir.ve atalarımızın da dediği gibi bir çiviyi çakmak için defalarca vurmak yeterlidir.işte toplumdaki yoğun aldanmışlık ve gaflet gibi vuruşlar ,bizleri de istemesek de bu hareketlere sevk eder.bu durumlarda Müslüman olduğumuzu unutmamalı ve Müslümanca davranmaya gayret göstermeliyiz.bunun için zor zamanalarımızda sarılabileceğimiz bir can yeleğini her zaman hayatımızda bulundurmanın sayısız faydası olacaktır. En önemlisi bu can yeleği bizi nefsimizle başbaşa kalmaktan kurtaracaktır. Bu: bekar erkekler için dini bütün hemcins bir dost ,evliler için de eşleri olabilir.ister evli olsun ister bekar, mümine kadınların bahsettiğimiz dış etkenlerden korunması erkeklere nisbetle daha zordur.bunun için daha da dikkat etmeleri ve yaradılışları gereği bir yardımcıya ihtiyaç duymaları lazımdır.bu evlenene dek aile evlendikten sonra da eşi olacaktır.ancak iş bununla da bitmeyecek. Kişi, kendini gaflet çukuruna götüresi herşeyden uzaklaştıracak ameller yapmalıdır.başlıca yapılması gerekenler.öncelikle beş vakit namazını kılmalı ve kendini belirli bir manevi derecede tutmalıdır.çünki ‘’Namaz kötülüklerden nehyeder’’.bu kendisine güven duymasını sağlar ve arkasında manevi bir güç olduğunu hissettirir.ikinci olarak dini bütün hayra davet eden ve hayır tavsiye eden,konuştuğunda zevkle dinleyebildiği kendisi ile vakit geçirmekten haz duyduğu bir arkadaş veya arkadaş ortamı kazanmak.bu boşlukta ve yalnız kalmamak için faydalı olacaktır.insan insana maddede olduğu gibi manada da muhtaçtır.paylaşım yapma isteğimiz bizim mecbûliyetimizdir.kısaca kadınların iffetlerini korumları yüksek oranda yine kendi ellerinde ve manevi derecelerini düşürmeden yaşamlarına devam etmelerinde gizlidir. kendi manevi derecesini belirli bir seviyede tutan muhafazakar bir Müslüman ; çiftlere birbirini aldatmayı telkin eden.cinsel veya gayriahlaki içeriklerle dolu dış görünüşte masum gibi gözüken ancak imanımızı ve itikadımızı tehdit eden dizileri izleyebilir mi ? el-cevap izleyemezzz.izleyebilenler ise izledikleri telkinlere yaklaşma hatta o telkinleri hayata geçirme adayı olmuşlardır bile .hafizanallah.



Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. . Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Mümine kadınların göstermemesi gereken mahalleri avret mahalli diye isimlendirilir.bu mahaller elleri ve yüzleri hariç olan ksımlardır.dikkatli takılmayan eşarplar boyunların görünmesine sebep olduğu gibi vücuda göre dar ve moda tabiri ile slim fit seçilen elbiseler vücut hatlarını belli edeceğinden tercih edilmesi Müslüman hanımefendiler için sakıncalı olacaktır. başkalarının dikkatini çeken kılık kıyafet ile dolaşanlar ayete tam olarak ters düştüğü ve daha önceden bünyemde mevcut mide hastalıklarımı nüksettirdiği ve efkarıma hatırı sayılır bir zararı dokunduğundan, pantolon giyip te eşarp takan şaşkınların v.b ‘’şey’’lerin bu hallerine hiç değinmek istemiyorum bile. ayette söylenenin dışına çıkıp ta başını açan binlerce (Müslüman)kardeşimizden bahsedeceksiniz biliyorum. tam olarak bilmiyorum,sırf başı açık olan kafir olmaz tabiki.ancak sırf patronu işten atacak diye başını açan,aciz bir kuldan başka bir şey olmayan bir patronun sözünün virgülüne dikkat eden insana sorarım.Allahın ayetleri es geçilecek ve geri plana atılacak kadar mı değersiz ??? görüldüğü gibi mesele yine iman ve itikat meselesidir.Allahın ayetlerini bulunmaz bir klavuz olarak algılamalı ,tatbikine severek ve isteyerek iştirak etmeliyiz yoksa iman ve islam yolunda bizim rütbemiz Müslüman olduğunu iddia eden bir müddei den ileri bir seviyede olamaz.belki nüfus cüzdanımızda Müslüman yazar fakat aldanmış bir Müslüman olarak teslim-i ruh edersek bu çok acı bir son olur.münkirleri değil münzirleri dinleyerek hayata devam etmeli,hakiki Müslüman hayatı sürmeliyiz.inanın bu daha şerefli ve daha kolay olacak.



Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar. Az evvel de değindiğimiz gibi insan paylaşım yapmak ile mecbüldür.buna bir de taife-i nisanın kahir-i ekserisinin birbirine gösteriş yapmak mecbüliyetini de eklersek.teknolojik imkanlar sosyal ağlar ile bu durumu doyurmaya yeterince müsait durumda.bir ferd sosyal ağlarını kullanarak kendine ait mahrem sayılacak dökümanları tek tıkla binlerce kişiye ilan ve teşhir etmekte.klavyelerin başında kimlerin ourduğunu siz de bir düşünün tehlikeyi bir nebze daha farkedeceksiniz.’’eniştemle delirmeceler’’haberini hatırlarsınız.bunun kötü bir şaka olmasını o kadar isterdik ki.malesef bu; kötü bir şakadan ziyade toplumumuzun indiği derekenin durumunu gösterir mahiyette.sosyal ağlarda oluşan paylaşım modası muhafazakar moda piyasasını oluşturdu ve muhfazakar moda akımını doğurdu.muhafazakar Müslümanlar efendimizin kühlünü makyaja cevaz olarak gördüler de fatıma annemizin giydiği elbiseyi görmedi gözleri.hatta ona da ‘’devrinin en şık elbisesidir canım’’ diyerek şu anki giydiği dar kıyafetlerine de ucuz kılıflar uydurmaya çalışan şaşkınlar vardı.kafalarını esfel derekede çalıştırabilen ve mantıklı olduğunu zanneden şaşkınlar tabiki aynı esfel akılları ile ayetlere de bir kılıf uyduruldular. mecbüliyetlerininin yakıcı kafesinden çıkamayan vicdanlara sahip her şaşkın , zinetlerini sosyal mecralarda paylaşıp bir başkasına gösterme telaşına girdi.işte bu içlerinin ve maksatlarının temiz olduğunu iddia eden modern Müslümanlar heryerdeler. Ve lisanı hal ile insanlarımıza doğru olan şekil bu gelin bizim gibi olun diyorlar.insanları kendi düştükleri yanlışa isteyerek yada istemeyerek çekiyorlar ve yine ayette geçen ‘’ Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye, ayaklarını yere vurmasınlar’’(nisa) ayetine ve birçok tesettür ayetine ters düşüyorlar.hafizanallah.

bu moda ve sosyal medya mübtelası taife bununla da kalmıyor duyulduğunda günah akla gelen ‘’defile’’kelimesinin başına muhafazakar sıfatını iliştirerek zinetlerini insanlara teşhir ediyorlar.ve bunu legal göstermek için defileden sonra hat sanatı sergisi açılacaktır.diye ilanlar vererek hat sanatı gibi bir azim sanatı kullanmaktan da .ne yazık ki geri kalmıyorlar.bu bahse girersek de bu yazı bitmez.ne diyelim Allah terbiye edicidir.Rabbimizdir. Gençliğimizi aslına döndür geleceğimizi muhafaza eyle ya rab.