Sarayın dış girişinde bizleri iki çift birbirinin aynısı olan mermerden sütun karşılamaktadır. Sütunun en üst kısmında Çin bulutu adını verdiğimiz bulut motifleri mevcuttur. En altta ise lotus çiçeklerine yer verilmiştir, onun hemen üst kısmında ise Çin Ejderi motifi bulunmaktadır. Batıda ateş saçan ejderhalar kötü karakterleri sembolize ederken Çin mitolojisinde ejder yağmurlu, nemli ve bulutlu ortamlarda yaşadığından bolluk ve bereketi temsil etmektedir. Ayrıca Kutsal bilgeliği sembolize eden ejderin cennette bilgelik ağacında yaşadığına inanılır bu yüzden de Çin sarayının kubbelerinde, duvarlarında, gündelik eşyalarında, halı ve kilimlerinde oldukça sık kullanılmıştır. Çin sarayında yaklaşık 10.000 yerde kullanıldığına dair bir söylentide mevcuttur.

Dizinin sahnelerinde de sıklıkla gördüğümüz binbir basamaklı meridyen merdiveni büyük rampa ile çıkılmakta bu merdivenlerin bitiminde “Yüce Uyum Konağı” vardır. Meridyen rampası imparatorun tahtırevanının rahatça taşınabilmesi için yapılmış ve bu rampanın tam orta kısmında ise mermer işçiliği göz kamaştıran büyük bir şaheser bulunmaktadır eserin ana konusu sekiz ejderin suyun içinden çıkan incilerle oynaması veya incileri yakalamaya çalışması sahnesidir. İki boyutlu olarak tasarlanan bu eser saraya yirmi sekiz günde getirtilmiştir. Saraya en hakim olan renkler sarı ve kırmızı renkleridir. Duvarlar genellikle kırmızıdır çatı saçakları ağırlıklı olarak sarı kilden yapılmış tuğlalardandır. Çinliler en güçlü yeryüzü elementinin toprak renkleri olduğuna hep inanmışlardır ve bu yüzden de sarı renk onlar için imparatorluk rengidir. Kapılar, kubbeler, duvarlar ve zeminler genellikle kırmızı renktedir onlar için bu kırmızı ise zaferi, mutluluğu, huzurlu zamanı nitelemektedir. Bir güç göstergesi olan Çin sarayı ince detaylara ama bir o kadar da büyük anlamlara sahiptir. İşte bu eşsiz planlamada her şey teferruata göre düşünülmüştür mesela sarayın tüm kapıları güney’e açılıp kapanmaktadır. Soğuk kuzey rüzgârlarından dolayı kuzey hep kötü ve karanlık olarak algılanmıştır. Çin sarayında en önemli özellik dokuz sayısıdır, Bir başlangıcı, dokuz ise sonsuzluğu, sonsuz olan imparatorluğu ifade eder. Yine sarayın oda pencereleri genellikle dokuz ve dokuzun katlarıdır eski Sarayın 9.999 odası bulunmaktaydı Çinlilerin eski geleneklerine göre Cennet Tanrısı 10.000 odalı sarayda yaşarmış. Saray’ın en büyük ve meşhur kapısı Yüce Uyum Kapısı’dır bu kapının sağ ve sol merdiven nişlerinin üzerinde bronzdan yapılma iki büyük aslan heykeli var bu heykeller Pers Kralının iyi niyet armağanı olarak gönderilmiş. Aslan’ın birisi erkek, diğeri dişidir. Erkek aslanın pençesinin altında dünyayı sembolize eden bir küre vardır. Dişi aslanın pençesinin altında ise yavru bir aslan vardır ve bu küçük aslan heykeli tahtın varisini imgelemektedir. Aslan’ın Çin sarayında önemli bir yeri var, çünkü aslan kralı temsil eder, şüpheci, sezgisel yönlü, güçlü, korkusuz ve koruyucu özellikleri olduğuna hep inanılmıştır.

Çin kralının ejder tahtı büyük uyum odasının tam ortasındadır. İki metre yükseltiye sahip bu taht kürsüsün üzerinde ejder motifli büyük bir paravan ve o paravanın önünde altın işlemeli taht yer alır, yine aynı mekânda tahtın tavanında iki ejder motifine yer verilmiştir bu ejderlerin ağızlarında yeşim taşından yapılmış İnci’ye yer verilmiştir. Bir efsaneye göre yeşim taşı tahtın gerçek sahibi olmayanların üzerine düşüp onları tahta oturmadan öldürürmüş.

Çin İmparatorluğu sarayını ve o dönemini tanımlayan filmde soylu kadınlar genellikle transparan beyaz tül gibi kıyafetler giyerler, pembe saten veya ipek içliği bu transparanın altına giyilir, mercan kırmızısı veya siyah pelerin giyilir bu pelerinin üzerinde genellikle Çin bulutu adını verdiğimiz motif işlemeleri ve kiraz çiçekleri mevcuttur. Harem kadınlarının saçları genellikle topuzlu ve Çin kültürüne özgü saç iğneleri değerli taşlarla işlenmiştir. Çin kralının tercih ettiği tören kıyafeti altın işlemeli krem rengidir. Huzura elçi kabulünde mercan kırmızısı imparatorluk kaftanı giyerler bu elbisenin üzerinde Çin ejderi motifi yalnızca krala özgü olarak kullanılır. Harem ağaları daha çok petrol mavisi kaftanlar giyerler başlarında keten kumaştan yapılmış uzunca külaha benzeyen başlıklar mevcuttur bu başlıkların iki yanından kulakları gizleyen zülüfleri vardır. Alt tabaka hizmetlilerin giyindikleri kıyafetler genellikle siyah’tır. Yalnızca gözde cariyelerin nedimeleri su yeşili kıyafetler giyerler, Çin sarayı mensuplarının hepsinin belinde mutlaka saten veya ipek kumaştan kuşakları mevcuttur. Generallerin omuzlarında “Chıly” adını verdiğimiz ejder atı da dediğimiz hayvan kafaları apolet görevi görmekte, gövde kısmı zırhlarla kuşatılmıştır tüm askerlerin birliğini ifade eden rozetler göğüs bölümüne işlenmiştir bunlar genelde soylular için yeşim taşından yapılırken, alt sınırlar içinse siyah kemikten elde ediliyor.

O dönemlerde kitaplar daha çok ahşap tablalar halinde yazılırmış, kâğıt kullanımı yerine deri ve kumaşların üzerine yazılar yazarlar, ahşaplara yazılan kitapların kubur adını verdiğimiz kumaş veya deriden muhafazaları vardır. Böylelikle Çin Sarayında gündelik hayat ve sanatı detayları ile yeniden gözden geçirmiş olduk vesselam.