YAZI VE TOPLUM DÜZENİ

Yazı insanın icatları içinde dünya çapında yaşam tarzını ve toplumsal düzenini değiştirmiş birkaç kısıtlı keşiften biri. Tarım ve hayvancılığın keşfi yani neolitik devrimle avcı-toplayıcı olmaktan yerleşik köylü/göçer olmaya geçmişti insanlar. Yazının yaygınlaşmasıyla yönetilebilir insan grubu büyüklüğü hızla arttı. Böylelikle bağımsız şehir devletleri ya da göçer gruplarından imparotorluklara doğru hızlı bir değişim gerçekleşti. Önceki neolitik devrimden daha hızlı ama sonraki sanayi devrimi kadar hızlı değil.

Peki yazı, bunu nasıl sağlayabildi? Birkaç örneğini verelim... Hayatın o kadar çok alanını etkileyen bir gelişmeydi ki, toplum düzenine etkilerini bile her açıdan ele alabilmek olası değil.

Önemli etkilerden birisi, bilginin yaygınlaşmasından önce daralması oldu. Yani matbaanın icadı ve sonrasında yazının toplumu eşitleme etkisini biliyoruz ama önceki toplumlarda eşitleme değil bölme etkisi vardı. Pek çok toplumda yazının 'rahiplere özgü' bir şey olduğunu görürüz. Okuma yazmayı başkaca bilenler olsa bile kritik birtakım bilgilerin 'kısıtlı bir kitle'nin erişiminde metinler olarak saklandığını görürüz. Yani yazı 'bilenler' ve 'bilmeyenler' ayrımı oluşturmuştur. Bu da, daha büyük kitlelerin yönetilebilir olması için kritik. Yöneticiler ve tebaa arasını ayırmak ve bu ayrımı giderek daha fazla açmak, daha büyük kitlelerin yönetilebilmesini sağlayan gelişmelerden.

Bir başka etki, hukukun yazıya dökülmesi. Sözlü hukukta bağlayıcılık daha küçük gruplar halinde kısıtlayıcı olabilir. Keyfiliğin çok daha yaygın olduğu görülür. Oysa kurallar ve kanunlar yazılı hale geçtikçe, bilinirlikleri ve kabullenilmeleri daha yaygınlaşabilir.

Yine başka bir etki de gerek vergi gibi kamusal gerek ticari ilişkiler gibi özel konularda yazının hacimleri büyük oranlarda artırmaya imkan vermesi. Zaten ilk yazılı kayıtlar çoğunlukla vergilendirme, sahiplik, borç gibi konulardaki sayısal veri listeleri.

Tüm bunların oluşturduğu kritik etki, daha büyük bir bürokrasi. Her zaman daha etkin değil belki ama çok daha büyük kitleleri etkileyebilen bir bürokrasi. İmparatorluklar çağında, bugünkü bilgisayar sistemleri ve hatta enerji makinelerinin çoğu olmadan milyonlar yönetilebildi.

Pek çok imparatorluğun tebasının büyüklüğü milyonlar seviyesinde gerçekleşmiştir. Hatta imparatorluklar arası meydan savaşlarında birkaç onbin kişilik ordular sıradandır. Zaman zaman yüzbinlerce kişilik ordular görülür.

Birkaç yüz bin kişinin organize edilerek görece küçük bir alana götürülmesi, savaştırılması... Bunlar büyük lojistik işleridir. Ve yazı olmadan mümkün olabilecek şeyler değildiler.

Yazı, insanlık tarihindeki en önemli değiştirici unsurlardan biridir. Resim, tiyatro, sanat, bilim değil... Öncelikle yazı. Başka pek çok şeyin etkisini de zaten yazı artırdı. Özellikle bilimin. Sonraki devrim de bilim ve özelde enerji yönetimi bilimi sayesinde oldu.