TÜRKİYE’DE KÜLTÜR EROZYONU SORUNU-9

Kültür erozyonu bağlamında bir başka açığımız, eksiğimiz ya da sorunumuz da Milli Kültürümüzün en önemli parçalarından biri olan Osmanlı-Türk mutfağına, yemeklerimize de sahip çıkamamamız, koruyamamamız, ulusal ve uluslararası alanda tescilini yaptırarak dünyada eşsiz zenginliğimizi, tatlarımızı dünyaya ihraç edemeyişimizdir. Bu alanda büyük bir potansiyel var, ama farkında değiliz, kullanamıyoruz. Eğer bunu başarabilsek Milli tatlarımızı ve yemeklerimizi, mutfağımızı Pepsi, Coca Cola, Mc. Donalds, Burger King vb. şirketlerden çok daha başarılı bir şekilde aynı yöntemle dünyaya ihraç edebilir, dünya yemek kültürünü ve piyasasını ele geçirebiliriz. Bu olanaklıdır. Ama akılla, bilgiyle, profesyonellikle, bilinç ve şuurla, uzun vadeli planlama ile olacaktır.

Meşhur Gaziantep Baklavamızın Avrupa Birliği Komisyonu nezdinde tescili, Kocaeli pişmaniyesinin tescili yaptırıldı. Tüm Milli tatlarımızın ve yemeklerimizin ulusal ve uluslararası müktesebat nezdinde tescilinin yaptırıldığını ve patentinin alındığını söylemek maalesef mümkün değildir. Lahmacuna Ermeniler, dönere İngilizler; Baklavaya, Türk Kahvesine, yoğurda, Türk lokumuna, zeytinyağlı yaprak sarmasına Yunanlılar sahip çıkmakta, elimizden almaya çalışmaktalar. Eğer adı geçen Ülkeler uluslararası mevzuata göre patentini alırlarsa ve uyanık olmazsak Milli Kültür unsurlarımızı elimizden alacaklar, kendi milli yemekleri olarak dünyaya pazarlayacaklar, kendilerinin reklamını yapacaklar, maddi kaymaklarını da kendileri yiyeceklerdir. Bizde avucumuzu yalarız. Yunanistan’da bir lokantada Türk Kahvesi isterseniz siparişiniz gelmez, ancak Yunan kahvesi derseniz kahvenizi içebilirsiniz. İngiltere’de baklava, lokum, yoğurt Yunan bayraklarının olduğu paketlerde geleneksel Yunan tatlısı, geleneksel Yunan lokumu, geleneksel yunan yoğurdu olarak marketlerde satılmaktadır. Yoğurdumuzu, ayranımızı, şalgamımızı, Adana ve Urfa kebabımızı, döner, Bursa İskender, Çiğ köfte, lahmacun, Akçaabat köfte, İnegöl köfte, lokum, pişmaniye, baklava başta olmak üzere geleneksel tüm şerbetli tatlılar, Türk kahvesi, Afyon kaymağı, sucuk, pastırma, mantı, Erzurum çağ kebabı, geleneksel Osmanlı saray mutfağı ve Türk mutfağı yemeklerinin, burada sayamadığımız daha tüm Milli Kültürümüz unsurları tatlarımızın ulusal ve uluslararası müktesebata göre tescilleri yapılarak ve patentleri alınarak tüm dünyaya, şubeler yöntemiyle Devlet, özel sektör ve toplumsal destek ve planlama ile pazarlanmalı ve Milli Kültürümüz olarak ihraç edilmelidir. Bunu 80 milyonluk Ülkemiz başaracak güçtedir, bu konuda yeterli imkan ve kabiliyete sahiptir.