TÜRKİYE’DE KÜLTÜR EROZYONU SORUNU-15

Kültür erozyonu konusunu ve sorununu etraflı ve detaylı bir şekilde irdeledikten sonra şimdi sorunları ve çözüm önerilerini kısa, net, açık ve anlaşır bir şekilde maddeler halinde sıralayalım:

Sorunlar:

  • Tarihimizin, kültürümüzün, medeniyetimizin, değerlerimizin, ruh ve mana kökümüzün ve özümüzün yeterince bilinmemesi, bilinememesi,
  • Kültürümüzün ve değerlerimizin korunup, kollanıp ve yüceltilememesi,
  • Dilimizin, Türkçemizin yabancı dillerin istilasından korunamaması,
  • Kültürümüzü erozyona uğratarak ve yok ederek aynı zamanda Milletimizi de imha etmek amacında olan İslam ve Türkiye düşmanlarının oyunlarına alet olunması, onların dilinden konuşulması, yabancı kültür unsurlarının ve parçalarının kolayca kendi kültürümüze ikame edilmesi, kendi kültür unsurlarımızın yerine yabancı kültür unsurlarının yerleştirilmesi ve kökleştirilmesi,
  • Kültürel çözülme, toplumsal yozlaşma ve ahlaki dejenerasyonun hat safhada olması,
  • Aşağılık kompleksi ve yabancı hayranlığı, “bizden bir şey olmaz, biz yapamayız, her şeyin iyisini ve doğrusunu Batı bilir, küresel hakim kültür en iyi ve en çağdaş kültürdür” anlayışının hakim olması (Bu anlayış son zamanlarda 2000’lerden sonra daha yeni yeni kırılmaya başladı, Milli özgüvenimiz yeni yeni artmaya başladı, gücümüzün ve imkan ve kabiliyetimizin, son 200 yıllık dönemde, daha yeni farkına vardık.),
  • İlköğretimde ve ortaöğretimde etkin, sağlam, doğru ve yeterli derecede din eğitiminin verilememesi, Milli Kültür eğitiminin yetersiz olması,
  • Milli Eğitim müfredatı içinde çok ciddi ve doyurucu olarak doğruluk, dürüstlük, yalan söylememek, hile yapmamak, insan hakkı, insana iyilik, insana kötülük yapmamak, hakkaniyetli olmak vb. konuların işendiği ahlak eğitiminin yeni nesillere eksik verilmesi ve bu konuların kitle iletişim araçlarında da işlenmesi için yayın içerikleri konusunda çalışmaların yapılmaması,
  • Devlet, özel sektör ve toplum nezdinde sağlam bir Milli kültür bilincinin yeterince olmaması, koruma ve dünyaya yayma anlamında sistematik bir etkinlik programının ve planının olmaması,
  • Kitle ve iletişim araçları, sinema, diziler, kültür, sanat, edebiyat, sportif vb. faaliyetler aracılığı ile değerlerimizin yayılamaması,
  • Milli yemeklerimizin, müziğimizin, folklörümüzün (halk oyunları-halk danslarımızın), sporlarımızın, geleneksel tiyatrolarımızın (orta oyunu, meddah, hacıvat-karagöz) korunup, kollanıp dünyaya yayılamaması,
  • Selçuklu ve Osmanlı mimarisinden beslenen ve teknolojik imkanlardan yararlanarak özgün Cumhuriyet mimarisinin oluşturulamaması,

Vb….

Dir.

11/01/2018

Zeki ÖZDEMİR/ANKARA

Araştırmacı-Yazar

[email protected]