TÜRKİYE’DE KÜLTÜR EROZYONU SORUNU-14
Ahlaki dejenerasyon, ahlak kurallarının içinin boşaltılması, namus, ahlak, iyilik, doğruluk kavramlarının anlamlarını yitirmesi, önemsenmemesidir. Bu sorun bir toplumun içini boşaltan, çürüten ve bir kurt gibi kemiren en önemli sorunlarından biridir. Ahlak kuralları bilindiği gibi sübjektif ve objektif olmak üzer ikiye ayrılır. Subjektif ahlak kuralları kin, nefret, intikam duyguları beslemek, başkalarının iyiliğini değil kötülüğünü düşünmek, hasetlik vb. duyguları taşımamaktır. Bunların ihlali kişinin kendisine zarar verir. Objektif ahlak kuralları ise yalan söylememek, hile yapmamak, laf taşımamak, fitne ve fesat çıkarmamak vb. dir. Bunların ihlali de insanlara ve topluma zarar verir. Hasetlik, yalan, hile, madde bağımlılığı, alkolizm, zina, fuhuş vb. olgular bir toplumu ve milleti çürütür, yok eder, geleceğini karartır, sağlıklı nesiller yetişemeyeceğinden, başka milletlerin kolayca esir almasına yol açar. O bakımdan bu konu son derece hassas ve ince bir konudur. Devlet sistematiği ve toplum düzeni içinde mutlak surette ivedi keskin, net ve uzun vadeli önlemler alınmalıdır. Ahlaki dejenerasyon içindeki bir toplum mutsuz, huzursuz ve sağlıksızdır. Toplum için için çürümeye doğru gider. Dürüst olmak, ahlaklı olmak bir toplum için çok önemlidir. Dürüst ve ahlaklı bir toplum sağlıklı bir şekilde yaşar, huzur ve sükun içinde gelişir ve ilerler.
Ülkemizde belirli bir tarihi süreç içerisinde ortaya çıkan, küreselleşme, iletişim ve bilişim alanlarındaki gelişmeyle birlikte farklı bir boyut alan ahlaki dejenerasyon sorunu günümüzde; yalan, hile, dürüst olmama, hasetlik, zina, fuhuş, alkolizm, madde bağımlılığı, bonzai (sentetik uyuşturucu) ile birlikte akıllı telefonlarında hayatımıza iyice girmesiyle teknoloji bağımlılığı (cep telefonu, bilgisayar, televizyon), insanların telefon zombilerine dönüşmesi şeklinde kendisini göstermekte ve yoğunlaşarak devam etmektedir. Artık insanlar telefonlarla yatıp, telefonlarla kalkar hale geldiler, telefonlarını yanlarından ayıramaz, ayırdıklarında da yaşayamaz hale geldiler. İletişim, sohbet, ziyaretler, sosyallikler ortadan kalktı, insanlar artık aynı ortamlarda bile sosyal medya veya mesajlaşma aracılığı iletişim kurmaktadırlar.
11/01/2018
Zeki ÖZDEMİR/ANKARA
Araştırmacı-Yazar
