Teröre dış destek ve terörle mücadele - 5

Türkiye’nin komşularından biri olan Irak’ın PKK’ya tutumu diğer komşu ülkeler gibi aşırı Türkiye’nin aleyhine olmamıştır. Fakat, 1991 Körfez savaşı ve 2003 yılında Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra Kuzey Irak’ta Kürtlerin ortaya çıkması, Bölgesel Kürt Yönetiminin kurulmasıyla işin seyri Türkiye aleyhine değişmiştir. Türkiye ve Irak bir çeşit Kürt özerkliği ya da bağımsızlığının ortaya çıkmasını engelleme konusunda ortak çıkarı paylaşmışlardır. En çok Kürt nüfusuna sahip iki ülke de önemli bir tehdit karşısında olduklarını hissettiklerinden dolayı, Kürtlere karşı ortak hareket etme kararlılığını göstermişlerdir. Çok az birbirlerine karşı baskı aracı olarak kullanmışlardır. Kürt sorunu geçmişte de Türkiye-Irak ilişkilerini büyük oranda etkilemiş, fakat bu ortak sorun sayesinde iki ülke, aralarında zaman zaman ortaya çıkan ideolojik ve ekonomik sorunları bir tarafa bırakmayı başarabilmiştir. Saddam Hüseyin’in Irak’ta iktidara gelmesinden sonra iki ülke ilişkileri gerginleşmiş ve su sorununa bağlı olarak Irak PKK’ya yardım ve yataklık yapmaya başlamıştır. İran-Irak savaşından sonra Saddam Hüseyin’in Kürtlere yönelik katliam girişimleri bölgede ve Türkiye’de Kürt sorununu daha da alevlendirmiştir. Körfez savaşından sonra Kuzey Irak’ta, 36. paralelin kuzeyine uçuş yasağı nedeniyle, meydana gelen otorite boşluğundan da büyük ölçüde yararlanan, büyük bir hareket serbestisi kazanan PKK Kuzey Irak’a yuvalanmış ve Türkiye aleyhinde terör eylemlerini hızlandırmıştır. Bu arada Irak’ın özellikle İran-Irak savaşı sırasında PKK ile mücadelede Türkiye’nin işini kolaylaştırıcı bir tutum izlediğini belirtmek yerinde olacaktır. 2003’ten sonra ise Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetiminin ve Irak merkezi hükümetinin Türkiye’nin PKK ile mücadelesinde yardımcı olduğunu söylemek mümkün değildir. Terörle mücadelede Türkiye’ye yardımcı olmamakla birlikte, teröre yardım yataklık etmiş, mali kaynaklarının kurutulmasına yanaşmamış, askeri olarak mücadele etmemiş, topraklarından çıkarmamıştır. Kuzey Irak bölgesel Kürt Yönetimi terör sorunun askeri yöntemle değil, siyasi çözümle bitirilebileceğini hep söyleyegelmiştir. Nitekim son yıllarda, 2010’dan sonra, Türkiye’nin Kuzey Irak’la ekonomik, ticari, kültürel ve enerji alanlarında strateji işbirliği çalışmalarının artması, çözüm sürecinde sınır dışına çekilen(Kandil) PKK üyelerinin silahsızlandırılması, tasfiyesi, istihdamı konularında Bölgesel Yönetim tarafından Türkiye ile işbirliği yapılacağı ifade edilegelmektedir. Bu arada Barzani yönetimi Kuzey Doğu Suriye’de Kürt nüfusunun yoğun olduğu bölgede PKK’nın uzantısı PYD’yi cesaretlendirmektedir.

KAYNAKÇA

  • – BAŞAR, Cem -“Terör Dosyası ve Suriye” Uluslar arası İlişkiler Araştırma Merkezi yayınları, Lefkoşe , 1996.
  • – BÖLÜKBAŞI, Süha – “Türkiye ve yakınındaki Ortadoğu” Dış Pol. Ens. Yayınları, Ankara, 1992.
  • – DENKER M., Sami - “Uluslar arası Terör, Türkiye ve PKK” Boğaziçi Yayınları, İstanbul, 1997.
  • – FULLER, e. Graham- Çev. Özden ARIKAN, “Kuşatılanlar:İslam ve Batının Jeopolitiği” Sabah kitapları, İstanbul, 1996.
  • –KOCAOĞLU, Mehmet -“Uluslararası İlişkiler Işığında Ortadoğu” , Genelkurmay Basımevi, Ankara, 1995.
  • – MANİSALI, Erol – “Ortadoğuda Yeni Dengelerin, Doğu Akdeniz’den İç Asya’ya Uzanan Eksene Oturması ve Türkiye” , Su Sorunu, Türkiye ve Ortadoğu, Bağlam Yayınları, İstanbul, 1993.
  • – ORAN , Baskın – “Kalkık Horoz: Çekiç Güç ve Kürt Devleti”, Bilgi Yayınevi, Ankara, 1996.