Terör değirmeninin suyu nereden geliyor?

Yılbaşı gecesi Ortaköy’de 39 kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan ölüm makinesi İstanbul polisinin başarılı operasyonu ile yakalandı.

Vali Hasip Şahin’in verdiği bilgiye göre kod adı Ebu Muhammed Horasani olan Özbekistan doğumlu Abdulkadir Maşaripov adlı katil Afganistan’da özel olarak yetiştirilmiş; 4 dil biliyor.

Suçunu kabul eden terörist, yaklaşık bir yıl önce ülkemize gelmiş.

Sık adres değiştirmiş.

Lüks içinde yaşamış.

Bu soğukkanlı katilin yakalandığı daire de dikkat çekici.

Esenyurt’taki bu lüks siteye, site yönetimine tapunun ibrazı suretiyle temin edilebilen özel kumanda ile girilebiliyor.

Buna rağmen bu lüks sitedeki dairede bir süre çevredekilerin dikkatini çekmeden barınabilen terörist polisten kaçamıyor, dört yaşındaki oğlu, biri erkek, üçü kadın farklı uyruklardan kişilerle birlikte ele geçiriliyor.

Özellikle hiçbir çatışmaya girilmeden, can kaybı olmadan teröristin sağ olarak ele geçirilmiş olması İstanbul polisisin büyük başarısıdır..

Başta Ortaköy’deki saldırıda şehit düşen gencecik polisimiz Burak Yıldız olmak üzere terör kurbanlarının intikamı alınmıştır.

Operasyon sırasında teröristlerle birlikte silahların yanı sıra drone olarak adlandırılan küçük çaplı insansız hava aracı, sim kartlar ve 197 bin ABD dolarının ele geçirilmiş olması, yakalanan katilin ve arkadaşlarının sıradan teröristler olmadığını kanıtlamaya yeter.

Daha önce de Silivri’de yapılan bir operasyonda ele geçirilen 150 bin doların da Ortaköy saldırısının bedeli olabileceği değerlendirildiğinde teröristin arkasında sadece DEAŞ’ın olmadığı, DEAŞ’ın da arkasında farklı güçlerin olabileceği ihtimallerine güç kazanmaktadır.

O yüzden teröristin canlı yakalanmış olması çok önemlidir.

Polisimizi yürekten kutluyoruz.

***

Çok ciddi eğitimden geçtiği belirtilen teröristin bülbül gibi şakıyacağı beklenmese de önemli ipuçları ele geçirilecektir.

Ortaköy’den Esenyurt’ta uzanan 15 günlük macera, ipuçları ve ihbarlar değerlendirilerek nasıl başarılı bir şekilde sonuçlandırılmışsa, umarız polisin gerek ele geçirilenlerden elde edeceği bilgiler ve gerekse teknik incelemelerle ulaşılacak sonuçlar bizi ipin diğer ucunu tutan ele ulaştıracaktır.

Son günlerde Türk askerinin Fırat Kalkanı operasyonu sırasında DEAŞ’a büyük zayiat verdirdiği göz önünde tutulursa teröristin canlı olarak ele geçirilmesi elbette terör örgütünü ve arkasındaki güçleri tedirgin edecektir.

O yüzden muhtemel bir terör saldırısına karşı da uyanık olmak gerek.

Zira “Su uyur düşman uyumaz” derler.

Atasözünün aslı “Sü uyur düşman uyumaz” şeklinde.

Sü, asker demek.

Yani düşmanın uyumadığını bilerek güvenlik güçlerimizin her an teyakkuzda olması gerekiyor.

Hele karşımızda uluslararası güçlerin desteklediği, kalleşçe yöntemleri kullanan, harpte hilenin mubah olduğu tezini aşıp, kalleşliği, caniliği, vahşeti, barbarlığı, insanlık dışı her türlü eylemi mubah sayan ve bunu da sözüm ona İslam adına yapan bir azılı tedhiş örgütü varsa….

***

Önümüzdeki günlerde göreve başlayacak olan ABD’nin yeni başkanı Trump’ın seçim kampanyasında söylediği DEAŞ’ı Obama yönetiminin kurdurduğu görüşünü, başkan seçildikten sonra yaptığı basın toplantısında da tekrarlaması ve geçtiğimiz günlerde verdiği bir beyanatta da bu ısrarını sürdürmesi karşı karşıya olduğumuz terör tehlikesinin ne kadar ciddi olduğunu ortaya koymaktadır.

İngiltere'nin Özbekistan eski büyükelçisi Craig Murray da DEAŞ’ın CIA tarafından kurdurulduğunu belirtiyor.

Başkanlık sisteminin Türkiye’yi güçlendirecek bir sistem olduğunu, batının özellikle ABD’nin güçlü bir Türkiye istemediğini belirten İngiliz büyükelçinin sözlerini DEAŞ’ın son zamanlarda Türkiye’de gerçekleştirdiği eylemleri ile birlikte değerlendirdiğimizde verdiğimiz mücadelenin asıl kimlere karşı olduğu meydana çıkmaktadır.

Bir azılı teröristin üzerinde yüz binlerle ifade edilen dolarlar çıkınca insan ister istemez soruyor:

Bu değirmenin suyu nereden geliyor?