Tercihlerimiz geleceğimize yön verir

Akıl ve iradesiyle değerli, seçkin bir varlıktır insan. Aklımız çok önemlidir bizim için, bir o kadar da irademiz… Aklî muhakemelerimiz hakikate uydukça, iradî tercihlerimiz de doğru istikamete yöneldikçe değerimizi koruyabiliriz biz. Aklımızın görevi araştırma, düşünme, bilme ve gerçeği bulma; irademizin rolü de tespit ettiğimiz gerçeğe azim ve kararlılıkla yönelmedir. Aklımız değerli fikirler üreten bir tefekkür merkezi, irademiz ise atacağımız adımların güzergâh güvenliğini sağlayan emniyet merkezi olmalıdır. “Göz odur ki dağın ardını göre, akıl odur ki başa geleceği bile” demiştir atalarımız ve eklemişlerdir: Ne ekersen onu biçersin.”

“Değerler Eğitimi” başlıklı önceki yazımızda; “değer” mefhumunu evde, okulda, çarşıda, pazarda velhasıl gün boyunca her zaman ve her yerde gündemimizi meşgul eden oldukça önemli bir konu olarak nitelendirmiştik. Bizi doğru işleri yapmaya yüreklendirip, kötülüklerle de mücadeleye azmettirecek değerlerimizin, her davranışımıza yön veren köklü inançlarımızın ürünü olduğunu da ifade etmiştik. Yukarıdaki atasözlerini zikredince, istiklal mücadelemizin hayat damarı olan değerler eğitiminin her an gündemin en başındaki yerini alması gerektiğine ait kanaatimizi yeniden vurgulamak istiyorum. Hele bir de geçtiğimiz hafta milletimizi derinden etkileyen çirkinlikleri görünce bu konudaki ısrarımı lütfen anlamanızı istiyorum.

Tekirdağ Çorlu'da bir lisede ders esnasında bir öğrencinin sınıf içinde edepsiz davranışlar sergileyerek sınıftaki öğretmenle alenen alay etmesi ve bu serkeşliğe ait çirkin görüntülerin sosyal medyaya servis edilerek öğretmenin itibarsızlaştırılması… Afrin’deki Zeytin Dalı harekâtında verdiğimiz ilk şehidimizin cenazesinin kaldırıldığı günlerde bir avukat tarafından adeta fırsat kollarcasına borcu sebebiyle şehidin emekli ikramiyesi ve aracına el koymak için haciz işlemlerinin başlatılması... Adana’da bir özel halk otobüsüne binen şehit annesi bir hanımefendinin, kendisine verilen ücretsiz ulaşım kartını göstermiş olmasına rağmen devlete de bela okuyan küstah şoför tarafından ağır söz ve davranışlarla hakaret görmesi... Değerli gördüğümüz, baş tacı eylediğimiz asgari müştereklerimizin böylece dejenere edildiğine şahit oluyoruz hep birlikte…

Tercihlerimiz geleceğimize yön verir hiç kuşkusuz. Bugünlerde okullarımızda seçmeli derslerle ilgili yapılan tercihler epey önem taşımaktadır geleceğimiz açısından... Milyonlarca öğrencimizin önümüzdeki eğitim öğretim yılına ait seçmeli ders tercihleri için okullara müracaatlarında son iki günün içindeyiz. Amacımız; milli ve manevi değerlerimize bağlı, vatanımızı ve milletimizi seven, hak ve hukuka saygılı, sorumluluk sahibi, bilgili, becerikli, ahlâklı, çalışkan ve üretken iyi insanlar yetiştirmektir. Bu vesileyle seçmeli dersler çizelgesinde “Din, Ahlak ve Değerler” kategorisinde yer alan Kur’an-ı Kerim dersini öncelikli olarak tercih etmenin isabetli bir karar olacağı kanaatindeyim. Medeniyet kaynağımız Kur’an-ı Kerim’in çok özel bir yeri vardır biz Müslümanların hayatında… Kur’an’ın tanınması ve öğrenilmesi ihmal edemeyeceğimiz bir görevdir. Kur’an-ı Kerim’in anlamını da doğru ve güzel bir Türkçe ile öğrencilere aktarmak, Kur’an kıraatini tamamlayan bir unsurdur.

Aynı kategoride Peygamberimizin Hayatı dersini tercih etmek fevkalâde güzel ve kalıcı bir tercih olur. Hz. Peygamber’in hayatını iyi bilmek, Müslümanlar için büyük önem arz etmektedir. "Çocuklarınıza değer verin, güzel ahlâk öğretin” buyurur Sevgili Peygamberimiz. Onun övülen ahlakı insanlık âlemi için en güzel örnektir. Ders sayesinde öğrenciler Hz. Muhammed’in örnek kişiliğini ve ahlakını daha iyi kavramış olacaktır. Temel Dini Bilgiler dersi ise, Din, Ahlak ve Değerler alanındaki önereceğimiz bir diğer seçmeli derstir. İslam dininin temel kaynaklarından doğru biçimde öğrenilmesi için büyük önem taşımaktadır. Ders, öğrencilerin İslam dininin inanç ve ibadet esaslarını öğrenmelerini, ibadetlerle ilgili uygulama becerileri kazanmalarını ve güncel dinî meseleler hakkında bilgi sahibi olmalarını hedeflemektedir.

“Surda bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes / Ey kahpe rüzgâr artık ne yandan esersen es.” (NFK)