“Tehlikenin farkında mısınız?”

Önümüzde Türkiye için hayatî ehemmiyette bir seçim var... Tam bir “to be or not to be” durumu...

Edebiyatımızda “sehl-i mümteni” tâbir edilen, kolay fakat bulunması çok zor, hattâ imkânsız sözler gibidir Shakespeare’in ünlü “olmak ya da olmamak...” tiradı...

“Olmak ya da olmamak, soru (asıl mesele) bu! / Tefekkürün teslimiyeti mi güzel / Zalim kader darbelerine, zorbalıklara.. / Yoksa karşı koymak belâ ummanlarına / Yeter artık!. diyerek isyan mı (hayırlı olan)?”

* * *

Adamlar bastırıyor... Bulanık suda sazan avı... İktidarı, milleti uyarıyorsun, lâkin “ateş olsan cirmin kadar yer yakarsın..”

Yine de yola devam... “Plaza medyası onların” bahanesi çürük artık... Sosyal medya diye bir şey var... Whatsappını bile kullan...

− İşte soru... Teslim mi olacağız, karşı mı koyacağız belâ ummanlarına?

− Yeter artık söz milletin!. isyanı mı güzel, yoksa âciz bir teslimiyet mi?”

Ak Parti 16 yıldır fasılasız (hiç seçim kaybetmeden) iktidarda...

Türkiye 2002 dahil 5 (beş) Genel Seçim geçirdi...

İktidar elbette yıprandı, elbette her sahada başarılı olduğu söylenemez...

Meselâ şu dolar kurunu tavan yaptıran büyük amillerden biri, çılgın projelerin neredeyse tamamını inşaat sektörüne yığma hatasıdır...

Oysa o devasa imkânlar üretime dönük olsaydı, cari açık bu kadar büyümez, binaen’aleyh ₺ (TL) da bu zilleti yaşamamış olurdu...

* * *

Demokrasilere devleti yıpratan yönetim hatalarında, en az iktidar kadar muhalefet de suçludur!.. Hattâ fakire sorarsanız, Türkiye’de muhalefetin suç payı daha büyüktür..

İsbat değil şerh (açıklama) mahiyetinde maddeler halinde arz edeyim:

1) Muhalefet yıkıcı değil yapıcı olursa faydalıdır.. CHP zihniyeti, oldum olası devrimcidir, devirir... Söylemlerine bakın... “devlet batsın, PKK ile ortak olalım, yeterki Erdoğan gitsin, Ak Parti kaybetsin...”

2) Haddi’zâtında (esasen) Türkiye’de bir muhalefet var mıdır, yok mudur tartışmalıdır... Muhalefet dediğin, iktidarı tenkid ederken karşısına sağlam projelerle çıkar. Bunlar antitez olmaktan öteye gidemiyorlar..

3) CHP, yalnızca dinî değerlere muhalefet yapmış, bu da onu diğer iddia ve söylemlerinde de itibarsızlaştırmıştır...

4) CHP muhalefeti, iktidarı TEK ADAM diktasıyla suçlarken Baykal’ı kaset kumpasıyla deviren başkanı Kılıçdaroğlu’na kurultaylarda neden bir rakip çıkamıyor, çıkan da hain ilân ediliyor diye soramamıştır...

5) Anamuhalefet lideri Kılıçdaroğlu gûya hinlik yapıp, 24 Haziran seçimlerine en iri rakibini aday gösterdi... “CHP’de parti lideri otomatik Cumhurbaşkanı adayıdır” diyen sayın İnce, “gel bakalım Muharrem” dâvetiyle sahne alınca ne demişti? Gel de bunlara ANAMUHALEFET de...

#HARBİDEN: İktidar farz-ı muhâl (imkânsız ya) seçimi kaybederse; kimi Ak Partililer bile işi ekonomiye bağlayacak... Bunlar balık hafızalıdır... Bunlara sorun, yakın zaman önce; derin anamuhalefetin kullandığı “tehlikenin farkında mısınız?” sloganını bile hatırlamazlar... 27.05.2018