Covid 19 özelde insanın, genelde toplumun sadece sosyal davranışlarını değil, iç dünyasını da etkiliyor, şekillendiriyor. Kısa vadede haberdar olamayacağımız bu etkileşimin muhtemelen yıllar sonra farkında olabileceğiz.

Covid 19 özelde insanın, genelde toplumun sadece sosyal davranışlarını değil, iç dünyasını da etkiliyor, şekillendiriyor.

Kısa vadede haberdar olamayacağımız bu etkileşimin muhtemelen yıllar sonra farkında olabileceğiz. Tüm dünyanın ortak gündemi olan Covid 19'un toplumsal yapıları ve kültürleri derinden etkileyeceğine dair ciddi analizler yapılıyor.

Özellikle aile, akraba-i taallukat, cemaat ve cemiyet bağları muhkem olan bir millet olarak geleneksel değerlerimizin değersizleşmesine, grup bağlarının zayıflamasına, bireyselliğin katmerlenerek artmasına sebep olacak gibi görünüyor.

Hasılı kelam mesafenin hem fiziksel, hem ruhsal yönden ön planda olduğu, korku ve kaygı ikliminin var olduğu enteresan günlerden geçiyoruz.

Toplumda sosyal mesafenin ruhsal mesafeye etkileri bir hayli fazla…

Nereden bulaştığından çok, ekonomik, sosyal ve psikolojik etkileri üzerine konuşuluyor, tartışılıyor…

En güçlü iddia olarak arısız balın, sütsüz peynirin yapıldığı gıda sektöründe, biyolojik laboratuvarlarda nelerin yapılamayacağı…

Küresel kibir içerisinde olan ülkelerin dahi aciz kaldığı veya öyle göründüğü bir durumda dünyayı ebedi ikametgahı zanneden insan hala egosunun, paranın ve makamın derdinde…

Belki, parası olanların mutlu, olamayanların huzurlu olduğu bir çağda yaşıyoruz. Yalnız, insanın içerisinde aşırı kazanma hırsı veya kaybetme korkusu olduğu müddetçe insanoğlunu çok daha kötü senaryolar bekliyor olabilir.

Tarihte görülen en az ölümcül fakat bulaşıcılığı en yüksek olan covid-19 virüsünün bundan sonraki seyri konusunda net bir bilimsel veri veya tahmin söz konusu değil.

Covid-19 biyolojik silah olarak ister bilinçsiz ister kasıtlı çıkarılmış olsa da sosyal hayatımızda fiziksel ve ruhsal dünyamızda olumsuz etkiler bırakacağı kesin.

Netice-i kelam bu süreçte mutedil olmak ve dengeli davranmakta fayda var. Küresel salgını hafife almadan, abartıp paniğe kapılmadan, hayatın seyrini ve düzenini, insani ilişkileri sıfırlamadan, ruh sağlığımızı bozmadan bu süreci atlatmamız elzem.

Eskilerin deyimiyle 'Kırk yıl kıran olmuş eceli gelen ölmüş.'

Kalın Sağlıcakla…